Inquiry and critical thinking skills for the next generation: from artificial intelligence back to human intelligence

Abstract

Along with the increasing attention to artificial intelligence (AI), renewed emphasis or reflection on human intelligence (HI) is appearing in many places and at multiple levels. One of the foci is critical thinking. Critical thinking is one of four key 21st century skills – communication, collaboration, critical thinking and creativity. Though most people are aware of the value of critical thinking, it lacks emphasis in curricula. In this paper, we present a comprehensive definition of critical thinking that ranges from observation and inquiry to argumentation and reflection. Given a broad conception of critical thinking, a developmental approach beginning with children is suggested as a way to help develop critical thinking habits of mind. The conclusion of this analysis is that more emphasis should be placed on developing human intelligence, especially in young children and with the support of artificial intelligence. While much funding and support goes to the development of artificial intelligence, this should not happen at the expense of human intelligence. Overall, the purpose of this paper is to argue for more attention to the development of human intelligence with an emphasis on critical thinking.

Keterampilan Berpikir Kritis Calon Guru Kimia sebagai Kesiapan Menghadapi Revolusi Industri 4.0

“…Masih rendahnya kualitas keterampilan berpikir kritis calon guru kimia ini menunjukkan masih rendahnya kemampuan kognitif mahasiswa pendidikan dalam mengolah dan mentranformasi informasi untuk mengambil suatu keputusan dan alasan berdasarkan fakta dan penalarannya (Spector & Ma, 2019). Hal ini ditandai dengan rendahnya skor tes dan kuisioner yang diraih oleh mahasiswa.…”

Eğitimde Yeni Bir Paradigma: “Yükseköğretimde Yapay Zekâ”

“…İnsan zekâsının kendi sınırları vardır ve gelişimi nesilden nesile sürekli çaba ve yatırım gerektirmektedir. Yapay zekâ ve insan zekâsı arasındaki olağanüstü büyüme boşluğu göz önüne alındığında, sonunda yapay zekânın, gelecek yıllarda insan zekâsını aşabileceğine dair öngörüler bulunmaktadır (Spector ve Ma, 2019).…”

“…Ne var ki, tekilliğin sonucu insan ırkına olan potansiyel faydaları veya zararları yoğun bir şekilde tartışılsa da yadsınamaz bir gerçek, yapay zekânın özyinelemeli kendini iyileştirme yeteneğine sahip olmasıdır. Bu yeteneğin artmasıyla birlikte, daha akıllı yapay zekâ nesiller hızla ortaya çıkacaktır (Spector ve Ma, 2019). Günümüzde yapay zekâ araçlarına bağlılığın insanları ne oranda tekilleştirdiği dikkate alınırsa, bu endişe özellikle dikkate alınmaya değer görülmektedir.…”

“…Son yıllarda yapay zekânın eğitimde uygulanması tartışılan konulardan olmasına rağmen, gün geçtikçe öğrencilerin öğrenme ortamları, teknolojiyle geliştirilmiş öğrenme ortamlarından akıllı öğrenme ortamlarına doğru kaymaktadır (Spector ve Ma, 2019). Yapay zekâ ile bağlantılı birçok uygulama günümüzde eğitimciler ve öğrenciler tarafından yaygın olarak kullanılmaktadır.…”

“…Şimdiye kadar, PowerPoint gibi geleneksel uygulamalar sınıflarda tercih edilmesine rağmen, son yıllarda yapay zekâ paradigması sınıf teknolojileri hem öğretilen konularda hem de materyallerin öğrencilere gelecekteki kariyerleri için nasıl hazırlanacağı konusunda değişiklikler gerektirecektir (Pence, 2019). Bununla birlikte yapay zekâ odaklı yaklaşımla bireyselleştirilmiş öğrenme ortamları öğrencilerin daha yüksek düzeyde performans göstermesine yardımcı olarak, öğrencilerin farklılıklarına dayalı düzenlemeler yapmaktır (Spector ve Ma, 2019). Bunun yanı sıra öğrencilerin robotik kodlama çalışmaları (Angeli ve Valanides, 2019) aracılığıyla hesaplama becerilerinin geliştirilmesi ve insan zekâsının gelişimini desteklemek için yapay zekâ kullanılmaktadır (Spector ve Ma, 2019).…”