The purpose of the current study is to design and develop a sample Mobile Augmented Reality (MAR) application addressing the anatomic structure of the heart in a way suitable for laboratory learning for pre-service science teachers to achieve learning by constructing information in biology instruction. The implementation of the MAR design activity was conducted with the participation of 30 pre-service teachers taking the biology laboratory course. The implementation process of the activity consists of four stages. The first stage includes the introduction of the MAR application program and marker; the second stage includes the use of the MAR application in a laboratory environment; the third stage includes the operation of dissection and the last stage includes the association of the MAR application with the operation of dissection and general evaluation. Then, semi-structured interviews were conducted by involving pre-service teachers and the data obtained from these interviews revealed that integration of heart dissection with MAR application helped the pre-service teachers to better understand the anatomic structure of the heart and the related concepts. Thus, a sample activity demonstrating how MAR, which is an instructional method with strong potential for reification and visualisation, can be integrated into the teaching of concepts in laboratory settings was developed.

Derste teknoloji kullanımı, teknolojiye yönelik eğilim, fen bilimleri öğretmen adayları, karma yöntem Özet Bu çalışma, fen bilimleri öğretmeni adaylarının derste teknoloji kullanımına yönelik eğilimlerini ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Araştırma, karma yöntem desenlerinden yakınsak karma desen ile yürütülmüştür. Nicel verilerin toplandığı çalışma grubunu fen bilgisi öğretmenliği programında okuyan 88 öğrenci oluşturmaktadır. Nicel veri toplama aracı olarak Derste Teknoloji Kullanımına Yönelik Eğilim Ölçeği kullanılmıştır. Bu ölçek, 2 boyutlu 16 maddeden oluşan bir ölçme aracıdır. Nitel verilerin toplandığı çalışma grubunu ise nicel araştırmaya katılmayan öğretmen adayları arasından seçilen 11 kişi (1. sınıf 6 kişi; 4. sınıf 5 kişi) oluşturmaktadır. Nitel verilerin toplanması, öğretmen adaylarının teknolojiyi derste kullanmaya yönelik görüşlerini ortaya çıkartmayı amaçlayan yarıyapılandırılmış görüşme ile yapılmıştır. Elde edilen nicel bulgulara göre öğretmen adaylarının derste teknoloji kullanmaya yönelik duyuşsal eğilimleri davranışsal eğilimlere göre daha yüksek olduğu ortaya çıkmıştır. Yine hem nicel bulgular hem de nitel bulgular, 4. sınıf öğretmen adaylarının derste teknoloji kullanmaya yönelik eğilimlerinin 1. sınıflara göre daha yüksek olduğunu göstermektedir.

This research aims to determine the effect of MAR′s integration into 5E learning in teaching biology. Particularly, its impact on the academic success of the preservice teachers and their attitudes towards digital technology is studied. To this end, the convergent parallel mixed research method is used. The study was conducted with the 31 preservice science teachers in a General Biology Laboratory Course in the 2018-2019 academic year. As the data collection tools, “Achievement Test with Open-Ended Questions”, “Attitude Scale towards Digital Technology” and “Semi-Structured Interview Form” were used. The evaluation of the research results indicates that MAR practices in the biology laboratory have increased the academic success and positively affected the attitudes of preservice teachers towards digital technology. Moreover, preservice teachers expressed that applications of MAR facilitated their learning and understanding, making the lessons more attractive. Accordingly, the use MAR applications are recommended in teaching Biology to examine various anatomical structures.

Bu çalışmanın amacı öğretmen adaylarının kan bağışına ilişkin tutumlarını ölçen geçerli ve güvenilir bir ölçek geliştirmektir. Araştırmanın örneklemini, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim bölümünde öğrenim gören 197'si kız 86'sı erkek olmak üzere toplam 283 öğretmen adayı oluşturmaktadır. Katılımcılara ilk olarak araştırmacılar tarafından hazırlanan kan bağışı tutum ölçeğinin 58 maddelik taslak formu uygulanmıştır. Verilere uygulanan Açımlayıcı Faktör Analizi sonucu ölçeğin 3 faktörden oluştuğu ve toplam varyansın % 52.59'unu açıkladığı görülmüştür. Ayrıca ölçeğin faktör yapısının model uyumu doğrulayıcı faktör analizi ile test edilmiştir. Ölçeğin Cronbach-alpha güvenilirlik katsayısı ise .83 olarak hesaplanmıştır. Sonuç olarak, öğretmen adaylarının kan bağışına ilişkin tutumlarını ölçen, "toplumsal ve sosyal sorumluluk", "endişe" ve "toplumsal görüş ve anlayış" alt boyutlarından oluşan 24 maddelik geçerli ve güvenilir bir ölçek geliştirilmiştir.

