ÖZ:Bu çalışmanın amacı üniversite son sınıf öğrencilerinin algıladıkları kariyer engellerini yordayan değişkenleri ortaya koymaktır. Buradan hareketle araştırmanın çalışma grubunu, güneybatıda yer alan bir üniversitenin Eğitim Fakültesi'nin çeşitli programlarında öğrenim gören toplam 275 üniversite son sınıf öğrencisi oluşturmuştur. Araştırmada veri toplama aracı olarak, Algılanan Kariyer Engelleri Ölçeği, Kariyer Kararı Öz-yeterlik Ölçeği Kısa-Formu, Sürekli Kaygı Ölçeği ve Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Verilerin analizinde ise çoklu doğrusal regresyon analizi ve ilişkisiz örneklemler için t-testi analizi kullanılmıştır. Araştırma sonuçları, bölüm seçiminde arkadaş etkisi, kariyer kararı verme öz-yeterliği ve sürekli kaygı değişkenlerinin üniversite son sınıf öğrencilerinin algıladıkları kariyer engellerini manidar olarak yordadığını, bölüm seçiminde aile ve öğretmen etkisi ve akademik not ortalaması değişkenlerinin ise manidar olarak yordamadığını göstermektedir. Bununla birlikte cinsiyete göre üniversite son sınıf öğrencilerinin algıladıkları kariyer engellerinde manidar bir fark olmadığı görülmektedir. Araştırmadan elde edilen bulgular ilgili literatür ışığında tartışılmış ve çeşitli önerilerde bulunulmuştur. Anahtar Sözcükler: algılanan kariyer engelleri, kariyer kararı verme öz-yeterliği, kaygı. ABSTRACT:The purpose of this research was to analyze which variables predict university senior students' perceived career barriers levels. The study group for this research consists of 275 university senior students studying at the different programs of the Faculty of Education in the southwest of Turkey. Perceived Career Barriers Scale, Career Decision-Making Self-Efficacy Scale, Trait Anxiety Inventory and Personal Information Form were used to collect data. Multiple linear regression and independent group t-test statistical methods were used to analyze the data. Results indicate that the students' levels of perceived career barriers are predicted by the variables of peer effect on career choices, career decision-making self-efficacy, and trait anxiety. Whereas parents and teachers effect on career choices and GPA do not predict students' levels of perceived career barriers. Furthermore, there is not a statistically significant difference in the students' perceived career barrier levels based on gender. These results were discussed in the light of relevant literature and recommendations are proposed.
Ö ÖZ ZE ET T Türkiye'de Mart 2011 tarihinde, Suriye iç savaşının patlak vermesi ile ülkeye geçici sığınma statü-sünde giriş yapan Suriye vatandaşlarının ülkeye eğitim, sağlık, hastalık gibi kavramlara farklı boyut kazandırdığı bilinmektedir. Özellikle geleceğin mirası olan çocukların bu süreçte karşılaşacakları güçlüklerin tanımlanıp yorumlanması önem kazanmıştır. Halk Sağlığı Uzmanları Derneği raporuna göre, %98 oranında psikososyal iyilik hâli kötüye gitmiş çocuklarda görülen tepkiler ağlama, çığlık, uyku düzeninde bozulma, mutsuzluk ve gece altına ıslatma şeklinde tanımlanmıştır. Savaşın neden olduğu kayıplarda ço-cuklar büyük oranda kimsesiz kalmış, cinsel istismara uğramış, işçi olarak çalışmak zorunda kalmışlardır. Yapılan bir çalışmada, milyonlarca çocuğun modern savaşların hedefinde olduğu, savaş mağduru çocuk-lar için birçok dokümanın yayımlandığı, ancak özellikli grup olan 0-6 yaş çocuklara odaklanılması gerekliliği vurgulanmıştır. Çocuk Koruma Kanunu hükmünce yürütülen çocuk yasaları, Suriyeli mülteci çocuklarına Türk vatandaşı çocuklarla eşit yaklaşım sergilenmesi anlamına geldiğinden dikkat çekicidir. Türkiye'nin pek çok yerinde, özellikle sivil toplum kuruluşlarında çocuklar için destek programları, yaşadıkları travmaları atlatabilmeleri için Türk çocuklar ile birlikte geziler, kurslar ve atölye çalışmaları, psikolojik destek ve topluma uyum çalışmaları yapılmıştır. Travmatik savaş yaralısı olan çocuklarla en fazla vakit geçiren ve ilgilenen başta hemşireler olmak üzere bu alanda problemlerin saptanması ve çözüm önerilerinin getirilmesi için yapılacak çalışmalara ihtiyaç vardır. Hiç şüphesiz hastanelerde uygulanan tıp dışı uygulamaların bu çocukların sosyal hayata uyumunu kolaylaştırdığı bilinmektedir. Bu çalışmada, savaşın çocuklar üzerindeki etkileri açıklanmak istenmiş; sağlık çalışanlarından hemşirelerin, savaş dö-nemlerinde çocukların sağlıklarını korumak ve geliştirmek adına fiziksel, psikolojik, sosyolojik, emosyonel, bilişsel olarak bütüncül bir yaklaşım benimsemeleri gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, bu konu üzerinde akademik çalışmalara ihtiyaç olduğu belirtilmektedir.
