This study aimed to explore metaphoric perceptions of patients with COVID-19 including treatment process, family relationships, and mental health via using metaphors. Purposive sampling was used to include participants. Totally 46 patients diagnosed with COVID-19 were included in the study. The metaphor-based data collection process was carried out with three open-ended questions. The metaphors compiled according to questions and grouped by 13 themes according to analysis. Patients explained to COVID-19 process by using 91 different metaphors. Most frequently used metaphors by patients; black hole/dark for the treatment process of COVID-19, steel for family relationships, sea metaphor for mental health. This study, it was determined that individuals are afraid of death, have a serious perception of uncertainty, and their family relationships and this process negatively affected their family relationships and mental states. Nurses have important responsibilities to increase the quality of patient care.
Bu çalışmanın temel amacı ortaokul seviyesindeki öğrencilerin mühendis kavramını ve mühendislik mesleğini nasıl algıladıklarını ortaya çıkarmaktır. Bu amaçla Antalya ili Alanya ilçesinde 2017-2018 bahar yarıyılında eğitim gören 672 ortaokul öğrencisinden veri toplanmıştır. Araştırmada; nicel ve nitel araştırma yöntemlerinin bir arada kullanıldığı karma model kullanılmıştır. Nicel araştırma kapsamında veri toplama aracı olarak, "Verilen Etkinliğin Mühendislik İçin Önemi Nedir?" ölçeği kullanılırken, nitel araştırma kapsamında ise "Bir Mühendis Çiz" formu ve bir açık uçlu soru veri toplama aracı kullanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre öğrenciler mühendisliği icat ve tasarım yapmak, hayatı kolaylaştırmak olarak algılarken, çizim sonuçlarında göre ise mühendisi genelde erkek mesleği olarak gördükleri ve daha çok açık alanda inşaatta ya da yol yapımında çalışan kişi olarak algıladıkları tespit edilmiştir. Öğrencilerin mühendislik alanının çeşitliliğine ilişkin de yeterli bilgiye sahip olmadıkları genelde inşaat ve bilgisayar mühendisi çizdikleri tespit edilmiştir. Ek olarak mühendislik için matematik kullanmanın çok önemli olduğu algısına sahip oldukları sonucuna ulaşılmıştır.
Amaç: Bu araştırma hemşirelik öğrencilerinin yaşadıkları ölüm korkusu ile hasta bakım algıları arasındaki ilişkinin incelenmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir.
Yöntem: Araştırma kesitsel, tanımlayıcı ve ilişki arayıcı tipte olup araştırmanın örneklemini, Ekim-Kasım 2021 tarihleri arasında bir üniversitenin hemşirelik bölümünde öğrenim gören 326 öğrenci oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında, ‘Kişisel bilgi formu’, ‘Ölüm korkusu Ölçeği’ ve ‘Bakım Davranışları ölçeği-24’ kullanılmıştır. Veriler yüz yüze toplanmış olup form ve ölçeklerin doldurulması ortalama 15 dakika sürmüştür.
Bulgular: Çalışmaya katılanların çoğunun 280’inin (%85,9) kadın olduğu, 179’unun (%54,9) ölmekte olan hasta bakımı ile ilgili bilgi kaynaklarını okuduğunu, 245 öğrencinin (%75,2) çevresinde ölüm olgusuyla karşılaştığı, 306’sının (%93,9) yaşam sonu dönemde olan hastaya bakım verme deneyiminin olmadığı ve 175’inin (%53,7) ölümden korktuğu belirlenmiştir. Cinsiyete bağlı olarak kadınların hem ölüm korkusunun hem de yaşam sonu hasta bakımı hemşirelik algılarının, BDÖ-24 Ölçeği alt boyutlarından bağlılık ve saygılı olma alanlarında daha yüksek puan aldıkları belirlenmiştir. Yaşam sonu dönemde bir hastaya bakım verme deneyimi olmayan hemşirelik öğrencilerinin, ölüm korkusu ve bakım davranışları arasında anlamlı bir fark olmadığı belirlenmiştir (p>0,05).
Sonuç: Hemşirelik öğrencilerinin hemşirelik bakım algıları yüksektir. Kadın öğrencilerin hem ölüm korkuları hem de hemşirelik bakımı algıları erkeklerden yüksek olarak bulunmuştur. Yaşam sonu dönemde olan hastaya bakım verme deneyimi olmayan hemşirelik öğrencilerinin daha fazla güvence verme algısına sahip oldukları belirlenmiştir. Öğrencilerin yaşam sonu dönemde olan hastaya güvence verme algılarının yüksek olması açık bir şekilde yaşam sonu hemşirelik bakımı konusunda yetersiz bilgiye sahip olduklarını göstermektedir. Bu nedenle lisans eğitimi boyunca yaşam sonu dönem hasta bakımı ve ölüm korkusu konularında müfredatta daha fazla başlığın ve eğitim metodlarının yer almasının gerekli olduğu düşünülmektedir.
Pandemi sürecinde çevrimiçi öğretim yöntemlerinden biri olan e-öğrenme modüllerine olan ilgi artmıştır. Bu makalenin amacı hemşirelik öğrencileri için geliştirilen oyunlaştırılmış e-öğrenme modülünün geliştirme basamaklarını açıklamaktır. Bir eğitim tasarımcısı, iki içerik uzmanı, iki danışman ve bir öğrenciden oluşan işbirlikçi, çok disiplinli bir proje ekibi düzenlenmiştir. Ekip, oyunlaştırmanın D6 modelini kullanarak bir e-öğrenme modülü geliştirmiştir. Bu modül, hemşirelik lisans öğrencilerinin COVID-19’a yönelik klinik beceri ve bilgilerini artırmak için çevrimiçi ve asenkron olarak tasarlanmıştır. Bir e-öğrenme modülünün hemşirelik eğitimine entegre edilerek kullanılan oyunlaştırılmış probleme dayalı öğrenmenin teori ve uygulama şeklinde öğretim materyali olarak kullanılması, öğrencilerin aktif katılım göstermesine, motivasyonunun artmasına ve öğrenmenin etkili olarak gerçekleşmesine katkı sağlayacaktır.
Amaç: Bu çalışma, hemşirelik öğrencilerinin Tamamlayıcı ve alternatif yaklaşım (TAY) durumları ve öğrencilerin sağlık okuryazarlığı arasında bir ilişkinin değerlendirilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir.
Yöntem: Araştırma tanımlayıcı tipte olup, örneklemi, hemşirelik bölümünde öğrenim gören 145 öğrenci oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında, Tamamlayıcı ve Alternatif Yaklaşımlara Yönelik Bilgi Edinme Formu ve ‘sağlık okur yazarlığı Ölçeği’ kullanılmıştır.
Bulgular: Hemşirelik öğrencilerinin %60’ının TAY’a başvurduğu belirlenmiştir. Öğrencilerin %62,8 i TAY konusunda bilgi kaynaklarına ulaşamadığını bildirmiş, %92,4 ‘ü ise TAY’ın hemşirelik müfredatında bulunması gerektiğini düşündüğünü bildirmiştir. Çalışmamızda öğrencilerin TAY kullanma durumu ve sağlık okuryazarlığı arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır (p>0,05). Hemşirelik öğrencilerinden TAY hakkında bilgi kaynaklarına ulaşabildiğini düşünenlerin sağlık okuryazarlığı ölçeği toplam puanları, bilgiye erişim, anlama, değer biçme/değerlendirme ve uygulama/kullanma puanları düşünmeyenlere göre daha yüksek bulunmuştur (p
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.