This study was performed to determine the histologic structure of the uropygial gland in an osprey. The gland was composed of two elongated lobes which were enclosed in a capsule of connective tissue. Each lobe of the gland had a large central cavity with one excretory duct. The secretory tubules consisted of four cell types: basal, intermediate, secretory, and degenerative. The intermediate cells in the osprey were few in number and did not form a layer, while secretory and degenerative cells consist of 2-3 strata, indicating a high level of lipogenesis. The membranes and peripheral cytoplasm of degenerative cells located in the base of the lobes revealed calcium (Ca2+) deposition and an intense acidophilic reaction.
Tüm vertebralılardan farklı olarak kanatlı retinası tamamen avaskülerdir (1). Retina pekten okuli olarak adlandırılan ve yalnızca kanatlı gözünde bulunan bir yapı tarafından beslenir Pektenin retinayı beslenme dışında birçok farklı fonksiyonu da bulunduğu düşünülmektedir (2).Morfolojik olarak, pekten okuli koni tipi (Kiwi) pervane tipi (devekuşu) pili tipi (diğer tüm kuş türleri) olmak üzere üç sınıfa ayrılmıştır (3). Temelde üç sınıfa ayrılsalar da her kanatlı türünde farklı büyüklüklerde ve farklı sayıda piliye sahip pekten okuliler bulunmaktadır (4, 7). Tüm kanatlılarda pekten okuli; nervus optikusun retinaya giriş bölgesinden vitreusa doğru uzanır, geniş bir temel üzerine oturur, çok sayıda kapillar damara ve melanositlere sahiptir (8, 10). Ayrıca bazı kanatlı türlerinde pekten okuli üzerinde hiyalosit adı verilen hücreler bulunduğundan da bahsedilmektedir (11, 12). Devekuşu; New Zellanda kiwi, Avusturalya emu, Güney Amerika rheas, Yeni Gine cassowaries ile akrabadır. Yaşayan kara hayvanları içinde en büyük gözlere sahip canlı olduğu bildirilmektedir. Büyük gözlerin avcıları uzak mesafelerden bile görmeye yardımcı olduğu ve gözün şeklinin gözü güneş ışınlarından koruduğu düşünülmektedir. Diurnal olan bu hayvanlar aydınlık gecelerde de aktif olabilirler. Pekin ördeği; kaz ve kuğu gibi su kuşları ailesine dahil olmakla beraber küçük yapılı canlılardır. Diurnal olan bu hayvanlar küçük balık ve böceklerle beslenirler. Nocturnal olan baykuşlar binocular ve keskin bir görüşe sahip, iri vücutlu ve büyük gözlü yırtıcı kuşlardır. Gözlerini değil kafalarını hareket ettirirler ve yalnızca uzaktaki nesnelere odaklanırlar. Hindi, tavuk gibi kuşların dahil olduğu Galliformes ailesine dahil olan bıldırcınlar diurnaldırlar ve tohumlar ile küçük omurgasızlarla beslenirler (13).
The current study aims to present differences between the pecten oculi of different avian species through morphologic, macroscopic, light, and electron microscopic examinations. The study is a comprehensive research on seven avian species (sparrowhawk, hawk, magpie, swan, heron, pheasant, duck). The right eyes of the animals utilized in the study were removed for light microscopic examination, whereas their left eyes were removed for electron microscopic and macroscopic examinations. Morphometric analyses, as well as stereo and light microscopic measurements, were carried out on the pecten oculi of the animals. Given all these data, it was determined that the height of the pecten oculi did not differ among the species in the study; however, the pecten oculi were larger in birds with the highest value compared to the other species in the macroscopic measurements. Also, the pecten oculi vessels were larger, and the number of melanocytes was higher in keen eyesight, raptor, and migratory birds with large bulbus oculi. All these data suggest that the pecten oculi not only supplies nutrient to the retina but also contributes to sharp vision during migration and hunting, UV absorption from sunlight, as well as preservation of intraocular equilibrium.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.