The greatest expectation of university students is to find a job in the field they have received education and to have a successful career. Students' stress on whether or not they can achieve these goals after graduation is a significant issue. Determining the perceptions of students related to career stress will contribute to a decrease in the sources of stress. In this study carried out to specify the career stress of tourist guide candidates, the sample group consisted of 210 students enrolled in the Department of Tourism Guidance of Faculty of Tourism in Afyon Kocatepe University. The data collected by a questionnaire were analyzed through statistical techniques such as frequency and percentage distribution, arithmetic mean, standard deviation, t-test and analysis of variance. The obtained data suggested that general career stress levels of tourist guide candidates were below a moderate level. Of the career stress factors, "career ambiguity and lack of information" and "employment pressure" were calculated to have the highest mean values. Additionally, career stress levels of tourist guide candidates differed significantly according to gender, age, grade, and status of working in the tourism sector.

Amaç -Bu araştırmada termal otel işletmelerinde yapılan bir uygulama ile örgütsel stresin örgüt sağlığı üzerindeki etkisinin incelenmesi amaçlanmıştır.Yöntem -Veri toplama aracı olan anket, Afyonkarahisar il merkezinde faaliyet gösteren beş yıldızlı 3 termal otel işletmesinin 471 işgöreni üzerinde uygulanmıştır. Verilerin analizinde frekans, yüzde dağılımı, aritmetik ortalama, standart sapma, Pearson korelasyon analizi, t-testi ve varyans analizi kullanılmıştır.Bulgular -Araştırma sonucunda, beş yıldızlı termal otel işletmelerindeki işgörenlerin genel stres düzeyinin 5'li Likert derecelemesinde orta değer olan 3 civarında ( Χ =3,15) olduğu ve en yüksek stres faktörlerinin "yapılan işin özelliği" ( Χ =3,25) ile "maddi olanaklar" ( Χ =3,21) olduğu belirlenmiştir. İşgörenlerin örgüt sağlığı algıları ise orta düzeyin üzerinde ( Χ =3,52) olumlu olarak değerlendirilebilir. Araştırmada, örgütsel stres ve örgüt sağlığı arasında (r = -0,704) negatif ve kuvvetli bir ilişki bulunmuştur. Ayrıca çalışmada, kadınların erkeklere, genç yaşta olanların ileri yaşta olanlara ve ön büro departmanında çalışanların diğer departmanlara göre stres düzeyinin yüksek olduğu belirlenmiştir.Tartışma -Örgütsel stres ile örgüt sağlığı arasında negatif ve kuvvetli bir ilişki olduğu bulgusu örgütsel stresin artmasıyla birlikte örgüt sağlığının "kuvvetli bir şekilde" düşmesi anlamı taşımaktadır. Bu çerçevede örgütlerde örgüt sağlığının bozulması sonucu oluşacak olası olumsuz sonuçlardan korunmak için örgütsel stresi azaltıcı çalışmalar yapılması ve yönetmek için stratejiler uygulanması önemli görülmektedir. ARTICLE INFO ABSTRACT Keywords:Organizational stress Organizational health Thermal hotels Afyonkarahisar Article Classification: Research ArticlePurpose -In this study, it was aimed to examine the effect of organizational stress on organizational health with an application in thermal hotel enterprises.Design/methodology/approach -The study was carried out with the survey on 471 employees of 3 thermal hotel enterprises operating in Afyonkarahisar. Frequency, percentage distribution, arithmetic mean, standard deviation, Pearson correlation analysis, t-test and variance analysis were used to analyze the data.Findings -In the study, it was found that the general stress level of employees in five-star thermal hotel establishments was around 3 ( Χ =3,15) in the 5-point Likert rating and the highest stress factors were in "the feature of the job" ( Χ =3,25) and "financial possibility" ( Χ =3,21).Organizational health perceptions of employees were evaluated as positive and over medium level ( Χ =3,52). In the study, a negative and strong relationship was found between organizational stress and organizational health (r = -0,704). Besides it was determined that the stress level of women was higher than men, young people had more stress level than old people and those working in front office department had more stress level than employees in other departments.Discussion -The finding of "there is a negative and strong relationship between organizational s...

