Bu araştırmanın amacı sınıf öğretmeni adaylarının matematik öğretimine ilişkin öz yeterliklerinin ve matematik okuryazarlık düzeylerinin; ayrıca aralarındaki ilişkinin belirlenmesi ve buna etki etme olasılığı bulunan bazı değişkenlerin ortaya çıkarılmasıdır. Araştırmada sınıf öğretmeni adaylarının matematik öğretimine yönelik öz yeterliklerini ve matematik okuryazarlık düzeylerini belirlemek için tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın evreni İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Bölümünde öğrenim gören öğrencilerden oluşmaktadır. Veri toplama aracı olarak Dede (2008) tarafından geliştirilen üç faktörlü “Matematik Öğretimine Yönelik Öz-yeterlik Algısı Ölçeği” ve Katrancı ve Şengül (2019) tarafından geliştirilen tek faktörlü yapıya sahip “Matematik Okuryazarlığı Ölçeği” kullanılmıştır. Matematik okuryazarlığının matematik öğretimine yönelik özyeterliği yordama düzeyini belirlemek amacıyla basit regresyon analizi, İki kategorili değişkenlerin analizinde Bağımsız Örneklemler için T-Testi, dört kategorili değişkenlerin analizinde ise Tek Yönlü ANOVA Testi kullanılmıştır. Sonuç olarak sınıf öğretmeni adaylarının matematik okuryazarlıklarının ve matematik öğretimine yönelik özyeterliklerinin iyi düzeyde olduğu; cinsiyete ve sınıf düzeyine göre benzer olduğu; matematik okuryazarlığının matematik öğretimine yönelik özyeterliği anlamlı biçimde yordadığı sonucuna ulaşılmıştır.

İntihal: Bu makale intihal.net yazılımınca taranmıştır. İntihal tespit edilmemiştir. Plagiarism: This article has been scanned by intihal.net. No plagiarism detected.

Technological and scientific developments occur rapidly and spread globally. In order to meet the changing social needs, changes are occurring in the field of education as in every field. Countries reorganize their education systems and curricula according to the needs of the age in order to keep up with these developments. The course of science has an important place in raising individuals who can understand and use today's scientific knowledge and technology effectively. In this context, Turkey Science Teaching Program was renovated in 2018 and has been implemented. Comparison of the curricula of the countries is of great importance in terms of developing and improving the curriculum. In this study, it was aimed to reveal the similarities and differences by comparing the Science Teaching Program of Turkey with Primary Science Syllabus of Singapore, which ranks high in international exams in the field of science. In the study, one of the qualitative research methods, "document analysis" was used. The science teaching programs of the countries were examined under the titles of aims, content, values, skills and processes, learning and teaching processes, measurement and evaluation. As a result of the research, it was determined that there are similarities in terms of aims, skills and processes, learning and teaching processes, assessment and evaluation approach, and differences in terms of values and content in the program.

No abstract

The language that people use while expressing their feelings, thoughts, and wishes is one of the basic elements for speech. Speaking skill has a complex structure that includes physical, physiological, and psychological elements. In addition, for a good speech, the speaker must have some skills. In this regard, the aim of the research is to examine the pre-service teachers' proficiency in speaking anxiety in terms of some variables. In this direction, the aim of the study was tried to be realized by examining the relevant literature and the answers given by the pre-service teachers to the determined scales. In this study, in which the speaking anxiety of teacher candidates was examined in terms of some variables, in the quantitative dimension of the research, the quantitative research method was used to obtain the data. The target population of the study consists of senior students studying at İnönü University Faculty of Education in the spring semester of the 2020-2021 academic year. As a result, based on the findings, it can be said that the teacher candidates in the study did not experience any anxiety that would affect their teaching status about speaking. Various suggestions were presented in light of the results of the study.