Ergonominin bir alt başlığı olarak değerlendirilebilecek Mimarlık Ergonomisi, farklı yapı tiplerinde zaman içerisinde tasarımcı ve mühendislerin ele alması gereken bir çalışma konusu haline gelmiştir. Ergonomi konusundaki araştırmaların çokluğu ve farklı disiplinlerdeki arayışlar neticesinde bazı temel prensipler ve standartlar oluşturulmuştur. Günümüzde inşaat sektörünün çok önemli bir çalışma alanı olarak tanımlanan spor kompleksi projelerini de bu standartlar dâhilinde değerlendirmek mümkündür. Çalışma kapsamında incelenen Konya Atatürk (1950) ve Büyükşehir Stadyumlarının (2014) birincil kullanıcıları olan seyircilerin yapı formu ile entegrasyonu, ergonomik ve yapısal çerçevede değerlendirilerek süreç içerisinde değişen ergonomik ihtiyaçların yapı tarafından karşılanma düzeyleri birçok noktada kıyaslanmıştır. Çalışmanın amacı dâhilinde yakın zamanda geliştirilen uluslararası stadyum standartlarının, seyirci mekânları üzerindeki ergonomik ve yapısal etkileri analiz edilerek, standartların uygulandığı ve uygulanmadığı stadyumlardaki olumlu ve olumsuz ergonomik durumların tespiti yapılmıştır. Yapılan analizler, FİFA, UEFA, TFF gibi kuruluşlar tarafından belirlenen yapı yönergeleri ile beraber, literatür araştırmalarında ortaya çıkan ve alan çalışmalarıyla tespit edilen bilgiler ile beraber karşılaştırmalı analiz tablolarına aktarılmıştır. Çalışma neticesinde Türkiye'de yapılmış eski stadyumlarla, güncel stadyum projelerinin söz konusu standartlara ne derecede cevap verebildiğine odaklanılmış ve bu kapsamda çıkarımlar yapılarak elde edilen bulgular paylaşılmıştır.
Bilim merkezleri bilimi eğlenceli bir şekilde eğitime dönüştürmektedir. Bunun yanı sıra interaktif ortamda her yaştan kullanıcıya farklı bakış açısı kazandırarak, tüm duyulara hitap ederek bilimi özümsetmeyi amaçlamaktadır. Ülkemizde bilim merkezi çalışmalarını desteklemek için TÜBİTAK 2008 yılında ilk resmi proje çağrısını yapmıştır. Konya Büyükşehir Belediyesi'nin projesi olan Konya Bilim Merkezi bu çağrının ilk projesidir. Dikkat çekici tasarımıyla, Leeds sertifikalı sürdürülebilir bir yapı olmasından hareketle Türkiye ve Konya Kenti için, "İmaj Yapı" olma özelliği taşıyan ve birçok tasarım kriteri açısından ayrıntılı bir şekilde düşünülerek tasarlanan Konya Bilim Merkezi örneklem alan seçilerek, erişilebilirlik açısından değerlendirilmiştir. Bu çalışmanın amacı Konya Bilim Merkezi örneği üzerinden imaj yapıların erişilebilirliğinin sorgulanmasıdır. "İmaj Yapı" ve "Kamusal Alanlar" engelli bireylerin de sağlıklı bireyler kadar kolay ve eşit şartlarda kullanabilmeleri gereken mekânlardır. Evrensel Tasarım kapsamında tüm bireylerin kentin sunduğu imkânlardan eşit ve aynı şekilde kullanma hakkı bulunduğu öngörüldüğünde, bu kullanım hakkını oluşturan evrensel tasarım ilkelerinden söz edilmesi gerekmektedir. Evrensel tasarım ilkeleri kapsamında yapının erişilebilirliği sorgulanmıştır. Sonuç olarak ileride tasarlanacak olan bilim merkezleri için mevcut yapıdaki eksiklikler tespit edilmiştir.
