Çinko eksikliğinden kaynaklı bitkisel verimde önemli düşüşlerin olduğu bildirilmiştir. Bu düşüşlere karşılık alınabilecek en etkin yöntemlerden bir tanesi Zn gübrelemesidir. Bitkinin Zn kullanım etkinliğinde, uygulanan gübrenin Zn dozu ve formunun önemli olduğu düşünülmektedir. Bu amaçla, sera koşullarında artan dozlarda [0 (kontrol), 0.2, 1, 5 mg kg-1 ] ve farklı formlarda (ZnO, ZnSO4.7H2O, Zn-EDTA, ZnCl2) Zn uygulamalarının mısır bitkisinin büyüme, yeşil aksam SPAD değeri, kuru madde verimi, Zn konsantrasyonu ve Zn içeriği üzerine etkisi belirlenmiştir. Denemede elde edilen bulgulara göre, Zn noksanlığından kaynaklı verim kayıplarının olduğu buna karşılık Zn uygulamasının söz konusu verim kayıplarının önüne geçtiği saptanmıştır. Çinko uygulamasından kaynaklı verim artış oranlarının %9 ile %191 arasında değiştiği, kontrol uygulamasına göre en belirgin artışların 1 ve 5 mg kg-1 Zn uygulamalarında olduğu bulunmuştur. Bu artış oranları üzerine uygulanan Zn formunun da önemli olabildiği belirlenmiştir. Özellikle en düşük Zn uygulama dozu olan 0.2 mg kg-1 'da kontrol uygulamasına göre ZnO'den kaynaklı yeşil aksam kuru madde verim artışı %11 elde edilirken bu değer Zn-EDTA, ZnCl2 ve ZnSO4.7H2O için sırasıyla %139, %101 ve %49 olarak saptanmıştır. Çinko uygulamaları, bitkinin yeşil aksam kuru madde veriminde olduğu gibi yeşil aksam Zn konsantrasyonunu da arttırmıştır. Bu artışlarda, Zn uygulama dozunun önemli olduğu buna karşılık uygulanan gübre formunun önemli bir farklılık yaratmadığı belirlenmiştir. Benzer bulgular bitki başına Zn alınım miktarında da elde edilmiştir. Sonuçlar genel olarak değerlendirildiğinde en etkin Zn uygulama dozunun 1 mg kg-1 olduğu, bunun dışında Zn formları içinde bitkinin büyümesinde ve Zn kullanım etkinliğinde en etkin formun Zn-EDTA olduğu, bunu sırasıyla ZnCl2, ZnSO4.7H2O ve ZnO'in izlediği görülmüştür.
Turkey ranks second in watermelon (Citrullus lunatus L.) production globally and the highest production is witnessed for Çukurova plains the country. Although watermelon is extensively cultivated in the Çukurova region, studies on optimum nitrogen (N) and boron (B) doses for watermelon cultivation are quite limited. This study, evaluated the impact of increasing N (0, 90, 180 and 270 kg ha-1) and B (0 and 2 kg ha-1 B) doses on nutrient uptake in rind (exocarp) and flesh (endocarp) of watermelon fruit. Grafted watermelon variety ‘Starburst’, widely cultivated in the region was used as experimental material. The concentrations of different macro and micronutrients were analyzed from fruit rind and flesh. Individual and interactive effect of N and B doses significantly altered macro and micronutrients’ uptake in rind and flesh. Higher amounts of macro and micronutrients were accumulated in rind than flesh. Nutrients’ uptake was increased with increasing N doses, whereas B had limited impact. The accumulated nutrients were within the safe limits for human consumption. The N concentrations of rind and flesh increased with increasing N dose. Similarly, B concentration in rind and flesh and N concentration in rind significantly increased, while N concentration in flesh decreased with B application. It was concluded that 270 kg ha-1 N and 2 kg ha-1 B are optimum for better nutrient uptake in watermelon fruit. Thus, these doses must be used for watermelon cultivation in Çukurova plains of the country.
