Die Problematik der Intensivbehandlung aus der Sicht des Krankenhaushygienikers
Search citation statements
Paper Sections
Citation Types
Year Published
Publication Types
Relationship
Authors
Journals
Cited by 3 publications
References 0 publications
ÖZET Giriş: Göğüs cerrahisi uygulanan hastaların sıklıkla yoğun bakıma gereksinimi olabilir. Yoğun bakıma yatmak, hastaların hastanede kalış süresini arttırdığı gibi komplikasyonların gelişmesi bakımından da risk oluşturur. Çalışma göğüs cerrahisi olan hastaların yoğun bakım ihtiyaçlarını belirlemek ve etkili parametreleri incelemek amacıyla yapıldı. Gereç Yöntem: Tanımlayıcı ve kesitsel nitelikteki çalışma verileri, İstanbul'da bir Üniversite Hastanesinin, Göğüs Cerrahisi Kliniği'nde, Temmuz 2007-Ocak 2010 tarihleri arasında hastaların dosyaları incelenerek, retrospektif olarak elde edildi. Çalışmanın evren ve örneklemini belirlenen tarihler arasında göğüs cerrahisi kliniğine başvuran 813 hasta oluşturdu. Verilerin istatistiksel değerlendirilmesinde ki kare testi kullanıldı, p<0.05 anlamlı olarak değerlendirildi. Bulgular: Çalışma grubundaki hastaların %66.6'sı erkek, yaş ortalamaları 46.69±19.11 ve hastanede kalış süreleri ortalama 5.3±4.8 idi. Hastaların n=624'üne cerrahi girişim yapılmıştı. En sık yapılan cerrahi girişim torakotomi %37.3 idi. Torakotomi yapılan hastaların %38.6'sına lobektomi yapılmıştı. En çok pnömonektomi (%72) ve lobektomi (%30) ameliyatı yapılan hastaların yoğun bakım gereksinimi olmuştu. Yoğun bakıma yatış nedeni en sık ameliyat sonrası takipti (%7). Yoğun bakıma gereksinim duyma durumu ile, yaş, cinsiyet, ameliyat türü, yaşadığı yer, sigara içme durumu, ek hastalık türleri arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde ilişki bulundu (p<0.05). Sonuç: Göğüs cerrahisi uygulanan hastalar yüksek oranda yoğun bakıma gereksinim duymuştur. Bu hastaların çoğunluğunun ileri yaşlarda olması, sigara içiyor olması, ikincil bir hastalığının olması yoğun bakım gereksinimini arttırmış olabilir. Anahtar Kelimeler: Göğüs cerrahisi, hasta profili, yoğun bakım gereksinimi ABSTRACT Introduction: Patients undergoing thoracic surgical operation occasionally need intensive care during the early postoperative period. However, intensive care unit admission may inherently lead to complications and prolonged hospital stay. Aim of the study to identify the patients who need intensive care and define the parameters that indicate the necessity for intensive care Methods: A total of 813 patients who were operated on for a thoracic disease between July 2007 and January 2010 in the thoracic surgical clinic of a university hospital were retrospectively analyzed. The chi-square test was used. p <0.05 was considered statistically significant. Results: Mean age was 46.7±19.1 years, 66.6% of the patients were male, and mean length of hospital stay was 5.3±4.8 days. Six hundred twenty-four patients were operated on. A thoracotomy was performed in 37.3% of patients. Ninety patients (38.6%) had lobectomy. Seventy-two percent of pneumonectomy patients were admitted to ICU, whereas 30% of lobectomy patients stayed in ICU. The most common cause of ICU admission was postoperative follow-up (7%). Smoking, old age, sex, type of surgery, places they live were found to be a predictive factor for ICU need (p<0.05). In addition, comorbi...
