Hemşirelik öğrencilerinin sosyal davranışlarından biri olan algılanan özgecilik, empatik öz-yeterlilik ve sosyal öz yeterlilik düzeylerinin; yaş, cinsiyet, öğrenci ve anne-babaların eğitim, sosyoekonomik durumu gibi demografik değişkenler açısından incelenmesidir. G Ge er re eç ç v ve e Y Yö ön nt te em ml le er r: : Araştırma, Selçuk Üniversitesi Akşehir Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümünde okuyan, çalışmaya katılmayı kabul eden 150 öğrenci ile yürütülmüştür. Veriler demografik bilgi formu, Özgecilik Ölçeği ve Empatik Eğilim Ölçeği ile toplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde yüzdelik dağılım, pearson korelasyon analizi, t testi ve One-way ANOVA testi kullanılmıştır. B Bu ul lg gu ul la ar r: : Araştırmaya katılan öğrencilerin %71,3'ü kadın, %28,7'si erkektir. Öğrencilerin yaş aralığı 17-26 yıl olup, yaş ortalamaları 20,81±1,62 yıl'dır. Öğrencilerin algılanan empatik öz-yeterlilik eğilim puan ortalamaları x=56,25, özgecilik puan ortalamaları x=69,60'dır. Algılanan empatik öz yeterlilik ve özgecilik düzeyi arasında pozitif yönde ve istatistiksel olarak anlamı bir ilişki saptanmıştır. Araştırmaya katılan öğrencilerin algılanan empatik öz yeterlilik eğilimleri ve özgecilik düzeyleri arasında pozitif yönde ve istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunmuştur (r=0,34). Bu sonuç, öğrencilerin algılanan empatik öz yeterlilik eğilimleri yükseldikçe özgecilik düzeylerinin de yükseldiğini ifade etmektedir. Erkek öğrencilerin özgecilik puan ortalamaları kız öğrencilerden daha yüksek olduğu saptanmıştır (erkek öğrenci 71,4, kız öğrenci 69,2). Aralarında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmıştır. S So on nu uç ç: : Yaş, cinsiyet, sınıf düzeyi, anne ve baba eğitim ve çalışma durumu, aile tipi, yaşanılan yer, yakın arkadaş sayısı ve hemşirelik bölümünü seçme nedenlerinin özgecilik tutum, empatik ve sosyal öz yeterlilik durumlarını etkilemediği saptanmıştır. Hemşirelik öğrencilerinin özgecilik, algılanan empatik ve sosyal öz yeterlilik eğilimlerini geliştirici eğitim programlarının oluşturulması, düzenlenmesi, hemşirelik eğitiminde öğrencilere özgecilik gibi profesyonel değerlerin öğretilmesi oldukça önemlidir. Öğrencilere iş birliği, yardımlaşma, sorumluluk alma gibi özgeci davranışların eğitim-öğretim ortamlarında teşvik edilmesi; öğrencilerin özgeci davranışlarını geliştirecek etkinliklere katılmalarının desteklenmesi gerekmektedir. A An na ah ht ta ar r K Ke el li im me el le er r: : Özgecilik; empatik eğilim; hemşirelik öğrencisi; sosyal davranış A AB BS ST TR RA AC CT T O Ob bj je ec ct ti iv ve e: : The purpose of this study is to examine the perceived altruism, empathic self-efficacy and social self-efficacy levels, which are one of the social behaviors of nursing students, in terms of demographic variables such as age, gender, educational status of students and parents, socioeconomic status. M Ma at te er ri ia al l a an nd d M Me et th ho od ds s: : The study was conducted with 150 students studying at Selcuk University, Department of Nursing, School of Health, Akşehir and accepting to participate in...
Bu çalışma, yoğun bakım (YB) hemşirelerinin afet yönetimi hakkındaki bilgi, görüş ve yaklaşımlarını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Tanımlayıcı tipteki araştırmanın evrenini Şubat-Haziran 2019 tarihleri arasında bir Şehir Hastanesi'nin YB'larında çalışan 226 hemşire, örneklemini ise çalışmaya katılmayı kabul eden 204 hemşire oluşturmuştur. Araştırmanın verileri "Hemşire Bilgi Formu" ve "Afet Yönetimi Tanılama Formu" kullanılarak toplanmıştır. Verilerin analizinde sayı, yüzde, ortalama ve korelasyon analizi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda YB hemşirelerinin yaş ortalamasının 33,71±7,76, %68,1'inin kadın, %57,4'ünün eğitim durumunun lisans/yüksek lisans ve %57,8'inin YB'da çalışma süresinin 1-5 yıl arasında değiştiği saptanmıştır. Hemşirelerin %69,1'inin afet yönetimi ile ilgili eğitime ihtiyaç duyduğu, %49,0'ının ise afete kısmen hazır olduğu tespit edilmiştir. YB hemşirelerinin afet sırasında yapılacaklara ilişkin bilgi ve görüşlerinin %54-98 arasında, afet sonrasında yapılacaklara ilişkin bilgi ve görüşlerinin ise %62-93 arasında değiştiği saptanmıştır. YB hemşirelerinin eğitim durumu ile afet öncesi, sırası ve sonrasında yapılacaklara yönelik bilgiler arasında anlamlı pozitif bir ilişki saptanmıştır (p<0,05). YB hemşirelerinin afet yönetimi konusunda eğitime ihtiyaçlarının olduğu belirlenmiş olup afet yönetimi konusunda bilgi ve becerilerini geliştirecek hizmet içi eğitimlerin ve sertifika programlarının düzenlenmesi önerilebilir.
