Türki̇ye’ni̇n Makroekonomi̇k Deği̇şkenleri̇ İle Kredi̇ Notlari Arasindaki̇ Nedenselli̇k İli̇şki̇si̇: Moody’s Örneği̇

Abstract

Bu çalışmada Türkiye'nin 2005 yılı Ocak ayı ile 2016 yılı Eylül ayları arasında gerçekleşen makroekonomik değişkenleri ile kredi derecelendirme kuruluşu Moody's Investors Service Inc.'in yine bu tarih aralığında duyurduğu kredi notları arasında bir nedenselliğin var olup olmadığı araştırılmıştır. Çalışmanın ekonomik analiz kısmında Türkiye'nin söz konusu tarih aralığında sahip olduğu TÜFE, GSYİH, doğrudan yabancı yatırım miktarı ve işsizlik değerleri veri olarak alınmış, diğer taraftan hâlihazırda dünyanın en büyük pazar payına sahip kredi derecelendirme kuruluşu Moody's Investors Service Inc.' in duyurduğu kredi notları ve görünümler sayısal değerlerle yeniden düzenlenerek analize katılmıştır. Analizde ilk önce serilerin durağan olup olmadıkları araştırılmış, sonrasında ise Johansen eşbütünleşme testi uygulanmıştır. Eşbütünleşme testi sonucunda da seriler arasında uzun dönemli bir ilişkiden bahsedebileceği ancak kredi notları ile makroekonomik veriler arasında herhangi bir nedensellik ilişkisinin olmadığı sonucuna varılmıştır.

The Relationship Between Macroeconomic Variables and Credit Ratings of Fragile 8

“…In other words, it can be understood from the results of the analysis that the credit ratings had an impact on the amount of foreign capital inflows, inflation rate and economic growth rate, but the amount of foreign direct investment, inflation rate and economic growth rate did not affect the credit rating. The discussion in the literature that credit rating agencies make speculative movements in grading processes or that they stay away from rating the actual situation (Gülmez and Gündoğdu, 2014;Çevik Tekin, 2016;Çolak, 2017) can be said to be partially confirmed in this study. In the evaluation processes conducted by credit rating agencies, it is argued that the financial data of the countries are considered as a reference, but in the light of the analysis results obtained in the academic studies, the attitudes of the countries in the political conjuncture rather than economic and financial references, the activities in the international platform, the bilateral relations and the daily policies are not as objective and It is observed that subjective criteria are taken into consideration.…”

“…Bir diğer ifadeyle kredi notları bu ülke grubunda yabancı sermaye girişi miktarı, enflasyon oranı ve ekonomi büyüme oranı üzerinde etkili olduğu ancak doğrudan yabancı yatırım miktarının, enflasyon oranını ve ekonomik büyüme oranının kredi notu üzerine etkili olmadığı analiz sonuçlarından anlaşılmaktadır. Kredi derecelendirme kuruluşlarının (özellikle "üç büyükler" olarak adlandırılanlar) derecelendirme işlemlerinde spekülatif hareket yaptıkları veya fiili durumu derecelendirmede uzak kaldıkları şeklindeki literatürdeki tartışma (Gülmez ve Gündoğdu, 2014;Çevik Tekin, 2016;Çolak, 2017) bu çalışmada da kısmen doğrulandığı söylenebilir. Çift taraflı nedensellik ilişkisinin tespit edilemediği çalışma bu durumu desteklemektedir.…”