Kitaplar bir toplumun gelişmişlik düzeyi olarak gösterilir. Kütüphaneler kitap okumak, bilgi edinmek için gidilen tekil işlevli mekânlar yerine artık sosyal mekânlar olarak dönüşmeye başlamaktadır. Günümüzde teknolojinin de ilerlemesiyle kütüphanelerin sunduğu olanakların artması kullanıcı çeşitliliğini de ortaya çıkarmıştır. Özellikle anne ve babalar çocukları ile daha kaliteli vakit geçirebilmek için kütüphanelere birlikte gitmektedir. Çocuklar, anne ve babalarıyla vakit geçirmelerinin yanı sıra arkadaş edinme, birlikte kavrama, geliştirme gibi alışkanlıklar da kazanmaktadır. Bu kapsamda tasarlanan bebek ve çocuk kütüphaneleri, yetişkin kütüphanelerinden farklı olarak oyun tabanlı mekânlarla desteklenmeli; bebek ve çocuklar için üretilen mekân ve donatılar, bebek ve çocuk ölçeği gözetilerek tasarlanmalıdır. Çalışmanın amacı, ülkemizde yakın zamanda kullanılmaya başlanılan bebek ve çocuk kütüphanelerinin mekân ve donatı olarak ergonomik açıdan kullanıcısına uygunluğunun irdelenmesidir. Çalışma, günümüzde hizmet veren bebek ve çocuk kütüphane binalarının iyileştirilmesi ve gelecekte tasarlanması planlanan bu binaların ergonomik ölçütlere göre yapılmasına katkı sağlaması açısından önemlidir. Bu bağlamda örneklem alan olarak seçilen Karabük bebek kütüphanesi ve Ali Dayı çocuk kütüphanesi mevcut durumuna ilişkin yerinde gözlem, fotoğraflama ve ölçüm tekniği ile mekân içinde donatıların uygunluğu tespit edilmiş; yapılan literatür araştırması, bebek ve çocuk kütüphaneleri ile ilgili yayınlanmış standartlar ve belirlenmiş tasarım kriterleri çerçevesinde fizyolojik açıdan değerlendirilmiştir. Çalışmanın sonucunda, çalışma alanı olarak seçilen kütüphaneler yeniden işlevlendirildiği için mekân ve donatılarında bazı ergonomik ölçütlere dikkat edilmediği tespit edilmiş; gözleme ve ölçüme dayalı elde edilen bulgular paylaşılmıştır.
The university establishment process in Konya started in the 1950s for the first time. After 1960s, the institutions giving higher education in the city came into activity, and in 1976 Selçuk University was established. Selçuk University, since its establishment, has lead the single-centered city to develop towards the north, and at the same time, also the campus as a center of attraction has caused a shift of the population concentration to the region. The university, which makes good use of the city's potentials in the change of the city form, also made it possible to create surplus values by using the values that the city has in the fields of agriculture, agriculture industry, and technology. The Selçuk University Alâeddin Keykubat Campus is still a potential force that creates economic surplus, attracts population and shapes the city.
Doğal kaynakların bilinçsizce tüketimi, hızlı kentleşme, su ve havanın kirletilmesi, yeşil alanların azalması gibi olumsuz gelişmeler; canlıların yaşam alanı ve sağlığı için birçok tehdit oluşturmaya başlamıştır. İnsanlar, oluşan bu tehditlere çözüm yolu bulmak amacıyla kaynakların verimli bir şekilde kullanımı ve doğa tahribatının azaltılması hususunda arayış içesine girmiştir. Bu arayışın bir sonucu olarak "sürdürülebilirlik" kavramı ortaya çıkmıştır. Sürdürülebilirlik kavramı, ortaya atıldıktan sonra yapı ölçeğinde de sürdürülebilirlik tanımı yapılmış, çeşitli ölçütler getirilmiştir. Bu ölçütler doğrultusunda çevre faktörü daha çok dikkate alınarak, ergonomi bilimi içerisinde de önem kazanması sağlanmıştır. Ergonominin çevresel boyutu üzerine yapılan tartışmalar, yeşil ergonomi kavramını ortaya çıkarmıştır. Bu kapsamda çalışmada; sürdürülebilirlik, yeşil ergonomi ve yeşil bina kavramları üzerinde durularak ergonomi ile ilişkisi sorgulanmış, örnek alan üzerinden yorumlanarak anlamlandırılmıştır. Örnek alan olarak Konya'da bulunan "sürdürülebilirlik" ilkesiyle Yazgan Tasarım Mimarlık tarafından tasarlanan "Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Kampüsü" seçilmiştir. Kampüs, öncelikle LEED (Enerji ve Çevre Dostu Tasarımda Liderlik) ana başlıkları altında, EcoBuild danışmanlık şirketi tarafından hazırlanan puan tablosu doğrultusunda incelenmiştir. Buradan çıkan sonuçlar dâhilinde kullanıcı refahı ve sağlığı için önem taşıyan "yeşil ergonomi" açısından bir bakış sunulmuştur.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
customersupport@researchsolutions.com
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
This site is protected by reCAPTCHA and the Google Privacy Policy and Terms of Service apply.
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.