Öz: Otizm spektrum bozukluğu (OSB) tanılı öğrenciler, kaynaştırma uygulamaları kapsamında genel eğitim okullarda eğitime dâhil olmaktadırlar Bu nedenle genel eğitim okullarının OSB'li öğrenciler için hazır hale getirilmesi gerekmektedir. OSB'li öğrenciler için, okullarda öncelikle öğretmenler, okul müdürleri ve okulun fiziki koşulları ve kaynakları öğrencilere hazır olmalıdır. Bu noktada bölgesel farklılıklardan yola çıkılırsa her bölgenin hazırbulunuşluğu ile ilgili benzer ifadeler kullanmanın doğru olmayacağı vurgulanmalıdır. Dolayısıyla, bu çalışmanın amacı OSB'li öğrencilerin kaynaştırma uygulamalarına dâhil edilebilecekleri kırsal bir okulun hazırbulunuşluğu araştırmaktır. Bu amaca ulaşmak için, araştırma kapsamında durum çalışması yöntemi kullanılmıştır. Araştırma verileri, Türkiye'de orta düzeyde sosyo-ekonomik seviyeye sahip ve orta ölçekli bir şehirdeki kırsal bir okulda toplanmıştır. Araştırmaya bir ilköğretim okulundaki dokuz öğretmen (tüm öğretmenler) ve okul müdürü katılmıştır. Bu katılımcılarla yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Ayrıca okulun, fiziki koşulları ve kaynakları hakkında veri toplamak için yarı yapılandırılmış gözlem yapılmıştır. Verilerin analizinde betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Sonuçlar okul hazırbulunuşluğunun OSB'li öğrencilerin kaynaştırma uygulamalarına dâhil edilmesi konusunda yetersiz olduğunu göstermektedir. Bu noktada, veriler katılımcıların daha fazla eğitime ihtiyaç duyduğunu ve okula OSB'li bir öğrenci gelse bile okul hazırbulunuşluğu geliştirmeye yönelik bir değişikliğe gidilmeyeceğini göstermektedir.
Sınıf öğretmenlerinin ölçme ve değerlendirme sürecinde hangi ölçme aracını, ne düzeyde yeterli kullandığı ve bu noktada nasıl sorunlarla karşılaştığı önemli bir durumdur. Ayrıca sınıf öğretmenlerinin kullandığı ölçme araçları, tipik gelişen ve tam zamanlı kaynaştırma/bütünleştirme yoluyla eğitim uygulamaları kapsamındaki özel gereksinimli öğrencilerin öğrenme sürecinin niteliğine de açıklık kazandırabilir. Bu araştırmanın temel amacı, sınıf öğretmenlerinin tipik gelişen ve tam zamanlı kaynaştırma/bütünleştirme yoluyla eğitim uygulamaları kapsamındaki özel gereksinimli öğrencilere yönelik kullandığı ölçme araçlarının belirlenmesidir. Bu bağlamda, nicel araştırma yaklaşımı kapsamında yer alan survey yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, amaçlı örnekleme tekniklerinden biri olan uygun örnekleme tekniğine göre seçilen 130 sınıf öğretmeni oluşturmaktadır. Veriler yarı yapılandırılmış anket yardımıyla toplanmıştır. Toplanan nitel veriler sürekli karşılaştırmalı method tekniği kullanılarak betimsel analize tabi tutulmuştur. Bunun sonucunda, sınıf öğretmenlerinin tipik gelişim gösteren ve özel gereksinimli öğrencilere yönelik kullandığı ölçme araçlarına ilişkin bazı farklılıkların olmasının yanında, daha çok geleneksel ölçme araçlarını kullandığı görülmüştür. Araştırmadan elde edilen sonuçlar doğrultusunda bazı önerilerde bulunulmuştur.
Otizm spektrum bozukluğu (OSB) tanılı birey sayısı tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de yıllar içinde artmıştır. Diğer bir değişle, toplum içerisinde birçok alanda OSB tanılı bireylerle etkileşime giren kişi sayısı da artmıştır. Bu nedenle toplum yaşantısını daha nitelikli kılmak adına otizm farkındalığının toplum içerisinde arttırılması bir ihtiyaçtır. Bu amaçla yapılacak farkındalık çalışmaları için durum tespiti yapmak ve yapılan çalışmaların etkisini belirlemek önemlidir. Bu kapsamda çalışmanın amacı otizm farkındalığını belirlemeye yönelik geçerli ve güvenilir bir ölçek geliştirmektedir. Alanyazın incelemesinin ardından 55 maddeden oluşan madde havuzuna uzman görüşleri sonrası öneriler uygulanmıştır. Otizm farkındalık ölçeğinin geliştirilmesi amacıyla açımlayıcı faktör analizi (AFA) aşaması için 367 ve doğrulayıcı faktör analizi (DFA) aşaması için 410 katılımcıdan elde edilen veriler kullanılmıştır. Basit tesadüfi örnekleme yönteminin kullanıldığı çalışmada ölçeğin AFA sonrası elde edilen yedi faktör (otizmde sınırlı ilgiler ve yineleyici davranışlar, otizmde sosyal etkileşim ve iletişim, otizmin sebepleri, otizmde arkadaş ilişkileri, otizmde müdahale surecindeki temel unsurlar, otizmde fiziksel özellikler, otizmin erken uyarı işaretleri) DFA uygulaması ile doğrulanmıştır. Otizm farkındalık ölçeğinin güvenirlik katsayısı Cronbach Alpha katsayısı ile belirlenmiş olup ölçeğin yedi alt boyutu ve toplamının güvenirlik katsayılarının güvenilir referans aralığında olduğu görülmektedir. Otizm farkındalık ölçeğinin geliştirilmesine yönelik bulgular incelendiğinde ölçeğin otizm farkındalık düzeylerinin ölçülmesinde geçerli ve güvenilir bir ölçek olduğu görülmektedir.
