No abstract

No abstract

Biyofilmler. gerek tıbbi cihaz ve biyomateryaller üzerinde gerekse konakçı epitel hücreleri ve mukozal yüzeylerde oluşabilen ve pek çok farklı hastalıkta rol oynayan mikroekosistemlerdir. Biyofilm oluşumunu belirleme yöntemleri, biyofilm enfeksiyonlarının engellenebilmesi için oldukça önemlidir. Biyofilm oluşumunu saptamada sıklıkla kullanılan kolorimetrik esaslı yöntemlerin çeşitli dezavantajları bulunduğundan, standart, hızlı ve güvenilir yöntemlere gereksinim duyulmaktadır. Biyofilm saptama amacıyla da kullanılabilen çeşitli yeni teknolojiler geliştirilmiştir. Bunlar arasında, elektrik akımına dirençteki değişimin saptandığı "gerçek zamanlı hücre analizi" yöntemi, kızılötesi ışınların penetrasyonundaki değişimin ölçüldüğü "fiber-optik sensör" yöntemi ve biyofilm matriks komponentlerini saptamaya dayalı "luminisan konjue oligotiyofen" yöntemi umut vadetmektedir. Bu yöntemler ile daha duyarlı, hızlı ve kantitatif olarak biyofilm yapısı belirlenebilmektedir. Planktonik hâldeki bakterilerin antibiyotik direncinin yanı sıra, biyofilm yapısından kaynaklanan direnç, biyofilm enfeksiyonlarında tedaviyi daha da zorlaştırmaktadır. Biyofilm direncinin multifaktöriyel bir olay olduğu ve birden fazla mekanizmanın eşzamanlı etkisiyle ortaya çıktığı düşünülmektedir. Derlememizde, bakteriyel biyofilmlerin oluşumu ile bunu etkileyen faktörler, biyofilm saptama yöntemleri, biyofilm enfeksiyonları ve biyofilm direncinde rol oynayan etkenler incelenmektedir.

INTRODUCTION: Candida spp. are clinically important pathogens that cause the difficulties for treatment by biofilm formation. Considering antifungal resistance rates and the limitations in discovery of new antifungals, it's getting more important the antifungal and antibiofilm effects of various drugs which are using for different therapeautic purposes. The main goal of our study was to determine antifungal and antibiofilm effects of selective serotonin reuptake inhibitors (SSRIs) sertraline (SRT), paroxetine (PRX), fluoxetine (FLX), alone and in combination with fluconazole (FLC), against Candida spp. METHODS: Twenty Candida spp. strains isolated from clinical samples at Ege University Hospital, were identified by Dalmau method and matriks assisted laser desorption ionization time of flight mass spectrometry. Minimum inhibitory concentrations of SSRIs and fluconazole were detected by broth microdilution method. Synergistic interactions between SSRIs and fluconazole were investigated by checkerboard assay. The antibiofilm effects of SSRIs were determined by spectrophotometric microplate method. RESULTS: Five different Candida spp. (Candida albicans, Candida glabrata, Candida krusei, Candida tropicalis, Candida parapsilosis) were identified among the isolates. The MIC ranges of SSRIs were found as 16-512 µg/mL. It was detected that sertraline was the agent have highest antifungal effect. The antibiofilm efficacy of fluoxetine was found to be higher than other SSRIs. Additionally, fluoxetine and paroxetine showed synergistic effect with fluconazole in thirteen and ten isolates, respectively. Nine isolates were detected as moderate biofilm producer, four isolates were identified as strong biofilm producer. C. parapsilosis strains showed higher biofilm production than other species. Fluoxetine and sertraline alone, at MIC/2, inhibited mature biofilms in six and five isolates, respectively while paroxetine was found to increase biofilm formation in seven isolates. DISCUSSION AND CONCLUSION: This study revealed that sub-MICs of SSRIs could have antifungal and antibiofilm effects. The antidepressants sertraline and fluoxetine, alone and in combination with antifungals are considered to may have therapeutic potential for combating fungal infections.

No abstract