ÖZET Giriş: Göğüs cerrahisi uygulanan hastaların sıklıkla yoğun bakıma gereksinimi olabilir. Yoğun bakıma yatmak, hastaların hastanede kalış süresini arttırdığı gibi komplikasyonların gelişmesi bakımından da risk oluşturur. Çalışma göğüs cerrahisi olan hastaların yoğun bakım ihtiyaçlarını belirlemek ve etkili parametreleri incelemek amacıyla yapıldı. Gereç Yöntem: Tanımlayıcı ve kesitsel nitelikteki çalışma verileri, İstanbul'da bir Üniversite Hastanesinin, Göğüs Cerrahisi Kliniği'nde, Temmuz 2007-Ocak 2010 tarihleri arasında hastaların dosyaları incelenerek, retrospektif olarak elde edildi. Çalışmanın evren ve örneklemini belirlenen tarihler arasında göğüs cerrahisi kliniğine başvuran 813 hasta oluşturdu. Verilerin istatistiksel değerlendirilmesinde ki kare testi kullanıldı, p<0.05 anlamlı olarak değerlendirildi. Bulgular: Çalışma grubundaki hastaların %66.6'sı erkek, yaş ortalamaları 46.69±19.11 ve hastanede kalış süreleri ortalama 5.3±4.8 idi. Hastaların n=624'üne cerrahi girişim yapılmıştı. En sık yapılan cerrahi girişim torakotomi %37.3 idi. Torakotomi yapılan hastaların %38.6'sına lobektomi yapılmıştı. En çok pnömonektomi (%72) ve lobektomi (%30) ameliyatı yapılan hastaların yoğun bakım gereksinimi olmuştu. Yoğun bakıma yatış nedeni en sık ameliyat sonrası takipti (%7). Yoğun bakıma gereksinim duyma durumu ile, yaş, cinsiyet, ameliyat türü, yaşadığı yer, sigara içme durumu, ek hastalık türleri arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde ilişki bulundu (p<0.05). Sonuç: Göğüs cerrahisi uygulanan hastalar yüksek oranda yoğun bakıma gereksinim duymuştur. Bu hastaların çoğunluğunun ileri yaşlarda olması, sigara içiyor olması, ikincil bir hastalığının olması yoğun bakım gereksinimini arttırmış olabilir. Anahtar Kelimeler: Göğüs cerrahisi, hasta profili, yoğun bakım gereksinimi ABSTRACT Introduction: Patients undergoing thoracic surgical operation occasionally need intensive care during the early postoperative period. However, intensive care unit admission may inherently lead to complications and prolonged hospital stay. Aim of the study to identify the patients who need intensive care and define the parameters that indicate the necessity for intensive care Methods: A total of 813 patients who were operated on for a thoracic disease between July 2007 and January 2010 in the thoracic surgical clinic of a university hospital were retrospectively analyzed. The chi-square test was used. p <0.05 was considered statistically significant. Results: Mean age was 46.7±19.1 years, 66.6% of the patients were male, and mean length of hospital stay was 5.3±4.8 days. Six hundred twenty-four patients were operated on. A thoracotomy was performed in 37.3% of patients. Ninety patients (38.6%) had lobectomy. Seventy-two percent of pneumonectomy patients were admitted to ICU, whereas 30% of lobectomy patients stayed in ICU. The most common cause of ICU admission was postoperative follow-up (7%). Smoking, old age, sex, type of surgery, places they live were found to be a predictive factor for ICU need (p<0.05). In addition, comorbi...
Summary. Because of increasingly frequent infection rates bacteriologic problems represent a crucial point in the whole field of intensive care. Reasons of higher infection rates are the growing involvement of extremely young and older age groups, the increasing number of high risk operations, immunosuppressive therapy, contamination of equipment, as well as of intravenous and urinary catheters, and resistance to antibiotics.Especially endangered by infections are patients with tracheostomy, after prolonged intubation and longterm respirator therapy. A two-years study turned out, that in our own group of patients a continuous increase of infections with gramnegative bacteria--mainly Klebsiella and Aerobacter--was to be observed. By means of typical examples the most important sources of infection and the way of contamination are demonstrated. Consequently bacteriologic controls (according to the method of Kanz) and hygienic precautions have to be carried out repeatedly and adequatly. Desinfection of the hands for restriction of cross-infections is of outstanding importance.In addition a new, decentralized automatic bed desinfcction system is shown and the advantage in contrast to a central "bed station" is printed out.Hygienic requirement to be postulated for intensive care units have to include a control and supervision program with own personal, a clinical-bacteriological laboratory, adequate sterilization and desinfection facilities, extremely aseptic handling of indwelling cava-and urinary katheters, strict isolation of infected, mainly tracheostomized patients under artificial respiration, critical application of antibiotics and repeated training of medical and nursing personal.Zusammen]assung. Hygienisch-bakteriologische Probleme stellen in Anbetracht allgemein zunehmender Infektraten einen Schwerpunkt in der Gesamtproblematik der Intensivbehandlung dar. Ursachen hSherer Infektraten sind Zunahmen der extremen Altersklassen, der schweren Operationen, der immunsuppressiven Therapie, der Kontamination von Ger/iten sowie intraven6se und Blasen-Dauerkatheter und Antibioticaresistenz.Eine besondere Infektgef/ihrdung besteht bei tracheotomierten, prolongiert intubierten und langzeitbeatmeten Patienten.Eine Zweijahresstudie zeigt, dab Infektionen mit gramnegativen Erregern --im eigenen Krankengut stehen Klebsiella/Aerobacter an der Spitze --st~ndig zunehmen. Anhand von Beispielen werden die wichtigsten Infektionsquellen und -wege aufgezeigt. Als Konsequenz m/issen bakteriologische Kontrollen (mit Hilfe der Abklatschmethode nach Kanz) und hygienische Mallnahmen regelmgllig und ad/~quat durchgeffihrt werden. Die H/~ndedesinfektion zur Eind/immung der Kreuzinfektion ist von zentraler Bedeutung. 35 Langenbecks Arch. Chit., Bd. 332 (Kongrel3bericht 1972)
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
Contact Info
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
Product
Resources
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.
