Bu çalışmada Türkiye'nin de içinde bulunduğu 23 üst orta gelirli ülkede üçüz açık hipotezinin geçerli olup olmadığı test edilmiştir. Üçüz açık hipotezi için yapılan çalışmalar incelendiğinde çoğunlukla ülke özelinde yapılan zaman serisi çalışmaları göze çarpmaktadır.
Today, the increasing environmental deterioration along with the increasing economic activity has led to an increase in the number of studies addressing this relationship. As a result of the increasing interactions between countries due to globalization, financial mobility has also increased across the world. Although globalization and financial mobility have effects on real variables, they also have an impact on the environment. To see figure out the effects of globalization and financial development on environment, we need to look at their relations with CO2 emissions. Therefore, this study examined the impact of globalization and financial development on environmental deterioration in Turkey, using the modified version of STIRPAT (Stochastic Impacts by Regression on Population, Affluence and Technology) model and the annual data covering the period of 1970-2013. According to the results obtained from cointegration analysis and causality tests, the variables analyzed move together in the long-run.
ÖZET 1980 sonrası dünya ekonomisinde artan küresel rekabete bağlı olarak teknolojik yenilik olgusu önem kazanmış, teknolojik yeniliği ortaya çıkaran ve ekonomik büyümenin itici gücü olarak değerlendirilen araştırmageliştirme (Ar-Ge) faaliyetlerine verilen önem artmıştır. Aynı yıllara tekabül eden dönemde ortaya çıkan içsel büyüme teorileri Ar-Ge faaliyetlerinin ekonomik büyümedeki rolünü ortaya koymuşlardır. Ar-Ge ile büyüme ilişkisini analiz eden çok sayıda ülke(ler) örnekleminde çalışmalar bulunmaktadır. Bu çalışma, Türkiye'de Ar-Ge'nin büyüme üzerindeki etkisini bölge düzleminde analiz etmektedir. Örneklem olarak İstatistiki Bölge Birimleri Sınıflandırması (İBBS) Düzey 1 Bölgeleri seçilmiştir. İBBS Düzey 1 altında yer alan toplam 12 bölgenin 2010-2014 dönemine ait Ar-Ge harcamaları ve büyüme verileri kullanılarak yapılan bölgesel karşılaştırmalı analiz sonuçları dikkate alındığında; bütün bölgelerde Ar-Ge harcamaları ile Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) arasında pozitif bir ilişkinin mevcut olduğu bulunmuştur. En yüksek etki düzeyi Kuzeydoğu Anadolu'da tespit edilmiştir.
Bu çalışmada gelişmiş ülkelerde yüksek teknoloji ihracatı ile gelir, ekonomik küreselleşme ve kültürel küreselleşme arasındaki ilişki 1996-2018 dönemi için analiz edilmektedir. Bu ilişkiyi analiz etmek için analizin birinci kısmında kulüp yakınsama yöntemi kullanılarak gelişmiş ülkeler yüksek teknoloji ihracatı verisi kullanılarak gruplara ayrılmıştır. Analizin ikinci kısmında ise elde edilen üç farklı kulüp için yatay kesit bağımlılığı, eğim homojenliği, durağanlık, eşbütünleşme ve uzun dönem katsayı tahmincisi testlerine yer verilmiştir. Analizin birinci kısmında elde edilen kulüpler şu ülkelerden oluşmaktadır: Kulüp 1 (Kanada, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Fransa, Hong Kong, Almanya, İrlanda, İsrail, İtalya, Japonya, Letonya, Hollanda, Singapur, Slovakya, Güney Kore, İsviçre, Büyük Britanya, ABD), Kulüp 2 (Danimarka, Finlandiya, Yunanistan, Norveç, Portekiz, Slovenya, İspanya) ve Kulüp 3 (Güney Kıbrıs, İzlanda, Malta, Yeni Zelanda). Ardından analizin ikinci kısmında kulüp yakınsama yöntemi ile elde edilen bu üç kulüp için yatay kesit bağımlılığı, eğim homojenliği, durağanlık, eşbütünleşme ve AMG (uzun dönem katsayı tahmincisi) testleri uygulanmıştır. Bu durumda elde edilen sonuçlara göre, gelişmiş ülkelerinde yüksek teknoloji ihracatının düşük olduğu kulüplere yakınsayan ülkelerde ekonomik ve kültürel küreselleşmenin yüksek teknoloji ihracatını artırıcı etkisi göze çarparken, yüksek teknoloji ihracatının yüksek değerlerine yakınsayan ülkelerin bulunduğu Kulüp 1 ülkelerinde ise gelirin yüksek teknoloji ihracatı üzerindeki artırıcı etkisi dikkat çekmektedir.
