Bireylerin finansal sistem hakkında daha fazla bilgiye sahip olmaları, bireysel tasarrufların artırılması ve karşılaşılabilecek finansal risklerin daha iyi yönetilebilmesi açısından önemlidir. Finansal bilgi düzeyinin artması, bireylerin sağlıklı finansal kararlar almalarında da etkili olmaktadır. Bu çalışmada üniversite öğrencilerinin finansal okuryazarlık düzeyinin belirlenmesi amacıyla Gaziantep Üniversitesi öğrencilerine bir anket uygulanmıştır. Çalışmada üniversite öğrencilerinin finansal okuryazarlık düzeyleri farklı demografik özellikleri açısından incelenmiştir. Çalışma sonucunda öğrencilerin finansal okuryazarlık genel başarı düzeyi %48 olarak bulunmuştur. Erkek öğrencilerin finansal okuryazarlık düzeyi bayan öğrencilere göre daha yüksek çıkmıştır. Kredi kartı ve internet bankacılığı kullanımının okuryazarlık düzeylerinde etkili olduğu görülmüştür. Öğrencilerin finansal okuryazarlıkla ilgili en fazla bilgiye sahip oldukları alanın bireysel bankacılık konusu olduğu, en az bilgiye sahip oldukları alanın ise yatırım konusu olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca öğrencilerin güncel finans bilgileri konusunda daha fazla duyarlılığa sahip oldukları tespit edilmiştir.
This paper investigates the Efficient Market Hypothesis (EMH) for ISE30, ISE50, ISE100 and ISE Composite indices with unit root tests which were adapted for the non-linear ESTAR process. Firstly, Harvey et al. (2008) linearity test is employed. The test results indicate that all indices have non-linear behavior. Afterwards, non-linear unit root tests developed by Kapetanios et al. (2003) and Kruse (2011) were conducted. While the Kapetanios et al. (2003) test accepts the existence of EMH for all indices, the Kruse (2011) test which is relatively more recent rejects the hypothesis.
This study aims to determine behaviors of college students regarding use of credit card and their level of credit card literacy. For this end, a survey is conducted with 720 respondents studying in Gaziantep University. According to findings of the study, credit card literacy level of the students is determined as 43%. One of the findings is that credit card literacy level of students differs according to gender and the faculty that they are studying. Also it is observed that students who get a credit card after a conscious reading of credit card agreement and students who regularly pay the debt have a higher level of credit card literacy compared to other students.
İnsanlık tarihi boyunca alışverişte farklı yöntemler kullanılmıştır. Trampa ya da diğer adıyla takas ile başlayan alışveriş işlemleri, ihtiyaçların değişmesi ve teknolojinin sunduğu imkânlarla çok farklı boyutlarda yapılmaya başlanmıştır. Alışveriş işlemlerinde para, kredi kartı, online ödeme, sanal kartlar, mobil ödeme gibi çeşitli yöntemler ile devam eden bu süreç günümüzde dijital para birimlerine kadar ulaşmıştır. Dijital paralar, genellikle geliştiricileri tarafından ihraç edilmektedir ve yine bu geliştiricilerce kontrol edilmektedir. Dijital paralar, herhangi bir kanuna tabi olmayıp belli bir sanal ortamın üyeleri tarafından kullanılmaktadır. 2008 yılında Satoshi Nakamoto takma isimli kişi ya da kişiler tarafından yayınlanan bir makale ile ortaya çıkan Bitcoin, bilinen ilk dijital paradır. Bitcoin, herhangi bir finansal aracı olma
In this paper, we examine the effect of explosive behaviors in the Bitcoin market on the top 10 largest stock markets of developed and emerging countries. The daily dataset, including the Dow Jones Industrial Index (DJIA), Nasdaq (NSQ), Shanghai Composite Index (SSE), Nikkei 225 (N225), Hang Seng Index (HSI), Shenzhen Composite Index (SZSE), Euronext Amsterdam Index (AEX), London Stock Exchange (LSE), Toronto Stock Exchange (TSX), and Bombay Stock Exchange (BSE), spans July 21, 2010, to December 9, 2022. We first investigate the existence of explosive price behaviors using the bubble detection test of Phillips and Shi and the results provide evidence of multiple bubble episodes, coinciding with the monetary policy actions of the FED and ECB. Then, we address the question of whether the explosive behaviors detected affect the variance of equity returns by employing a GARCH model. The impact is negative, albeit its magnitude and significance vary among stock indices.
