Since the first legislations which aim to redress the workers' loss derived from an occupational accident, it has been always restricting provisions on the term "occupational accident". These restricting provisions are introduced to specify that the employer is accountable from the accident or not, the accident irrelevant with the duty could be taken into account as an occupational accident or not, the determination of the framework of the term "workplace" or the work accidents occured on road etc.; and as a consequence, the restricting provisions may vary from the judicial systems and scope of their social security laws to day's political parameters.It is aimed with this study to see the right-granting term "occupational accident" by means of Turkish social security law from a comparative view, through examination how occupational accidents are identified in our Country and Germany, which is an important example of the law of Continental Europe and also in England, which is a part of Anglo-Saxon Law that is enforced basically via jurisprudence.

Amaç: Yenidoğan dönemindeki bebeğin bakım gereksinimlerinin karşılanması temel bir hak olmakla birlikte sağlıklı büyüme ve gelişmenin önemli bir koşuludur. Bu çalışma ile doğum sonrasında hastaneden taburcu olan annelerin bebek bakımına yönelik hangi uygulamaları nasıl yaptıklarının tespit edilmesi, bu konudaki gereksinimlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışma niteliksel fenomenolojik olarak planlanmıştır. Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde Aralık 2015-Mart 2016 tarihleri arasında doğum yapmış ve bebeği ile birlikte taburcu olmuş, ev ziyaretini kabul eden 10 anne örneklemi oluşturmuştur. Taburcu olan annelere telefonla ulaşılarak ev ziyareti için bilgi verilmiş, randevu alınmıştır. Veriler araştırmacılar tarafından geliştirilen yarı yapılandırılmış görüşme formu ile yüz yüze görüşülerek toplanmıştır. Araştırma esnasında elde edilen nitel veriler betimsel analiz yöntemi ile ve sosyodemografik bilgiler ise tanımlayıcı istatistikler kullanılarak analiz edilmiştir. Bulgular: Çalışmada, annelerin doğum sonrası bebek bakımına yönelik hijyenik bakım uygulamaları, bebeğin beslenmesine yönelik uygulamalar, güvenliğe yönelik uygulamalar olmak üzere üç çerçeve belirlenmiştir. Annelerin tamamı bebeklerine anne sütü vermekte ve anne sütünün faydalı olduğunu ifade etmektedir. Taburculuk sonrası ilk hafta içinde yaşanan en önemli bakım sorunları "annenin göğsünde gelişen çatlaklar ve bebeğin bez bölgesinde görülen pişik" olarak belirlenmiştir. Sonuç: Yapılan ev ziyaretlerinde anneler bebek bakımına yönelik olarak; emzirme, bebeğin gazının çıkarılması, alt bakımı yapmakta ve banyo yaptırmaktadırlar. Annelerin taburculuk sonrası ilk hafta içinde emzirme desteğine, bebeğin alt bakımına ve bebeğe ait tehlike belirtilerini anlamaya yönelik gereksinimleri olabileceği saptanmıştır.

Uyku fizyolojik bir gereksinim olmakla birlikte yaşam kalitesini ve sağlığı etkileyen temel faktörlerden biridir. Bebeğin hareketleri, sık idrara çıkma, mide yanması gibi şikâyetlerin görüldüğü gebeliğin son 3 ayında uyku kalitesi etkilenmektedir. Çalışmamızın amacı araştırma kapsamındaki gebelerin uyku kalitelerini belirlemektir. Materyal-Metot: Amasya Üniversitesi Sabuncuoğlu Şerefeddin Eğitim Araştırma Hastanesi kadın hastalıkları ve doğum polikliniğine başvuran ve gebeliğinin son 3 ayındaki gebeleri kapsayan tanımlayıcı bir çalışmadır. Örneklemini Mart 2018-Mayıs 2018 tarihleri arasında kadın doğum polikliniğine başvuran 204 gebe oluşturmaktadır. Sürekli değişkenleri tanımlamak için tanımlayıcı istatistikler (ortalama, standart sapma, minimum, medyan, maksimum) kullanılmıştır. Katılımcılardan yazılı ve sözlü onam alınmıştır. Veriler, kullanım izni alınmış Pitsburg uyku ölçeği ile toplanmıştır. Bulgular: Araştırma kapsamındaki gebelerin yaşı 27,69±5,56 ve BKİ 24,13±4,43 olarak saptanmıştır. Gebelerin %80,9'unun çalışmadığı, %34,3'ünün çocuk sahibi olmadığı, %88,7'sinin herhangi bir kronik hastalığa sahip olmadığı, %46,6'sının hiç egzersiz yapmadığı saptanmıştır. Gebelik öncesi dönem ile gebelik dönemi arasında uyku kalitesi bakımından farklılık olduğunu belirtenlerin oranı %84,8 olarak belirlenmiş, %72,5'i uyku problemi yaşadığını belirtmiştir. Pitsburg uyku ölçeği puan ortalaması 7,27±3,18'dır. Pitsburg ölçeğine göre gebelerin %34,3'nün uyku kalitesi normal iken, %65,7'sinin kötü uyku kalitesine sahip olduğu saptanmıştır. Uyku problemi yaşayan gebelerin %72,5'inin bu problemi çözmeye yönelik herhangi bir başetme yöntemi geliştirmediği tespit edilmiştir. Sonuç: Üçüncü trimesterde uyku kalitesinin kötü olduğu ve baş etme yöntemlerinin çok etkili olmadığı görülmektedir. Gebelerin özellikle 3. trimesterde uyku kalitesini olumlu etkileyecek davranışlar ve doğru başetme yöntemlerinin kazandırılmasının faydalı olacağı düşünülmektedir.

No abstract

No abstract