2019
DOI: 10.29000/rumelide.656724
|View full text |Cite
|
Sign up to set email alerts
|

Dil ve söylem pratiklerini haber metinlerinde aramak: Yeni Zelanda terör saldırısı örneği

Abstract: Terör, insanlar üzerinde korku yaratmak amacıyla gerçekleştirilen ve temelinde şiddet olan sembolik bir eylemdir. İnsanlık tarihinin her döneminde meydana gelen terör eylemlerinin medya üzerindeki yansıması ise medya kuruluşlarının benimsemiş oldukları yayın politikalarına göre farklılık göstermektedir. Bu farklılık, kamuoyunun bilgilendirilme sürecinde terör haberlerinde kullanılan dil ve söylemde ortaya çıkmaktadır. Bu çerçevede terör eylemlerinin haberleştirilmesinde tercih edilen dilin kullanımı ile ortaya… Show more

Help me understand this report

Search citation statements

Order By: Relevance

Paper Sections

Select...
1

Citation Types

0
0
0
1

Year Published

2021
2021
2022
2022

Publication Types

Select...
3

Relationship

0
3

Authors

Journals

citations
Cited by 3 publications
(1 citation statement)
references
References 19 publications
0
0
0
1
Order By: Relevance
“…Bu bağlamda önemli bir mücadele alanı olan medya, ötekileştirdiği grubun insani değerini inkâr ederek, onlara uygulanan şiddet ve aşağılayıcı davranışların meşrulaştırılabilmesine yol açmaktadır (İnceoğlu, 2012, s. 17). Bu çerçevede toplum içerisinde ötekileştirilmiş insanlara ya da gruplara yönelik önyargıları körükleyen söylemsel pratiklerin medya aracılığıyla kitlelere sunulması nefret söyleminin etkisini arttırmaktadır (Gölcü, Bal ve Karadeniz, 2019;Gölcü ve Dağlı, 2017). Benzer şekilde İslam'a ve Müslümanlara yönelik nedensiz bir korkuyu içeren İslamofobinin artmasında ve kitlelere aktarılmasında medyanın kullandığı söylemsel pratikler ve bu pratiklerin toplum içerisindeki yansıması önemli rol oynamaktadır.…”
Section: Introductionunclassified
“…Bu bağlamda önemli bir mücadele alanı olan medya, ötekileştirdiği grubun insani değerini inkâr ederek, onlara uygulanan şiddet ve aşağılayıcı davranışların meşrulaştırılabilmesine yol açmaktadır (İnceoğlu, 2012, s. 17). Bu çerçevede toplum içerisinde ötekileştirilmiş insanlara ya da gruplara yönelik önyargıları körükleyen söylemsel pratiklerin medya aracılığıyla kitlelere sunulması nefret söyleminin etkisini arttırmaktadır (Gölcü, Bal ve Karadeniz, 2019;Gölcü ve Dağlı, 2017). Benzer şekilde İslam'a ve Müslümanlara yönelik nedensiz bir korkuyu içeren İslamofobinin artmasında ve kitlelere aktarılmasında medyanın kullandığı söylemsel pratikler ve bu pratiklerin toplum içerisindeki yansıması önemli rol oynamaktadır.…”
Section: Introductionunclassified