“…Baklagillerin tuz stresine karşı göstermiş oldukları tepkiler büyük değişkenlik göstermektedir [10]. Fasulyenin diğer kültür bitkileriyle kıyaslandığında tuz stresine karşı daha hassas olduğu bilinmektedir [7,13].…”
Section: Discussionunclassified
“…gösterebilmektedir [9]. Ancak, genel olarak değerlendirildiğinde bitkilerin biyotik ve tuz stresinin dahil olduğu abiyotik stres faktörlerine karşı en hassas olduğu gelişim dönemi çimlenme ve erken fide evresi olduğu kabul edilmektedir [10]. Tohum çimlenmesi bitki büyüme ve gelişiminin ön koşulu olması nedeniyle [11] eldeki mevcut bitki materyallerinin tuz stresine olan toleranslık seviyelerinin belirlenmesi ve bunların ıslah programlarına dahil edilmesi büyük bir önem taşımaktadır [5].…”
Section: öZetunclassified
“…Bu nedenle fasulye ve dahil olduğu yemeklik dane baklagiller artan dünya nüfusunun protein açığının hızlı ve ekonomik olarak giderilmesinde başvurulacak en önemli besin kaynaklarının başında gelmektedir [7]. Çoğu kültür bitkisinde olduğu gibi, baklagillerin tuz stresine karşı tepkisi büyük ölçüde değişkenlik göstermektedir [10]. Bununla birlikte fasulyenin dahil olduğu baklagiller diğer kültür bitkileri ile kıyaslandığında tuz stresine karşı daha hassas oldukları bilinmektedir [7,13].…”
Section: Dünya Ve üLkemizde Ekim Alanı Ve üRetim Miktarı Açısından öN...unclassified
Bu çalışma Türkiye'nin çeşitli yerlerinden toplanan 18 yerel fasulye (Phaseolus vulgaris L.) çeşidinin çimlenme dönemindeki tuz stresine tolerans düzeylerinin belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Tesadüf blokları desenine göre 4 tekerrürlü olarak yürütülen çalışmada her tekerrürde 25 adet tohum olacak şekilde içinde çift kat filtre kağıdı bulunan kapalı plastik kaplarına tek sıra halinde yerleştirilmiş ve 15 mL 200 mM NaCl eklenerek 28 ± 0.5 °C'de karanlık ortamda çimlenme denemesine alınmıştır. Her çeşidin kontrol tohumları, aynı koşullar altında saf su (dH2O) eklenerek test edilmiştir. Çimlenen tohumlarda son çimlenme oranı, çimlenme hızı ve çimlenme homojenite parametreleri hesaplanmıştır. Tuz stresi Pv-6, Pv-8 ve Pv-14 kodlu çeşitlere ait tohumların çimlenme oranlarında herhangi bir gerilemeye neden olmazken, Pv-2 kodlu yerel çeşide ait tohumların çimlenme oranında %36.84’lik gerilemeye neden olmuştur. Tuz stresi koşullarında çimlenme hızı G50 = 1.41 gün (Pv-1) ile G50 = 3.94 gün (Pv-12) arasında değişirken, kontrol koşullarda 0.84 gün (Pv-1) ile 2.60 gün (Pv-18) arasında değişmiştir. Çimlenme homojenite süreleri Pv-1 kodlu çeşitte en yavaş (G10-90 = 3.03 gün) olurken, Pv-13 kodlu çeşitte en homojen çimlenme (G10-90 = 1.59) gerçekleşmiştir. Tohumların zamana bağlı çimlenme dinamiklerine ait değişimler kontrollü şartlarda erken dönemlerde var olan genetik varyasyonun çimlenme süresinin uzamasına bağlı olarak azaldığını buna karşın stres şartlarında genetik varyasyonun artan bir şekilde çimlenmenin sonraki zaman dilimlerinde ortaya çıktığını göstermiştir. Tohumların iki boyutlu yüzey alan ölçümleri ile belirlenen tohum iriliklerinin tuz stresi ile olan ilişkisinin ortaya konması amacıyla yapılan analiz sonuçları, tohum büyüklüklüleri ile tuz stresi şartlarındaki çimlenme oranları arasında doğrusal bir ilişkinin olmadığını, ancak hem kontrol hem de tuz tresi şartlarındaki çimlenme hızı (G50) ve çimlenme homojenite (G10-90) değerleri arasında sırasıyla pozitif ve negatif bir ilişkinin var olduğunu göstermiştir. Çalışma sonuçları, yerel fasulye çeşitlerinin incelenen çimlenme parametreleri açısından tuz stresine karşı önemli farklılıklar gösterdiğini ve tuza tolerant olduğu belirlenen çeşitlerin bu amaçla yapılacak ıslah çalışmalarında başarıyla kullanılabileceğine işaret etmektedir.