Bu araştırma, otel işletmelerinin içsel pazarlama uygulamalarını kullanma düzeylerinin çalışanların örgütsel bağlılıkları üzerindeki etkisini saptamayı amaçlamaktadır. Bu genel amaç doğrultusunda araştırmada, içsel pazarlama uygulamaları ölçeği ve alt boyutları olan "gelişim", "ödül" ve "vizyon" boyutları ile örgütsel bağlılık ölçeği ve alt boyutları olan "duygusal", "normatif" ve "devam" bağlılığı arasındaki ilişkiler tespit edilmiştir. Araştırmada veri toplama tekniği olarak kullanılan anket, örneklem grubunu oluşturan 862 beş yıldızlı otel işletmesi çalışanına uygulanmıştır. Elde edilen verilerin analizinde betimsel istatistiklerin yanı sıra t testi, varyans analizi, korelasyon ve regresyon analizleri kullanılmıştır. Çalışma sonuçlarına göre; otel işletmelerinin içsel pazarlama uygulamalarını kullanma düzeyi ile çalışanların örgütsel bağlılıkları arasında pozitif yönlü ve çok kuvvetli bir ilişki bulunmaktadır. Otel işletmelerinde içsel pazarlama uygulamaları alt boyutlarının da örgütsel bağlılık üzerinde anlamlı bir etkisi bulunmaktadır. En güçlü etki "ödül" boyutunda iken bunu "gelişim" boyutu izlemekte ve en düşük etkiye sahip değişken ise "vizyon" boyutu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca otel işletmelerinde içsel pazarlama uygulamaları ile örgütsel bağlılığın alt boyutları arasında pozitif yönlü çok kuvvetli ve kuvvetli ilişkiler bulunmaktadır. En güçlü ilişki "duygusal bağlılık" boyutunda iken, bunu "normatif bağlılık" boyutu izlemekte ve en düşük ilişki ise "devam bağlılığı" boyutunda belirlenmektedir.

Service quality and customer satisfaction, which are basic goals of hotel enterprises, can be achieved by the high job performance of qualified staff. The focal point of this study was the key role that psychological capital and emotional labor play in high job performance. In this study, which aimed to determine the effect of psychological capital and emotional labor on job performance, the sample group consisted of 400 personnel employed by 16 five-star hotel enterprises operating in the centre of Antalya, specifically in the districts of Kemer and Alanya. The data collected by questionnaire technique were analysed by statistical techniques, such as frequency and percentage distribution, arithmetic mean, standard deviation, Pearson's correlation analysis, multiple linear regression analysis, independent samples t-test, and one-way analysis of variance. What is more, a factor analysis was administered for validity and reliability, and Cronbach's Alpha coefficients were calculated. Obtained data suggested that the psychological capital levels of employees were positive above the medium level. The general emotional labor performance of employees was at the medium level. The job performance levels perceived by employees were high. As a result of the correlation analysis performed in the study, positive correlations were identified between psychological capital and emotional labor at r=0.529, psychological capital and job performance at r=0.717, and emotional labor and job performance at r=0.595. The regression analysis showed that one unit of change in the psychological capital caused an increase of 0.543 on the job performance, and a change of one unit in the psychological capital resulted in an increase of 0.712 on the job performance. In addition, according to the t-test and variance analysis results, while psychological capital, emotional labor, and job performance did not differ significantly according to gender, marital status, age, or education level, psychological capital levels of the hotel employees differed significantly according to their departments, and emotional labor performance differed significantly in line with their departments and working durations.

The relationship between supervisors and subordinates in professional enterprises is a factor that directly affects employees in terms of organizational behavior. Employees who have the perception that they are psychologically empowered, ensures a positive approach to the organization and contributes directly and indirectly to the productivity of the enterprise with a sense of trust. The aim of this study was to reveal the relationship between psychological empowerment and trust in supervisor in five-star hotel enterprises. The questionnaire used as a data collection technique was applied to 396 employees of seven five-star hotel enterprises operating in Antalya Kemer and Manavgat districts. Descriptive statistics, correlation analysis, t test and analysis of variance were used for data analysis. The study results indicated that the employees' perceptions of psychological empowerment (=3,12) and trust in supervisors (=3,06) were moderate. However, a significant and positive (r = 0.638) association was determined between psychological empowerment and trust in supervisor. Furthermore, psychological empowerment and trust in supervisors showed significant differences according to some demographic characteristics of the employees.

