In this study, the use of smartphones by children during family dinners at home and the e-communication behaviors of children through their smartphones at dinnertime were examined from the perspective of parents. The objectives were to determine children’s use of smartphones and priority they give to their smartphones, to find out the effect of such use and priority on the importance given to family dinners at home, and to examine whether such use and priority make it difficult for the family to come together for dinner. A new scale was developed to determine children’s use of smartphones and their e-communication behaviors through their smartphones during dinnertime. The findings showed that the priority given to smartphones made it challenging for the family to come together for dinner and that the use of smartphones during the meal had a negative effect on the dinner; additionally, the priority given to smartphones affected the dinner not only negatively but also positively. This contradiction was interpreted based on the assumption that the priority given to smartphones by children makes it difficult for the family to gather for dinner. On the other hand, when the children keep their smartphones in a passive position but at a reachable distance, the importance and concentration they give to the meal could increase.

The impact of corporate social responsibility (CSR) activities on companies’ macroeconomic indicators (financial performance, sustainability) has been the subject of many studies. However, more recently, the effect of CSR activities on individual variables (microeconomic indicators) has begun to attract attention. Although CSR itself is founded on the moral roots of the society in which it operates, it seems that the effect of individuals’ moral attentiveness has been neglected. The CSR effect, which is the focus of this study, is examined using three dimensions to understand how CSR can directly and indirectly affect the organizational commitment of employees. A theoretical model is developed in this paper, the focus of which is on the ethical framework of CSR and the proposition that it may have an effect on employees. The sample comprises individuals working in two of the country’s most important private production facilities in the western capital of Turkey. An online questionnaire form was prepared and shared. The online form was active between 2 March 2020 and 11 May 2020. Out of 472 forms, 465 were usable and, therefore, used in the analyses. We found proof for most of our assertions. Implications and future research suggestions are discussed.

Her insanın kişilik özellikleri farklıdır. Bireylerin karakterleri değişik faktörlere göre oluşmaktadır. Bu faktörlerden bazıları kişilik bozukluklarına neden olabilmektedir. Narsist kişilik her şeyin odağında kendisini görür. Bu kişilik yapısına sahip bireyler, iş yaşamında makyavelist davranışlara yatkınlık göstermektedirler. Bu çalışmanın amacı; narsist kişiliğin makyavelist davranışlara etkisini incelemektir. Kocaeli Üniversitesi Özel Güvenlik ve Koruma programında öğrenim gören öğrenciler araştırma evrenini oluşturmaktadır. Çalışmada nicel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Araştırmada 198 katılımcıya yüz yüze anket yöntemi uygulanmıştır. Ölçeklere geçerlilik ve güvenirlik testi yapılmıştır. Ölçeklerin güvenirlik cronbach alfa kat sayısı 0,84 olarak bulunmuştur. Değişkenler arasındaki ilişkiler, kolerasyon, regresyon, Kruskal Wallis ve Mann Whitney U testi yapılarak incelenmiştir. Narsistik kişiliğin hayranlık ve rekabet boyutları, makyavelist davranışın ahlaki yoksunluk, diğerlerine güvensizlik, statü arzusu ve kontrol arzusu alt boyutları ile ilişkisi analiz edilmiştir. Narsistik kişilik ile makyavelist davranışlar arasında ilişki vardır. Bu ilişki sonucunda narsistik kişiliğin makyavelist davranışları etkilediği görülmektedir.

No abstract

Günümüzde evreni yeniden sorgulayan Kuantum fiziği dünyadaki tüm oluşumların bakış açısını değiştirmiştir. Bilim kuramlarındaki değişiklikler organizasyonları, toplumu, ülkeleri ve dünyayı etkilemektedir. Bu çalışmada, Newton ve Kuantum varsayımlarının neler olduğu, bu varsayımlardan türemiş bir düşünce tarzı olarak Kuantum'un işletme yönetimine olan etkileri incelenmiştir. Bu çalışmanın birinci amacını; örgütlerin değişen yapısının post modernizmle açıklanması ve yeni bir örgütlenme biçimi olarak kuantum organizasyonlar hakkında bilgi vermek oluşturmaktadır. Modernizme baş kaldırı olarak post modernizme geçişin nedenleri açıklanmıştır. Çalışmanın ikinci amacı ise; post modernizme bağlı olarak ortaya çıkan kuantum organizasyonların kuantum becerileri, kuantum liderlik, kuantum lider ve stratejilerinin ne olduğunun ifade edilmesidir. Literatür taraması yapılarak elde edilen bilgiler, yorumlanarak sunulmaya çalışılmıştır.