The aim of the present study was to evaluate the mineral content of sound dentin in primary teeth prepared using an Er:YAG laser at two different power settings. Thirty-six primary second molars were used in this study. Three dentin slabs were obtained from each tooth, and the slabs were randomly divided into three groups: Group A, control; Group B, Er:YAG laser at 3.5 W, 175 mJ, and 20 Hz, short pulse mode; and Group C, Er:YAG laser at 4 W, 200 mJ, and 20 Hz, medium-short pulse mode. One dentin slab per group was used to evaluate the dentinal morphology and surface roughness values using SEM and profilometer, respectively. Mineral content in the dentin slabs were calculated by inductively coupled plasma-atomic emission spectrometry (ICP-AES). The data were analyzed by one-way analysis of variance and Tukey's HSD tests. No significant differences in Ca, K, Mg, Na, and P levels or Ca/P ratio were found among the groups (P > 0.05). SEM micrographs showed that surface irregularities increased with a higher power setting. The surface roughness after laser treatment in Group B and Group C was found to be similar, unlike Group A.
Ö ÖZ ZE ET T A Am ma aç ç: : Dental travmatik yaralanmalar, süt ve daimi dişlerde sık gözlenen problemler arasında yer almaktadır. Dünya genelinde dental travmatik yaralanmalar çeşitli frekanslarda rapor edilmesine karşın; Doğu Anadolu'da dental travma sıklığı ile ilgili veriler sınırlıdır. Bu çalışmada, İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalına dört yıllık süre (Ocak 2010-Ocak 2014) içinde başvurmuş olan 1-13 yaş arası çocuk hastalarda dental travma sıklığı, ilişkili faktörler ve tedavi prosedürleri araştı-rılmıştır. G Ge er re eç ç v ve e Y Yö ön nt te em ml le er r: : Dört yıllık bir periyotta Malatya ve çevre illerden İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalına başvuran 1-13 yaş arası 22,648 çocuk hastanın 237'sinde travma hikâyesi tespit edilmiştir. Süt ve daimi dişlerde travmanın tipi, cinsiyet ve yaş grupları arasındaki fark, travmanın sebebi ki-kare testi kullanılarak analiz edilmiştir. Yaşlara göre dental travmanın dağılımı ise kübik regresyon analizi ile hesaplanmıştır. B Bu ul lg gu ul la ar r: : Dört yıllık izlem süresince Malatya ve civarı illerden kliniğimize başvuran 1-13 yaş arası çocuklarda dental travma insidansı %1,04 olarak belirlenmiş-tir. En çok karşılaşılan dental travma tipi daimi dişlerde "mine-dentin kırığı" (%34; 130 diş) süt dişlenmede ise "intrüziv luksasyon" (%34; 26 diş) olarak saptanmıştır. Üst orta kesici dişlerin dental travmadan en çok etkilenen dişler olduğu tespit edilmiştir. Travmatik dental yaralanmaların en çok yaz mevsiminde (p<0,05) ve düşme nedeni ile gerçekleştiği belirlenmiştir. Hastaların çoğu (%45) travmadan sonraki bir-üç gün içe-risinde, %19'u ise bir yıl sonra kliniğimize başvurmuştur. S So on nu uç ç: : Travmadan sonra hastaların önemli bir bölümünün (%19) semptom oluşmadan tedaviye başvurmadıkları saptanmıştır. Doğu Anadolu bölgesinde yaşayan öğretmenler, ebeveynler ve çocuklar, dental travma gerçekleştiğinde ne yapılması gerektiği ve travma sonrası hemen bir diş hekimine başvurmanın önemi hakkında uyarılmalıdır.A An na ah h t ta ar r K Ke e l li i m me e l le er r: : Diş yaralanmaları; retrospektif çalışmalar; çocuk diş hekimliği; önleme ve kontrol A AB BS S T TR RA AC CT T O Ob bj je ec ct ti iv ve e: : Traumatic dental injuries are among the problems commonly observed in the primary and permanent teeth. A variety of frequencies have been reported for dental trauma all over the world. However, data about the frequency of dental trauma in Eastern Anatolia is limited. This study investigated the total frequency, associated factors and treatment procedures of dental trauma of 1 to 13-yearold patients who visited
Bu çalışmanın amacı demir sülfat ile kontamine süt dişi dentinine 3 farklı self-etch adeziv sistemlerin asitli ve asitsiz uygulamalarını takiben yerleştirilen kompomerin mikrogerilim bağlanma dayanımlarını değerlendirmektir. Materyal-Metod: 45 adet çürüksüz insan süt II. azı dişinin kuronları, okluzalden dentin yüzeyi açığa çıkacak şekilde yatay yönde uzaklaştırılmış ve eşit sayıda rastgele 3 gruba ayrılmıştır. Grup I: kontrol, Grup II: demir sülfatla kontamine, Grup III: demir sülfatla kontamine asit uygulanan grup. Her bir grup kendi içinde 3 farklı adeziv ajan (Clearfil SE-Bond, 3M-ESPE Single Bond Universal, Tokuyama Bond Force) için 3 alt gruba ayrılmıştır. Grup II ve III'teki dişler insan kanıyla kontamine edildikten sonra 30 sn demir sülfat uygulanmış ve 30 sn süreyle serum fizyolojik ile yıkanmıştır. Grup III'e %34,5' lik fosforik asit 15 sn uygulanmıştır. Tüm gruplara adeziv uygulaması ve kompomer restorasyonu sonrası, dişler 1x1 mm kalınlığında kesilerek her dişten 3'er adet test çubukları elde edilmiştir. Çubuklara mikrogerilim testi uygulanmıştır. Oluşan kırık tipleri (adeziv, koheziv, karışık) steromikroskopta belirlenmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde tek yönlü varyans analizi ve Posthoc çoklu karşılaştırma testleri kullanılmıştır. Bulgular: En düşük mikrogerilim değeri Grup II'de iken (p<0,05), en başarılı adeziv Grup I ve II de Clearfil SE-Bond bulunmuştur. Sonuç: Demir sülfat, süt dişi dentininde self-etch adezivlerin bağlanma performansları üzerine negatif etkiye sahip olup, asit uygulaması bu etkiyi azaltmaktadır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.