hildbirth mortality rate relatively high in especially in developing countries. Of those high morbidity and mortality rates, preterm births are considered as of the major problems in those countries. According to the reports disseminated by WHO and related organizations, 15 million preterm infants are born too early each year and one million preterm died due to complications. It is worthy to note that the number of the prematurity is unfortunately increasing day by day. 1 J Tradit Complem Med. 2019;2(1):33-41 33 A An na ah h t ta ar r K Ke e l li i m me e l le
Amaç: Bu araştırmanın amacı adölesanlarda sağlığı geliştirme ve yaşamda anlam arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Gereç ve Yöntem: İlişki arayıcı tipte bir araştırmadır. 15 Aralık 2021- 15 Ocak 2022 tarihleri arasında Uşak il sınırları içerisinde bir devlet lisesinde öğrenim gören adölesanlar ile yürütülmüştür. Örneklemi toplam 505 adölesan oluşturmuştur. Araştırmada; sosyo-demografik özelliklerin yer aldığı bir Anket Formu, Adölesan Sağlığı Geliştirme Ölçeği ve Yaşamda Anlam Ölçeği Lise Formu kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmada; adölesanların sağlığı geliştirme ve yaşamda anlam ölçeklerinden ortalama puan aldıkları saptanmıştır. Ayıca, sağlığı geliştirme ve alt boyutları ile yaşamda anlam varlığı ve anlam arayışı arasında güçlü pozitif anlamlı ilişkiler belirlenmiştir. Sağlığı geliştirme ölçek puanı yaşamda anlam varlığı ölçek puanındaki varyasyonu %31 ve yaşamda anlam arayışı ölçek puanındaki varyasyonu %30 oranında açıklamıştır. Sonuç: Adölesanın yaşamda anlam varlığı ve anlam arayışı sağlığı geliştirme tutumlarını dikkate değer şekilde yordamaktadır. Gelecekte ayakları yere sağlam basan yetişkinler yetiştirilmesinde adölesanların sağlığının geliştirilmesi ve sürdürülmesi önerilir.
Üç-6 yaş aralığı, çocuk gelişim dönemleri içerisinde çocuktaki bilişsel, fiziksel, psikososyal, duyusal, motor gelişimin olgunlaşmasında ve becerilerin kazanılmasındaki en önemli dönem olarak bilinmektedir. 1,2 Erikson, çocukların psikososyal gelişimlerini 8 döneme ayırdığı kuramında, 3-6 yaş aralığını ço-
Objective: This study was conducted to evaluate the relationship between household conflict and parental attitude during the quarantine period. Material and Method: This study cross-sectional, and web-based was conducted. A maternity and child hospital located in southeast in Turkey between 24 May and 30 June 2021, particularly after the 3-week full-lockdown. Power analysis was used to determine the sample size, and accordingly, the study was completed with a total of 246 parents with children aged 2-6. In the study, a questionnaire regarding socio-demographic data and Household Conflict, which is a subscale of the COVID-19 Household Environment Scale, and Parent Attitude Scale was used. Results: It was shown that the parents participating in the study were highly democratic and overprotective, moderately authoritarian and permissive. It was determined that conflicts for the family increased during the pandemic process, and that conflict decreased when the parents displayed a democratic attitude. It was established that intra-familial conflict increased when parents exhibited authoritarian, overprotective and permissive attitudes, and in addition, it was found that intra-familial conflict increased when the number of children increased. Conclusion and Recommendations: Consequently, it was found that intra-family conflict affected parental attitude. Support strategies can be created for families at risk. Nurses identify families in this environment and provide necessary care, training, and consultation service.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
hi@scite.ai
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.