The purpose of the current study is to adapt 'The Universal Science Literacy Scale' developed by Mun, Shin, Lee, Kim, Choi, Choi and Krajcik into Turkish. The study group of the current research is comprised of a total of 645 pre-service science teachers from 6 different universities of Turkey. In the first stage of the adaptation study, the items of the original scale were translated into Turkish by ELT field experts. Then, a linguistic equivalence test was conducted for the linguistic validity of the scale. The construct validity of the scale was tested with Confirmatory Factor Analysis (CFA). The obtained findings showed that the adapted scale has the same factor structure as the original scale. In addition to this, the results of CFA revealed that the goodness-of-fit indices of the scale are quite good. Cronbach alpha internal consistency (reliability) coefficient of the scale was found to be 0.91. As a result of the analyses conducted, it was concluded that the Universal Science Literacy Scale is a valid scale that can make contributions to the relevant literature in Turkey.

Bu çalışmanın amacı, Türkiye İstatistiki Bölgelerinin farklı birimlerinde öğrenim görmekte olan fen bilgisi öğretmen adaylarının Evrensel Fen Okuryazarlığı'nın hangi düzeyde olduğu; evrensel fen okuryazarlık düzeyine istatistiki bölge birimleri, cinsiyet ve sınıf düzeyi değişkenlerinin etkisini araştırmaktır. Araştırma, 2015-2016 Eğitim-Öğretim Yılı Bahar Yarıyılında Türkiye'nin 12 farklı istatistiki bölge birimlerinde yer alan 20 üniversitenin eğitim fakültelerinde öğrenim gören 1088 birinci sınıf ve 920 dördüncü sınıf olmak üzere, toplam 2008 (Kadın:1564; Erkek:444) fen bilgisi öğretmen adayı ile yürütülmüştür. Elde edilen bulgularda, tüm boyutlarda fen bilgisi öğretmen adaylarının evrensel fen okuryazarlık düzeyi yüksek bulunmuştur. Ayrıca kadın öğretmen adaylarının erkeklere göre, 4. sınıf öğretmen adaylarının da 1. sınıflara göre evrensel fen okuryazarlık düzeyinin daha yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Diğer taraftan Evrensel Fen Okuryazarlık düzeyi Türkiye istatistiki bölge birimlerine göre farklılık oluşturduğu görülmüştür.

Bilgi nedir? Nasıl oluşturulur? gibi bu tür sorularla ilgilenen felsefe dalı epistemolojidir. Ortaokul öğrencileri açısından bakıldığında ise öğrencilerin bilimsel bilgiye ilişkin görüşlerinin ne olduğu sorusu önem kazanmaktadır. Bu da bilimsel epistemolojik inançlar olarak ifade edilmektedir. Bilimsel epistemolojik inançlar, bilimin ve geçerli-güvenilir bilimsel bilginin ne olduğu, nasıl üretildiği ve nasıl paylaşıldığı gibi konularda bireylerin felsefi anlayışlarını yansıtmaktadır. Bu çalışmanın amacı ortaokul 6 ve 7. sınıf öğrencilerinin bilimsel epistemolojik inançlarını belirlemektir. Muğla İl Merkezindeki iki ortaokulda öğrenim görmekte olan 285 öğrenci araştırmanın örneklem grubunu oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak "bilimsel epistemolojik inançlar ölçeği kullanılmıştır. Araştırma kapsamında 6 ve 7. sınıf öğrencilerinin hem bilimsel epistemolojik inançlarının hem de bilimsel epistemolojik inançları oluşturan alt boyutlarının cinsiyet, sınıf düzeyi ve 1. dönem fen bilimleri dersi karne notu değişkenlerine göre nasıl farklılık oluşturduğu sınanmıştır. Elde edilen bulgulara göre kız öğrencilerinin erkek öğrencilere göre, 6. sınıf öğrencilerinin ise 7. sınıf öğrencilerine göre Bilimsel Epistemolojik İnançları daha yüksek bulunmuştur.

This study aims to determine the mental models of gifted middle school students about an earthquake. The study employed the phenomenological design. In this context, the study was conducted on 41 students having gained the status of gifted students are results of the exams conducted by Science and Art Centres (BİLSEM) in three different provinces of Turkey. In these centres, gifted students, are diagnosed and can recognize their areas of special talent and get education to develop these areas in addition to the formal education they receive in their schools. In the current study, the “Earthquake Mental Model Test” was developed by the researchers in order to determine the mental models of the gifted students about the concept of an earthquake. According to finding mental models of the 41 gifted students are gathered under the mental models of natural disaster-energy-destruction (f=1), natural disaster-earth’s crust movement-destruction (f=6), natural disaster-destruction (f=2), energy-protection (f=1), quake (f=4), quake-destruction (f=16), earth’s crust movement (f=2), earth’s crust movement-protection (f=1) and earth’s crust movement-destruction (f=8). According to the findings obtained, the mental models of the students regarding the earthquake are gathered under the themes of Natural disaster-energy-destruction model. Natural disaster-energy-destruction model: Natural disaster-earth’s crust movement-destruction model, Natural disaster-destruction model, Energy-protection model, Quake model, Quake-destruction model, Earth’s crust movement model, Earth’s crust movement-protection model and Earth’s crust movement-destruction model.