This study was carried out to determine the relationship between the fear of COVID-19 in the elderly aged 65 years and over and their levels of adaptation to the “new normal.” This descriptive cross-sectional study was completed with 623 elderly individuals. It was determined that the individuals who adapted well to the “new normal” had high levels of adaptation to old age, while their levels of fear of COVID-19 were slightly above average ( p < 0.01). Elderly individuals have tried to adapt to the “new normal” while also experiencing fear of COVID-19. In order to minimize the fear experienced by the elderly during COVID-19, adequate support and psychological support should be provided.
This study was conducted to specify the caregiving experiences of intensive care nurses who provided care to coronavirus (COVID-19) patients. Methods: The experiences of intensive care nurses were quoted with a phenomenological approach. The data were collected from 25 intensive care nurses over Skype using a semi-structured interview form between July 21 and August 31, 2020. In data analysis, Colaizzi's phenomenological method was used. Results: As a result of the coding process, 3 themes were determined as (1) Difficulties: It was revealed that the intensive care nurses experienced physical, psychological and family relations/family environment difficulties; (2) Achievements: The nurses expressed that they had achievements related to professionalization/professional satisfaction, teamwork and the concepts of life and death in the caregiving process; (3) Coping strategies: The participants stated that they used positive coping strategies such as orientation to religion, exercise and music and negative coping strategies such as smoking and alcohol consumption during their period of caregiving for COVID-19 patients. Conclusion:Struggling with a pandemic caused the intensive care nurses to be physically, psychologically and emotionally exhausted. Intensive care nurses should be given coping training on crisis management, and psychological support should be provided to them.
ÖzGiriş: Bu çalışma, hemodiyaliz tedavisi gören kronik böbrek yetmezliği hastalarının Roper, Logan, Tierney'in Yaşam Aktivitelerine Dayalı Hemşirelik Modeli'nden yararlanarak hemşirelik tanılarının belirlenmesi amacıyla planlanmıştır. Gereç ve yöntemler: Tanımlayıcı tipte yapılan çalışmanın evrenini bir üniversite hastanesinin hemodiyaliz ünitesinde düzenli hemodiyaliz tedavisi gören 66 hasta oluşturmuş olup örneklemini araştırmaya katılma kriterlerine uyan 42 hasta oluşturmuştur. Araştırma öncesi, etik kurul onayı, kurum izni ve katılımcıların bilgilendirilmiş onamları alınmıştır. Araştırmanın verileri literatürden yararlanılarak araştırmacılar tarafından hazırlanan Hasta Bilgi Formu ve Günlük Yaşam Aktivitelerine Dayalı Hemşirelik Modeli'ne uygun günlük yaşam aktivitelerine göre oluşturulan Bakım Gereksinimlerini Belirleme Formu kullanılarak toplanmıştır. Toplanılan veriler analiz edilerek uygun Uluslararası Kuzey Amerikan Hemşirelik Tanıları Birliği tanıları konulmuştur. Verilerin analizinde sayı ve yüzde değerleri kullanılmıştır. Bulgular: Toplamda 12 günlük yaşam aktivitesine ait 45 Uluslararası Kuzey Amerika Hemşirelik Tanıları Birliği hemşirelik tanısı saptanmıştır. Bu tanıların altı tanesi tüm hastalarda görülen hemşirelik tanısı olup bu tanılar; "Enfeksiyon Riski", "Kanama Riski", "Elektrolit Dengesizliği Riski", "Etkisiz Renal Perfüzyon Riski", "Vücut Sıcaklığında Bozulma Riski" ve "Deri Bütünlüğünde Bozulma"dır. Belirlenen hemşirelik tanılarından %83.33'ü gerçek hemşirelik tanısıdır. Sonuç ve öneriler: Hemodiyaliz tedavisi uygulanan kronik böbrek yetmezliği hastalarının yaşadıkları ortak sorunlara yönelik hemşirelik tanılarının belirlenmesi ve bu sorunların belirlenmesinde Hemşirelik Modelinin kullanılması, uygulanacak hemşirelik bakımında sistematik yaklaşım ile birlikte bakımın kalitesini artıracaktır.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
hi@scite.ai
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.