No abstract

No abstract

No abstract

Güneş enerjisinden faydalanma potansiyeli açısından ülkemizin avantajlı olduğu bilinmektedir. Ülkenin gelişmesi ile beraber artan nüfus ve sanayi sektörünün enerji tüketimi de artmaktadır. Bu sebeple enerji ihtiyacının yenilenebilir enerji kaynaklarından olan Güneş Enerjisi Santralleri (GES) ile elde edilmesi zorunlu hale gelmektedir. Güneş enerjisinden faydalanma potansiyeli bakımından Akdeniz bölgesinde Antalya'dan sonra ikinci sırada yer alan Burdur ilinde GES yatırım alanlarının belirlenmesi çalışmaları önem arz etmektedir. Bu çalışmada uzaktan algılama, Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS) ve Analitik Hiyerarşi Prosesi (AHP) metodu kullanılarak Burdur ilinin potansiyel GES yatırım alanları belirlenmiştir. Çalışma sonucunda Burdur Merkez ilçesinden Gölhisar ilçesine kadar uzanan KD-GB hat boyunca, Ağlasun, Çeltikçi ve Bucak ilçelerinde KD-GB hat boyunca ve Yeşilova ilçesinde yaklaşık K-G hattı boyunca uygun alanlar belirlenmiştir. Türkiye Güneş Enerjisi Potansiyeli Atlasında (GEPA) toplam güneş radyasyonu en yüksek ilçe olan Altınyayla ilçesi bu çalışmada GES yatırımı için en az uygun alanların olduğu ilçe olarak belirlenmiştir.

This paper develops a simple signaling model of foreign currency borrowing that yields predictions about firm survival and performance during a currency crisis. Using a large panel of firm level data for South Korea we offer empirical support for many of the predictions of our model, while others support predictions that cannot be tested using our data. Our paper demonstrates that although firms that borrow in foreign currency are more likely to exit after the currency collapses, those that continue to produce perform better. Among them, the best performers are exporters whose foreign sales are more competitively priced under a devalued currency.

Orta Pontidlerde yer alan Kargı (Çorum) doğusu ve civarında farklı kökenli litostratigrafik birimler yer almaktadır. Bölgenin temelini metamorfik kayaçlar ile temsil olunan Bekirli formasyonu oluşturmaktadır. Bu temel üzerine Tetis okyanusunun kapanması sonucunda ofiyolitik birimler bindirme ile gelmektedir. Yığışım Kompleksi olarak da adlandırılan bu alanda ofiyolitik birimler yanal düşey geçişli olarak bulunmaktadır. Kargı Ofiyolitik Melanjına ait metadiyabaz ve metabazaltların içerisinde gelişmiş fay zonlarında damar tipi Cu±Zn cevherleşmeleri gözlenmektedir. Hidrotermal alterasyonun da görüldüğü cevher zonlarında parajenezde kalkopirit, sfalerit, pirrotin ve pirit mineralleri yer almaktadır. Saçınımlı ve sıvama şeklinde gözlenen cevher damarlarının kalınlığı 5-50 cm arasında değişmektedir. Jeokimyasal analizlerde Cu maksimum 1162 ppm'e ve Zn ise maksimum 1753 ppm'e kadar ulaşmaktadır. Pirit ve kalkopirit örneklerinin 34 S izotop analizleri ‰ 2,70-7,02 aralığında olup sülfürün magmatik kökene işaret ettiğini göstermektedir. Sıvı kapanımı çalışmalarında % NaCl tuzluluk eşdeğerleri 4,96-18,22 arasında, homojenleşme sıcaklıkları (Th, o C) ise 113-233 o C arasında değişmektedir. Yapılan çalışmalar sonucunda Kargı Ofiyolitik Melanjı içerisinde gözlenen cevherleşmelerin faylanma ile ilişkili damar tipi hidrotermal bir yatağı karakterize ettiği belirlenmiştir.

No abstract

No abstract