Bu araştırmanın amacı, hem bitki hem de insan sağlığı için oldukça yaygın bir beslenme sorunu olan çinkonun (Zn) mısır ve buğday bitkisi üzerine olan etkisini belirlemektir. Sera koşullarında gerçekleştirilen araştırmada, doğal Zn noksanlığına sahip Çukurova ve Niğde topraklarına farklı düzeylerde (Zn0: 0 mg Zn kg-1, Zn5: 5 mg Zn kg-1) uygulaması yapılmış ve buğday ve mısır bitkisinin verim ve mineral element konsantrasyonları belirlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre, Zn uygulaması ile buğday ve mısır bitkilerinin her iki toprakta da yeşil aksam kuru madde verimlerinde önemli artışlara neden olmuştur. Çinko uygulaması ile Çukurova toprağında buğday bitkisinin yeşil aksam kuru madde verimi %20, Niğde toprağında ise %76 artış göstermiş, mısır bitkisinde ise Çukurova toprağında %174, Niğde toprağında ise %127 düzeyinde verim artışı meydan gelmiştir. Çinko uygulaması ile bitkilerin yeşil aksam kuru madde verim artışı ile birlikte Zn konsantrasyonlarında da istatistiksel açıdan önemli artışlara neden olurken yeşil aksam Fe, Mn ve Cu konsantrasyonlarında azalmalara neden olmuştur.
Organik ve organomineral sıvı gübrelerin, alternatif bitki besleme ürünleri olarak bahçe bitkilerinde kullanımı zamanla yaygınlaşmaktadır. Bu nedenle gübrelerin bağcılık bölgeleri için önemli yeni bazı üzüm çeşitlerinde etkilerinin denenmesinin faydalı olacağı düşünülmüştür. Bu araştırma, Prima üzüm çeşidinde yürütülmüştür. Çalışmada, yapraktan ve topraktan organik (BioGas, sırasıyla 400 cc 100 L -1 ve 4 L da -1 ) ve organomineral (AminoSEL-K, sırasıyla 300 cc 100 L -1 ve 4 L da -1 ), gübre uygulamalarının tek başına ve birlikte uygulanmasının etkilerine bakılmıştır. Araştırma sonucunda en yüksek verim, salkım ağırlığı, büyüklüğü ve suda çözünebilir kuru madde değerlerinin (sırasıyla 9251 g omca -1 , 462.6 g ve %15.58) organomineral uygulamasında olduğu belirlenmiştir. Organik+organomineral uygulaması tane büyüklüğünü ayrı ayrı ve birlikte uygulandığında kontrol uygulamasına göre artırmıştır. Topraktan uygulamanın salkım ve tane büyüklüğünü artırdığı saptanmıştır. Topraktan ve yapraktan uygulama şekli toprak ve yaprağın besin maddesi kapsamında önemli farklılık oluşturmamıştır. Organik+organomineral gübre uygulamasında toprakta potasyum; yalnız organik uygulamasında toprakta magnezyum, demir, çinko ve bakır konsantrasyonları yüksek bulunmuştur. Sonuçta, Prima çeşidinde farklı gübre ve uygulama şekli uygulamalarının incelenen özelliklere göre farklı etkide bulunduğu saptanmıştır. Ancak, bu gübrelerin etkisi konusunda kesin yargıya varılabilmesi için çalışmanın izleyen yıllarda da sürdürülmesinin uygun olacağı kanısına varılmıştır.
Pistachio (Pistacia vera L.) is a plant species that has gradually started to be included in the plant pattern in the Mediterranean and Southeastern Anatolia regions in recent years. In these regions where boron (B) deficiency may be common in terms of soil and environmental factors, it is very important to determine the B nutritional level of the plants, especially the Pistachio which is sensitive to B deficiency. Based on this point, within the scope of this research, the shoot B concentration of the pistachio plant in increasing doses of B (0%; 0.2%; 0.4%; 0.6% and 0.8%) application from the leaf in two different periods when the bream explosion was 20% and the fruit was in the lentil size period and its effects on nutrients have been investigated. For this purpose, trial random blocks in the production areas where two pistachio varieties (Uzun and Kırmızı) were grown under garden conditions were carried out according to the trial plan. As a result of the research, it was determined that plant varieties and applied fertilizer doses had a significant effect on B concentration. Under all B applications according to plant varieties, it was determined that the B concentration was higher in the Kırmızı (21%) variety than in the Uzun variety (8.3%), the average B concentration was 200.3 mg kg-1in the Kırmızı variety and 176.3 mg kg-1 in the Uzun variety. It was determined that the B concentration in the shoot of the plant increased with increasing doses of B application, and these increases (36.8%) were statistically significant at only 0.6% B dose application compared to the control. No statistically significant effect of boron application on the analyzed macro (N, K) and micro (Zn, Fe, Mn) element concentrations was found.