Institutional economics approach reveals that institutions are essential in increasing social welfare by comprehensively addressing social and economic life. At the same time, institutional economics approach proceeds similarly to the problems discussed in the development literature. This study evaluates the developmental differences between countries in core, semi-periphery and periphery countries according to institutional quality differences. In the first part of the analysis, the core (upper and lower), semi-periphery (upper, middle and lower) and periphery (upper, middle, and lower) country groups were determined by the club convergence method using the data between 1990 and 2017. The second part of the analysis tests the institutional approach that explains the development differences between countries for eight country groups. Findings have revealed the effect of economic freedom on development in all subgroups of core, semi-periphery, and peripheral countries. In addition, while the effect of democracy on development has an increasing effect in core and semi-periphery country groups, the results in peripheral countries are found statistically insignificant.
Son zamanlarda hızla gelişerek yaygınlaşan ve ülkelerin makroekonomik hedeflerine ulaşmasında bir araç olan varlık fonları bugünkü anlamda ilk örneklerini 1950’li yıllarda vermeye başlamıştır. Küreselleşme olgusuyla birlikte ilk günkü örneklerinden kaynak bakımından ayrışmaya başlayan varlık fonları bugün azımsanmayacak bir sayıya ulaşmıştır. Türkiye ile diğer fonlar arasındaki en belirgin fark, diğer ülkelerin gerek petrol gerekse ticaret kaynaklı cari fazlaya sahip olmalarıdır. Bu çalışmanın amacı diğer varlık fonlarından kaynak bakımından ayrışan Türkiye Ulusal Varlık Fonu’nun (TVF) ülkenin ekonomik büyümesine etkisinin olup olmadığının belirlenmesidir. Bu amaca yönelik olarak 2008:1-2022:1 yılları arasında varlık fonuna devredilen 5 büyük şirketin (Halkbank, Vakıfbank, Türk Hava Yolları, Turkcell, Ziraat Bankası) büyüme üzerindeki etkisi ekonometrik yöntemler kullanılarak incelenmiştir. Bu ilişkiyi analiz edebilmek için ekonometrik yöntem olarak ARDL Sınır Testi yönteminden yararlanılmıştır. Çalışmanın sonucunda, Türkiye Ulusal Varlık Fonu’nun Gayri Safi Yurtiçi Hasıla üzerinde kısmen pozitif bir etkisi olduğu tespit edilmiştir.
Günümüz koşullarında sanayi üretiminin en önemli girdisi enerji tüketiminden kaynaklanan maliyetler olup petrol fiyatları bu maliyetlerin ortaya konmasında önemli bir gösterge niteliği taşımaktadır. Bu nedenle petrol fiyatları ile makroekonomik değişkenler arasındaki ilişki birçok çalışmada ele alınmıştır. Bu çalışmanın amacı petrol fiyatları ile istihdam arasındaki ilişkiyi her biri net petrol ithalatçısı olan G7 ülkeleri örnekleminde panel veri analiz yöntemiyle incelemektir. Bu kapsamda 1986-2014 dönemine ait yıllık ham petrol fiyatları ve istihdam verileri kullanılarak gerçekleştirilen analizde söz konusu ülkeler için petrol fiyatları ile istihdam oranları arasında eşbütünleşme ve nedensellik ilişkisinin varlığı tespit edilmiştir.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
hi@scite.ai
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.