This paper examines the forecasting ability of the non-linear specifications of the market model. We propose a conditional Two-moment market model with a time-varying systematic covariance (beta) risk in the form of a mean reverting process of the state space model via Kalman Filter algorithm. In addition, we account for the systematic component of co-skewness and co-kurtosis by considering 2 Serdar Neslihanoglu et al.higher moments. The analysis is implemented using data from the stock indices of several developed and emerging stock markets. The empirical findings favour the time-varying market model approaches which outperform linear model specifications, both in terms of model fit and predictability. Precisely, higher moments are necessary for datasets which involve structural changes and/or market inefficiencies which are common in most of the emerging stock markets.
This research investigates the appropriateness of the linear specification of the market model for modeling and forecasting the cryptocurrency prices during the pre-COVID-19 and COVID-19 periods. Two extensions are offered to compare the performance of the linear specification of the market model (LMM), which allows for the measurement of the cryptocurrency price beta risk. The first is the generalized additive model, which permits flexibility in the rigid shape of the linearity of the LMM. The second is the time-varying linearity specification of the LMM (Tv-LMM), which is based on the state space model form via the Kalman filter, allowing for the measurement of the time-varying beta risk of the cryptocurrency price. The analysis is performed using daily data from both time periods on the top 10 cryptocurrencies by adjusted market capitalization, using the Crypto Currency Index 30 (CCI30) as a market proxy and 1-day and 7-day forward predictions. Such a comparison of cryptocurrency prices has yet to be undertaken in the literature. The empirical findings favor the Tv-LMM, which outperforms the others in terms of modeling and forecasting performance. This result suggests that the relationship between each cryptocurrency price and the CCI30 index should be locally instead of globally linear, especially during the COVID-19 period.
ÖzY kuşağı nüfusu, Türkiye nüfusunun yaklaşık %32'sidir ve çoğunlukla iş hayatındadır. Y kuşağı, iş hayatında diğer kuşaklara göre farklı özellikler göstermektedir. Bu nedenle bu araştırma Y kuşağının iş hayatındaki kariyer algısı ve gelecek beklentisi konusuna odaklanmıştır. Bu amaçla, 2018 yılında, Kocaeli Organize Sanayi Bölgesi'nde çalışan, Y kuşağında bulunan bireylere, anket uygulanmıştır. Araştırmada, 271 kişinin verileri incelenmiştir. Araştırma sonucuna göre, Y kuşağı bireyleri hakkında ulaşılan bulgular şunlardır: motivasyon, teknoloji ve sosyalleşme, iş ortamı ve iş değiştirme boyutları cinsiyete bağlı olarak farklılaşmaktadır. Uyum, teknoloji ve sosyalleşme, ortam ve iş değiştirme boyutları eğitim düzeylerine bağlı olarak farklılaşmaktadır. İş ortamı boyutu, işyerindeki pozisyona bağlı olarak farklılaşmaktadır. Kariyer algısı ve gelecek beklentisi yaş, çalışma saati ve toplam iş tecrübesi boyutlarına göre farklılaşmamaktadır.
Belli bir kelime ya da duygu görsel olarak dijital ortamda iletişimin görsel dillerinden biri olarak adlandırılabilecek olan emojiler tarafından ifade edilebilmektedir. Emojilerin ilkel bir iletişim yolu olan hiyerogliflerle benzer özellikler gösterdiğini söylemek mümkündür; ancak dijital ortamda kullanılıyor olmaları çeşitli sorunları da beraberinde getirmiştir. Örneğin, cinsiyet, yaş, kültürel farklılıklar gibi etmenler emojilerin kullanılması ve algılanması konusunda farklılıklar yaratabilmektedir. Bu durum, yazılı ifadeyi desteklemesi gereken emojilerin zaman zaman iletişim kayıplarına da yol açabileceği olasılığını da göstermektedir. Bu tür kayıpları incelemek amacıyla Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi'de örgün eğitimlerine devam etmekte olan 227 öğrenci ile yapılan 20 maddelik emoji kullanım anketiyle katılımcıların emoji kullanımları ve emojilere yükledikleri anlamların tutarlılığı tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu amaç doğrultusunda emojilerin kullanılması ve anlamlandırılması cinsiyet ve sosyal medya kullanım sıklığını bakımından faktör analizi ile olumlu deneyim, iletişime kapalılık, yetersizlik, algısal farklılık, olumsuz deneyim ve samimiyet boyutlarına göre değerlendirilmiştir. Sonuç olarak, cinsiyet bakımından katılımcıların olumlu deneyim, iletişime kapalılık, yetersizlik, algısal farklılık, olumsuz deneyim ve samimiyet boyutlarında benzer düşüncelere sahip oldukları; sosyal medya kullanım sıklığı tercihi bakımından ise yalnızca olumlu deneyim boyutunda katılımcıların farklı düşünceler taşıdıkları görülmüştür. Bu çalışma bulgularının ardıl çalışmalar için iletişim alanında çalışan profesyoneller ve araştırmacılara yol gösterici olması beklenmektedir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
hi@scite.ai
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.