Eleştirel düşünme, eğitimin en önemli ilkelerinden biri olup, her ülkenin büyüme ve refaha ulaşmak için eleştirel düşünmeye ihtiyacı bulunmaktadır.Duygusal zeka, eleştirel düşünmenin önemli bir yordayıcısıdır. Bir kişinin duygusal zekası geliştikçe, eleştirel düşünme eğilimi de artmaktadır. Bu doğrultuda araştırmada, lisans düzeyinde turizm eğitimi alan öğrencilerin duygusal zeka düzeylerinin eleştirel düşünme eğilimi üzerindeki etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada veri toplama tekniği olarak anket kullanılmış ve 3 fakülte, 2 yüksekokul olmak üzere 5 farklı üniversitenin lisans düzeyindeki turizm okullarından toplam 471 öğrenci üzerinde uygulama gerçekleştirilmiştir. Verilerin analizinde frekans, yüzde dağılımı, aritmetik ortalama, standart sapma, t testi, varyans analizi ve Pearson korelasyon analizi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, öğrencilerin duygusal zeka düzeyleri ile eleştirel düşünme eğilimlerinin orta düzeyin oldukça üzerinde olduğu tespit edilmiştir. Bununla birlikte öğrencilerin duygusal zeka düzeyleri ile eleştirel düşünme eğilimleri arasında r=0,671’lik pozitif ve kuvvetli bir korelasyon bulunmuştur. Ayrıca, öğrencilerin duygusal zeka düzeyleri ile eleştirel düşünme eğilimlerinin cinsiyet, akademik başarı ve aylık harcama değişkenlerine göre anlamlı farklılıklar gösterdiği saptanmıştır.

Duygusal zeka, etkili bir yönetim tarzının kritik bir bileşenidir. Duygusal açıdan zeki yöneticiler hem kendi duygularını hem de astlarının duygularını algılama, anlama ve yönetme yeteneğine sahiptir. Bu duygusal zeka yetenekleri ile örgüt üyelerini başarılı bir şekilde analiz edebilen yöneticilerin, örgüt için en etkili yönetim tarzının hangisi olduğunu belirlemeleri mümkündür. Bu bilgiler ışığında araştırmanın amacı otel işletmelerinde yöneticilerin duygusal zeka düzeyleri ile yönetim tarzları arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Araştırmada veri toplama tekniği olarak kullanılan anket, örneklem grubunu oluşturan Şanlıurfa, Gaziantep, Diyarbakır, Mardin ve Adana illerinde faaliyet gösteren 23 adet 4-5 yıldızlı otel işletmesinde görev yapan 251 yöneticiye uygulanmıştır. Elde edilen bulgulara göre; otel yöneticilerinin duygusal zeka düzeyleri orta düzeyin üzerindedir ve yöneticiler demokratik-katılımcı yönetim tarzlarını daha çok sergilemektedirler. Bununla birlikte yöneticilerin duygusal zeka ve yönetim tarzları cinsiyet, eğitim durumu ve yöneticilik düzeyine göre anlamlı farklılık göstermektedir. Ayrıca araştırma sonuçları duygusal zekanın artmasıyla birlikte otokratik yönetim tarzının daha çok benimsendiğini ortaya koymaktadır.

Ġçsel pazarlama Turizm Otel iĢletmeleri AntalyaBetimsel bir nitelik taĢıyan bu araĢtırmanın amacı, otel iĢletmelerinin geliĢim, ödül ve vizyon boyutlarından oluĢan içsel pazarlama uygulamalarına yönelik çalıĢanların görüĢlerini ortaya koymaktır. AraĢtırmada veri toplama tekniği olarak anket kullanılmıĢtır. AraĢtırmanın evreni, Antalya'da faaliyet gösteren beĢ yıldızlı otel iĢletmelerinin çalıĢanlarından oluĢmakta olup, örneklem grubunu 53 (elli üç) adet 5 yıldızlı otel iĢletmesinin 862 çalıĢanı içermektedir. Verilerin analizinde frekans, yüzde, aritmetik ortalama, standart sapma gibi betimsel istatistiklerin yanı sıra t testi, varyans analizi kullanılmıĢtır. AraĢtırma sonucunda, geliĢim boyutuna iliĢkin çalıĢan görüĢlerinin, vizyon ve ödül boyutlarına göre daha olumlu olduğu tespit edilmiĢtir. Ayrıca, çalıĢanların içsel pazarlama uygulamalarının boyutları olan geliĢim, ödül ve vizyon boyutlarına iliĢkin görüĢlerinin demografik özelliklerine göre anlamlı farklılıklar gösterdiği belirlenmiĢtir. ABSTRACT Keywords:Internal marketing Tourism Hotel enterprises AntalyaThe aim of this research, which has a descriptive nature, is to reveal the opinions of the employees about the internal marketing practices of development, reward and vision dimensions in the hotel enterprises. The questionnaire was used as the data collection technique. The universe of the research consists of the employees of the five star hotels operating in Antalya. The sample group of the study included 862 employees of 53 (fifty-three) 5-star hotels. In the analysis of data, t test and variance analysis were used as well as descriptive statistics such as frequency, percentage, arithmetic mean and standard deviation. As a result of the research, it has been determined that the employees' views on the development dimension are more positive than the vision and reward dimensions. In addition, it was determined that the opinions of employees about the dimensions of internal marketing practices, development, reward and vision dimensions differed significantly according to their demographic characteristics.