Bu çalışmada drama ve oyun kavramları açıklanarak, okul öncesi dönemde drama-oyun ilişkisine dikkat çekilmiştir. Günümüz eğitim sisteminde drama ve oyun, okul öncesi dönemde vazgeçilmez alanlardandır. Okul öncesi eğitimde drama ve oyun iç içe olup sıkça kullanılmaktadır. Okul öncesi dönem çocuklarının bu iki alandan en iyi şekilde yararlanmaları için bu alanlara gereken önem verilmelidir. Çalışma, tarama modelinde betimsel bir çalışmadır. Çalışmada ilgili alan yazın taranarak drama, dramanın önemi, oyun, oyunun önemi ve okul öncesi eğitimde drama-oyun ilişkisi ele alınmıştır.

Aim:The study examines the relationship between college nursing students' smartphone addiction and internet addictions. Material and Method:The sample of this descriptive relationship-seeking study included 788 college nursing students. A personal information form, the Smartphone Addiction Scale and the Internet Addiction Scale were used as data collection tools. Results: The participants had high smartphone and internet addiction scores. The males were more prone to exhibit addictive behavior. The addiction scores of the students who cannot stand to be away from their phones were higher. Students involved in sports and students with reading habits had lower addiction scores. A strong positive correlation was found between students' smartphone and internet addiction scores. Conclusions: Due to the strong correlation between smartphone and internet addiction, it was concluded that further research is needed to investigate addictive behaviors, particularly for smartphone addiction.

Bu araştırma, ergenlerde sosyal öz-yeterlik algısının duygusal öz-yeterlik üzerinde yordayıcı etkisini incelemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmada ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini Malatya il merkezinde 9-12. Sınıfta öğrenim görmekte olan ergenler oluşturmaktadır. Örneklemi ise uygun örnekleme yöntemi ile seçilen 682 ergen oluşturmaktadır. Araştırmada bilgi toplamak için Genel Bilgi Formu, Sosyal Öz-yeterlik Algısı Ölçeği ve Duygusal Öz-yeterlik Ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen verilerin analizinde yapısal eşitlik modeli kullanılmıştır. Verilerin analizinde SPSS 22 VE LISREL 8.5 programları kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda; sosyal öz-yeterlik algısı ile duygusal öz-yeterlik arasında anlamlı ilişki olduğu ve sosyal öz-yeterlik algısının duygusal öz-yeterlik örtük değişkeni üzerinden duyguları düzenleme, duyguların destekleyici etkisi, duyguları anlama ve duyguları algılama alt boyutları üzerinde doğrudan veya dolaylı olarak anlamlı etkilere sahip olduğu ve sosyal öz-yeterlik algısının duygusal öz-yeterliğin anlamlı bir yordayıcısı olduğu ortaya çıkmıştır. Başka bir ifadeyle sosyal öz-yeterlik algısı duygusal öz-yeterliği pozitif yönde yordamıştır.

ÖzBu araştırmanın amacı, okul öncesi dönem çocuk kitaplarındaki resimlerin çocuğa göreliğinin öğretmen görüşleri açısından değerlendirilmesidir. Araştırmanın evrenini 2015-2016 eğitim öğretim yılında Malatya merkezde anaokullarında çalışan okul öncesi öğretmenleri oluşturmakta; örneklemini ise evren içerisinden uygun örnekleme yöntemi ile seçilen 38 okul öncesi öğretmeni oluşturmaktadır. Verileri elde etmek için yarı yapılandırılmış görüşme formu; verileri analiz etmek için betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak araştırmacılar tarafından oluşturulan görüşme formu uzman görüşleri doğrultusunda şekillendirilmiştir. Araştırmanın sonuçlarına göre; okul öncesi öğretmenlerinin çoğunluğu, resimlerin içeriği açıkça ortaya koyduğunu, resmin içeriğin en ince ayrıntısına kadar vurgu yaptığını, içerikle uyumlu, açık ve anlaşılır olduğunu belirtmişlerdir. Ayrıca öğretmenlerin, sanatsal değerin resimlere yansıtıldığını, estetik kaygının ön planda tutulduğunu, sanatsal yanının ağır bastığını, resimlerin canlı olduğunu belirttikleri görülmüştür.Anahtar Kelimeler: Okul öncesi, kitap, resim, çocuğa görelik. AbstractThe objective of this study is to evaluate the relativity of pictures in preschool children's book to children with respect to opinions of teachers. While the population of the study consisted of the preschool teachers who are working at kindergartens in the center of Malatya in the school year of 2015-2016, its sample consisted of 30 preschool teachers selected from the population by using the method of criterion sampling. The semi-structured interview form will be used to obtain the data; whereas, the descriptive analysis method will be used to analyze the data. As a result of the study, it is foreseen that the majority of preschool students will state the fact that the pictures in children's books are more convenient to the age and developmental level of the child, the colors are more vivid and the pictures are more evident and will associate this result with today's advancing technologies and increasing awareness on children's literature.

<p>This study aims to analyze the effect of the Mother and Child Education Program on the relationship between mothers and their five- or six-year-old children. The study used an experimental design of pretest-posttest-monitoring test with a control group. The participants consisted of 50 preschool children aged five or six along with their mothers. Twenty-five were in the experimental group and 25 were in the control group. Members of the experimental group participated in the Mother and Child Education Program once a week for ten weeks. The study data were collected using the Child-Parent Relationship Scale developed by Pianta in 1992 to evaluate the parent-child relationship and adapted to Turkish language by Akgün and Yeşilyaprak (2010). The NCSS 2007 (Number Cruncher Statistical System-Kaysville, Utah, USA) was used for statistical analyses. The Independent Samples t-test, Mann-Whitney U test, Paired Samples t-test and Wilcoxon signed-rank tests were used to compare quantitative data. Significance was evaluated at the levels of p&lt;0.01 and p&lt;0.05. The findings of this study showed a difference between the mother-child relationship scores of the experimental and control groups in favor of the experimental group (p&lt;0.05), and that the effects of the education program continued long-term.</p>