ÖzetŞirketlerin piyasa değerinin en üst düzeye çıkarılabilmesi amacıyla firmalarda elde edilen karların ne kadarının, hangi oranlarda, hangi yöntemlerle ve nasıl dağıtılacağı önemli bir tartışma konusu olmaktadır. Firmanın hissedarlarına dağıtacağı kar payları kuşkusuz ilgili dönemde ortaya çıkan karlılık durumuna bağlıdır. Ancak dağıtılan kar payları aynı zamanda şirketin gelecekteki kazançları hakkında da güvenilir bilgiler sağlamaktadır. Bu nedenle temettü ve kazançlar arasındaki kısa ve uzun dönemli ilişkinin iki yönlü değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu çalışmada hisse başına kazanç ve temettü ilişkisi 1990-2014 dönemi için iki farklı panel nedensellik testi ile incelenmiş ve asimetrik bilgiye dayalı sinyal etkisi şirket bazında analiz edilmiştir. Yapılan testler sonucunda, temettü değişiklikleri ile şirketlerin gelecekteki kazançları arasında zayıf da olsa bir nedensellik ilişkisine rastlanmıştır. Elde edilen bulgular, şirketlerin büyük bir kısmında kazançların gelecek dönemlerdeki kar paylarını belirlemede daha etkili olduğunu göstermiştir. AbstractIt has been long debated how, with what methods, to what extent, and how much should the earnings obtained in companies be distributed so as to maximize the market value of companies. The extent of the dividends any company would distribute to its stakeholders undoubtedly depends on the profitability situation of the relevant period. However, the distributed dividends provide reliable information concerning the future earnings of the company. For this reason, the short-and long-time relationship between dividends and earnings should be evaluated in a bidirectional way. In this study, the relationship between dividends and earnings per share for the period between 1990 and 2014 has been studied using two different panel causality tests and the asymmetricinformation-based signal effect has been analyzed for individual companies. As a result of the tests conducted, a weak causality relationship has been detected between changes in dividends and companies' future earnings. Obtained findings have pointed out that, in most companies, earnings are more effective in identifying future dividends.
Bu çalışmada, 1995:10-2019:4 dönemi arasında BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) ülkeleri ve Türkiye’ye ait borsa endeksleri ile jeopolitik risk endeksi arasındaki ilişkiler panel veri yöntemleri ile incelenmiştir. Öncelikle, panelde yer alan ülkeler arasında güçlü bir yatay kesit bağımlılık söz konusu olduğu görülmüştür. Bu durum, paneldeki ülkelerden birinde meydana gelen bir şokun diğer ülkeleri de etkilediğini göstermektedir. Daha sonra yatay kesit bağımlılık durumunda kullanılan ikinci nesil panel birim kök testi sonuçlarına göre incelenen serilerin düzey değerlerinde durağan olmadığı görülmüştür. Söz konusu durağan dışılık panel kırılmalı testler ile de incelenmiş ve durağan dışılığın yapısal kırılmalardan kaynaklanmadığı tespit edilmiştir. Seriler arasındaki uzun dönemli ilişkinin incelenmesinde, yatay kesit bağımlılığına izin veren eşbütünleşme testi ve eşbütünleşme katsayı tahmincisinden yararlanılmıştır. Son olarak seriler arasındaki nedensellik ilişkisi yatay kesit bağımlılığı ve heterojeniteyi dikkate alan Panel nedensellik testi ile incelenmiştir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
hi@scite.ai
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.