“…Baklagillerin tuz stresine karşı göstermiş oldukları tepkiler büyük değişkenlik göstermektedir [10]. Fasulyenin diğer kültür bitkileriyle kıyaslandığında tuz stresine karşı daha hassas olduğu bilinmektedir [7,13].…”
Section: Discussionunclassified
“…gösterebilmektedir [9]. Ancak, genel olarak değerlendirildiğinde bitkilerin biyotik ve tuz stresinin dahil olduğu abiyotik stres faktörlerine karşı en hassas olduğu gelişim dönemi çimlenme ve erken fide evresi olduğu kabul edilmektedir [10]. Tohum çimlenmesi bitki büyüme ve gelişiminin ön koşulu olması nedeniyle [11] eldeki mevcut bitki materyallerinin tuz stresine olan toleranslık seviyelerinin belirlenmesi ve bunların ıslah programlarına dahil edilmesi büyük bir önem taşımaktadır [5].…”
Section: öZetunclassified
“…Bu nedenle fasulye ve dahil olduğu yemeklik dane baklagiller artan dünya nüfusunun protein açığının hızlı ve ekonomik olarak giderilmesinde başvurulacak en önemli besin kaynaklarının başında gelmektedir [7]. Çoğu kültür bitkisinde olduğu gibi, baklagillerin tuz stresine karşı tepkisi büyük ölçüde değişkenlik göstermektedir [10]. Bununla birlikte fasulyenin dahil olduğu baklagiller diğer kültür bitkileri ile kıyaslandığında tuz stresine karşı daha hassas oldukları bilinmektedir [7,13].…”
Section: Dünya Ve üLkemizde Ekim Alanı Ve üRetim Miktarı Açısından öN...unclassified
Bu çalışma Türkiye'nin çeşitli yerlerinden toplanan 18 yerel fasulye (Phaseolus vulgaris L.) çeşidinin çimlenme dönemindeki tuz stresine tolerans düzeylerinin belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Tesadüf blokları desenine göre 4 tekerrürlü olarak yürütülen çalışmada her tekerrürde 25 adet tohum olacak şekilde içinde çift kat filtre kağıdı bulunan kapalı plastik kaplarına tek sıra halinde yerleştirilmiş ve 15 mL 200 mM NaCl eklenerek 28 ± 0.5 °C'de karanlık ortamda çimlenme denemesine alınmıştır. Her çeşidin kontrol tohumları, aynı koşullar altında saf su (dH2O) eklenerek test edilmiştir. Çimlenen tohumlarda son çimlenme oranı, çimlenme hızı ve çimlenme homojenite parametreleri hesaplanmıştır. Tuz stresi Pv-6, Pv-8 ve Pv-14 kodlu çeşitlere ait tohumların çimlenme oranlarında herhangi bir gerilemeye neden olmazken, Pv-2 kodlu yerel çeşide ait tohumların çimlenme oranında %36.84’lik gerilemeye neden olmuştur. Tuz stresi koşullarında çimlenme hızı G50 = 1.41 gün (Pv-1) ile G50 = 3.94 gün (Pv-12) arasında değişirken, kontrol koşullarda 0.84 gün (Pv-1) ile 2.60 gün (Pv-18) arasında değişmiştir. Çimlenme homojenite süreleri Pv-1 kodlu çeşitte en yavaş (G10-90 = 3.03 gün) olurken, Pv-13 kodlu çeşitte en homojen çimlenme (G10-90 = 1.59) gerçekleşmiştir. Tohumların zamana bağlı çimlenme dinamiklerine ait değişimler kontrollü şartlarda erken dönemlerde var olan genetik varyasyonun çimlenme süresinin uzamasına bağlı olarak azaldığını buna karşın stres şartlarında genetik varyasyonun artan bir şekilde çimlenmenin sonraki zaman dilimlerinde ortaya çıktığını göstermiştir. Tohumların iki boyutlu yüzey alan ölçümleri ile belirlenen tohum iriliklerinin tuz stresi ile olan ilişkisinin ortaya konması amacıyla yapılan analiz sonuçları, tohum büyüklüklüleri ile tuz stresi şartlarındaki çimlenme oranları arasında doğrusal bir ilişkinin olmadığını, ancak hem kontrol hem de tuz tresi şartlarındaki çimlenme hızı (G50) ve çimlenme homojenite (G10-90) değerleri arasında sırasıyla pozitif ve negatif bir ilişkinin var olduğunu göstermiştir. Çalışma sonuçları, yerel fasulye çeşitlerinin incelenen çimlenme parametreleri açısından tuz stresine karşı önemli farklılıklar gösterdiğini ve tuza tolerant olduğu belirlenen çeşitlerin bu amaçla yapılacak ıslah çalışmalarında başarıyla kullanılabileceğine işaret etmektedir.
“…When soil pH exceeds 8.5 or electrical conductivity values goes above 4 dS/m, the crop yield goes down (Hussain et al, 2010). Addition of salts to water takes down its osmotic potential, ensuing reduced water availability to root cells.…”
Section: Salt Stress Tolerance and Plant Metabolismmentioning
Heat and drought stresses are presently the principal risk on world's food quantity, limiting yield. Both of these two stresses affect plants metabolism, physiological and morphological processes, which ultimately reduces the productivity. The plant cell develops different stress induced self-defence mechanisms to reduce the effect of stresses. These defence mechanisms are developed by modifying gene expression pattern, which results in qualitative and quantitative deviations in proteins synthesis, leading to the modulation of certain metabolic and defensive pathways. New metabolic profiling technologies offer a great opportunity for biologist to understand defence mechanism of plants under stress conditions. Metabolomics technologies presently enabled the using of different multi-variate analyses, generated from various hyphenated and chromatographic discovery systems, such as gas or liquid chromatography together with mass spectrometry, or nuclear magnetic resonance (NMR) based methods. Investigation and mining of metabolomics data can be done through a blend of different statistical methods, such as independent component analysis and analysis of variance. Metabolomics in combination with gene expression, protein interaction and other different regulatory pathways can be useful to diverse organisms with trivial alterations. In recent time, this technology has been used to investigate drought tolerance in plant crops to find particular stress related patterns in metabolic expression. These studies identified the vital roles of primary and secondary metabolites associated with abiotic stress tolerance.
This is an open access article under the terms of the Creat ive Commo ns Attri bution License, which permits use, distribution and reproduction in any medium, provided the original work is properly cited.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.