Günümüzde birçok sınıf öğretmeni kaynaştırma uygulaması kapsamında özel gereksinimli öğrenciler ile çalışmaktadır. Lisans eğitiminin öğretmenlik mesleki yeterliği açısından önemi düşünüldüğünde, sınıf öğretmeni adaylarının teorik bilgi kadar uygulamaya yönelik eğitim de alması bir ihtiyaçtır. Bu araştırma, sınıf öğretmeni adaylarının özel gereksinimli öğrencilerle okul deneyimine katılmasına ilişkin görüşlerinin incelenmesi amacıyla planlanmıştır. Çalışma, durum çalışması yöntemiyle gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın örneklemini sınıf öğretmenliği ikinci sınıf öğrencisi olan 25 sınıf öğretmeni adayı ve özel eğitim uygulama merkezinde çalışmakta olan 11 öğretmeni (10 öğretmen ve 1 müdür yardımcısı) kapsamaktadır. Sınıf öğretmeni adaylarının özel gereksinimli öğrencilerle okul deneyimini katılmasına yönelik görüşlerinin alınmasında yapılandırılmamış gözlemin yanı sıra, okul deneyiminin öncesi ve sonrasında uygulanmak için geliştirilen anket formları kullanılmıştır. Okul deneyimi sürecinde sınıf öğretmeni adaylarıyla sürecin içerisinde olan öğretmenlerin görüşleri yarı yapılandırılmış görüşme yoluyla alınmıştır. Verilerin analizinde betimsel analiz kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda; sınıf öğretmeni adaylarının mesleğe başlamadan önce özel gereksinimli öğrencilerle okul deneyimine katılmalarının, kişisel ve mesleki gelişime fayda sağladığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu noktada, sınıf öğretmeni adaylarının özel gereksinimli öğrencilere ve onlarla yürütülecek eğitime yönelik farkındalıklarında gelişim olduğu da belirtilmelidir. Bu araştırma kapsamında ayrıca, okul deneyiminin niteliğini arttırmaya yönelik katılımcı önerileri de yer almaktadır
Eğitsel oyun, özel gereksinimi olsun veya olmasın bütün çocukların eğitimi noktasında öne çıkan kavramlardan biridir. Bu bağlamda, kaynaştırma uygulamaları kapsamında da eğitsel oyunların ciddi bir rolü vardır. Özellikle temel eğitim kademesinde görev yapan sınıf öğretmenleri ve daha sonra bu kademede görev yapacak olan sınıf öğretmeni adaylarının kaynaştırma uygulamalarında eğitsel oyunların kullanılmasına ilişkin algıları da önemlidir. Nitekim sınıf öğretmenlerinin ve sınıf öğretmeni adaylarının sahip olduğu algılar, öğrenme durumlarının niteliğini etkileyebilir. Bu araştırmada, sınıf öğretmenlerinin ve sınıf öğretmeni adaylarının eğitsel oyunların ve kaynaştırma uygulamalarında eğitsel oyunların kullanılmasına ilişkin metaforik algılarının ve metaforik algı farklarının ortaya koyulması amaçlanmıştır. İlgili amaç kapsamında, nitel araştırma yaklaşımları arasında yer alan fenomenoloji araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, amaçlı örnekleme tekniklerinden biri olan uygun durum örnekleme tekniğine göre seçilen 68 sınıf öğretmeni ve 96 sınıf öğretmeni adayı oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak eğitsel oyunların kullanılması ve kaynaştırma uygulamalarında eğitsel oyunların kullanılmasına ilişkin metafor formu kullanılmıştır. Bu şekilde, sınıf öğretmenlerinden 107 metafor, sınıf öğretmeni adaylarından ise 155 metafor toplanmıştır. Toplanan veriler tematik kodlama yaklaşımı esas alınarak analiz edilmiştir. Verilerin analiz edilmesi sonucunda, katılımcıların hem eğitsel oyun hem de kaynaştırma uygulamalarında eğitsel oyunların kullanılması ile ilgili nitelikli eğitim almadıkları, gerekli yeterliğe sahip olmadıkları ve bu noktada algılarının geliştirilmesine ihtiyaçları olduğu sonuçlarına ulaşılmıştır.
Bu makale, ithenticate intihal tarama programı ile taranmıştır. Ayrıca iki hakem tarafından da incelenmiştir. / This article has been scanned with ithenticate plagiarism screening program. Also this article has been reviewed by two referees.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.