Hızla gelişen teknolojik ilerlemeler ve sanatsal ifadelerin kavşağında, 1968 yılında S. Kubrick
tarafından yönetilen ve A. C Clarke’ın etkileyici anlatısı “The Sentinel”ın sinematik
bir uyarlaması olarak sunulan “2001: A Space Odyssey,” derinlemesine insan evrimi, teknolojik
ilerleme ve yapay zeka gibi alanları keşfeden özgün bir bilim kurgu filmidir. Film,
çığır açan görsel yenilikler ve fütüristik mekan ve yaşam tasvirleri üzerine kurulmuştur.
Makalede, bilgisayar destekli tasarım (CAD), bilgisayar destekli üretim (CAM), kinetik
mimarlık ve yapay zeka (AI) alanlarındaki gelişmelerle, aynı dönemde üretilen bu bilim
kurgu filmi, bu alanlar üzerinden incelenmektedir. İncelemelerle 2001: A Space Odyssey”
filmiyle fütüristik temaların ve teknolojik öngörülerin çağdaş mimari ve ilgili teknolojilerle
nasıl etkileşime girdiğinin ve filmin günümüzde görünen mimari etkilerinin ortaya koyulması
amaçlanmaktadır. Dolayısıyla, filmin çağdaş mimari üzerindeki potansiyel etkileri
ve yansımaları ele alınmaktadır. Ayrıca benzer konuları barındıran ve sonraki yıllarda
vizyona giren filmler örneklenmektedir. Kuram, görselleştirme ve modellemeler sürekli birbirlerinden
beslenirler. Filmler, bilim ve sanatın entegrasyonuyla geleceğe vizyoner katkılar
yapmanın yollarını da göstermektedir. Bu perspektiften film incelendiğinde filmin yüksek
teknoloji ile üretilen birçok mimari yapı tasarımı, inşaat veya donanımı için bir ilham kaynağı
olabildiği görülmektedir. Sonuç olarak, sinemanın bilimden ilham alan anlatılarıyla
bugüne ve geleceğe vizyoner katkılar yapabileceğine işaret edilmektedir