Çevre kirliliğini azaltmak ve sürdürülebilirliğin sağlanması açısından geleneksel tarım uygulamasına alternatif olarak son dönemlerde iyi tarım uygulamaları kavramı geliştirilmiştir. Bu araştırma, bu tercihin boyutunu belirlemek ve Çukurova bölgesinde geleneksel ve iyi tarım uygulamaları yapılan bahçelerin verimlilik ve beslenme durumunu ortaya koymak ve karşılaştırmak amacı ile yapılmıştır Bu amaçla, Türkiye’de önemli turunçgil üretim alanlarına sahip Adana’nın Karataş ilçesinde iyi tarım uygulamaları (İTU) ve geleneksel tarım uygulamaları (GTU) yapılan 80 farklı turunçgil (portakal, limon ve mandarin) bahçesinden iki farklı derinlikten (0-30 cm ve 30-60 cm) toprak örnekleri alınmış ve bazı fiziksel ve kimyasal özellikleri belirlenmiştir. Çalışmadan elde edilen verilere göre, hem İTU hem de GTU yapılan turunçgil bahçe topraklarının pH değerinin 7’den büyük, organik madde değerinin genel olarak % 1’den düşük, kireç içeriğinin yüksek ve tekstür sınıfının siltli olduğu görülmüştür. Çalışma yapılan turunçgil bahçe topraklarının EC değeri 0.14-1.73 dS m-1 aralığında olup bitki gelişimini olumsuz etkileyecek ciddi bir tuzluluk problemine rastlanmamıştır. Söz konusu toprak örneklerinde her iki derinlikte belirlenen besin elementlerinden potasyum (K) konsantrasyonunun İTU altında 48-432 mg kg-1, GTU yapılan bahçelerde 23-490 mg kg-1 aralığında değiştiği saptanmıştır. Fosfor (P) konsantrasyonunun İTU bahçelerinde 0.4-32.7 mg kg-1 ve GTU bahçelerinde 0.5-40.3 mg kg-1 aralığında olduğu görülmüştür. Kalsiyum (Ca) konsantrasyonunun İTU yapılan bahçelerde 924-2494 mg kg-1 aralığında değişirken GTU bahçelerinde 1042-2534 mg kg-1 arasında değiştiği, magnezyum (Mg)’un ise İTU 217-2467 mg kg-1 arasında değişirken GTU yapılan bahçelerde 164-3807 mg kg-1 arasında değiştiği saptanmıştır. Kalsiyum ve Mg konsantrasyonunun hem İTU hem de GTU yapılan turunçgil bahçe topraklarında yeterli düzeyde olduğu belirlenmiştir. Mikro elementler açısından ise İTU ve GTU yapılan bahçelerde demir (Fe), bakır (Cu), ve mangan (Mn) kritik konsantrasyon sınır değerlerine göre yeterli düzeyde olduğu buna karşılık çinko (Zn) konsantrasyonunun ise düşük olduğu tespit edilmiştir. Sonuçta, karşılaştırması yapılan geleneksel ve iyi tarım uygulamaları altındaki turunçgil bahçe topraklarının hem bitki besin elementleri düzeyi hem de incelenen bazı temel toprak özelliklerinin (pH, organik madde, tuzluluk, kireç, tekstür) yakın değerlere sahip olduğu görülmüştür.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
hi@scite.ai
334 Leonard St
Brooklyn, NY 11211
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.