Background: Intra-abdominal adhesions and their complications following abdominal surgery are serious problems, with an incidence of 67-93%. Prevention of peritoneal adhesion formation may eliminate the need for surgical intervention, decreasing complications, morbidity, and cost. Bevacizumab is a recombinant monoclonal antibody which specifically binds vascular endothelial growth factor, an important cytokine in adhesion formation, and neutralizes its biological activity. We developed an experimental model in rats to determine the effect of bevacizumab in preventing adhesion formation and analyzed its effect both micro-and macroscopically. Methods: We used 32 Wistar rats randomly divided into two groups: Group A (control) and Group B (bevacizumab), with 16 rats each. A modified cecum abrasion model was developed; 0.9% NaCl solution was administered intraperitoneally to Group A and bevacizumab to Group B. On day 15, adhesion formation was evaluated both macro-and microscopically. Results: Both micro-and macroscopic adhesion grades in Group B were significantly lower than those of control Group A; macroscopic grades were 2.69 ± 0.95 and 0.69 ± 0.8, and microscopic grades were 2.25 ± 1.06 and 0.5 ± 0.52 for Groups A and B, respectively. Conclusions: Bevacizumab was effective in preventing intraperitoneal adhesion formation in our study; however, its inhibitory effects on embryogenesis and the hematopoietic, endocrine, and immune systems may limit its clinical use.
Dericilik ilk çağlardan itibaren insanoğlunun taş ve ağaçtan sonra en çok kullandığı malzeme olmuş ve insanların zamanla deri işlemeyi öğrenmesiyle birlikte gelişmiş, ev ve giyim eşyalarından, çeşitli aksesuarlara kadar sayısız dalda yerini almıştır.Bu alanlardan birisi de askeri alanda deri kullanımıdır. Türklerin yaşamında çok geniş bir kullanım alanı olan derinin; Osmanlı'nın kuruluşundan başlayarak ordunun başlıca gereksinimlerinden, çizme, at koşumları, tirkeş, sadak, yay krişi, davul, kös vb. eşyaların yapımında kullanıldığı bilinmektedir. Bugün ülkemizde müze ve koleksiyonlarda deri sanatlarını belgeleyecek örnekler bulunmaktadır. İstanbul Harbiye Askeri Müzesi'nde bulunan deri ürünler geniş bir yelpazaye sahiptir. Bu çalışmada İstanbul Harbiye Askeri Müzesi'nde bulunan silah aksesuarlan üzerinde durulmuştur. Deri, eşya ve aksesuarlar, kullanılan malzeme, desen ve kompozisyon özellikleri açısından incelenmiştir.
Bu çalışmada Kırşehir ili oniks taşı işlemeciliğinin yeri ve önemi, günümüzdeki durumu ve yapılan ürünlerin araştırması amaçlanmıştır. Oniks taşının elde edilmesi, oniks taşı işlemeciliğinde kullanılan araç ve gereçler, teknik, yapım aşamaları, ürün çeşitleri, ürünlerin yapımında kullanılan teknik ve renk özellikleri incelenmiştir. Araştırmada Kırşehir ilinde oniks taşı işlemeciliğiyle uğraşan bireyler ile oniks taşı işleme ve sergi atölyeleri araştırma kapsamına alınmıştır. Araştırma ile ilgili bilgiler tarama yöntemi ile yazılı kaynaklardan, bu işle uğraşan kişilerden toplanmıştır. Bu araştırmanın çalışma evrenini Kırşehir ilindeki oniks taşı üreticileri ve belirli sayıdaki oniks taşı ürünleri oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini 100 oniks taşı ürünü ve 25 oniks taşı işlemeciliği ile uğraşan bireyler oluşturmaktadır. Ayrıca 100 oniks taşı ürününün ayrı ayrı fotoğrafı çekilip hazırlanan bilgi formuna göre doldurulmuştur. Elde edilen verilerin analizi yapılmıştır. Ürünler çeşit, renk, teknik, kompozisyon ve kullanım yeri açısından incelenmiştir. Araştırmadan elde edilen bulgulara göre Türkiye'nin birçok iline oniks taşı ürünlerin gönderildiği belirlenmiştir. Yöre için önemli fakat kısıtlı alanda bir gelir kaynağı oluşturmaktadır. Bugün oniks taşından genellikle biblolar, hediyelik eşyalar, aksesuarlar, ev eşyası, hobi ürünleri yapılmaktadır. Sınırlı sayıda atölye olmasına rağmen Türkiye'nin birçok iline çok sayıda hediyelik eşya gönderilmekte, dış pazarlara satışı yapılmaktadır. Bunun dışında gurbetçiler aracılığı ile yurtdışına dahi gönderilen oniks taşı ürünleri mevcuttur.
Tarih boyunca çok zengin bir kültüre sahip olan Türkiye'de ön plana çıkmış, ün kazanmış olan deri sanatı ilkçağlarda insanların tabiat şartlarına karşı koymak amacıyla, örtünme ve barınma ihtiyaçlarıyla ortaya çıkmıştır. Türklerde deri işçiliği büyük bir gelişme göstermiş; Türkler, tarih içinde her alanda kültür ve sanat değeri taşıyan nitelikli eserler ortaya koymuşlardır. Geçmişte kendine özgü nitelikler taşıyarak yapılmış deri sanatı günümüzde de estetik çekiciliği ile kültürümüzün bir yansıması olarak yapılmaya devam etmektedir. Son yıllarda deri ürünler, yumuşaklığı ve kolay şekil alabilmesi, kullanışlılığı, doğal bir malzeme olması özelliklerinin bulunması nedeniyle süslemeli deri eşya üretimi gittikçe önem kazanmakta ve büyük ilgi görmektedir. Geçmişte ve günümüzde deri sanatında çeşitli yüzey süsleme teknikleri geliştirmişlerdir. Bu tekniklerden biri de aplikedir. Bu çalışmada amaç; geleneklerimizi yansıtan Türk deri sanatında aplike tekniği hakkında bilgi vermek ve bu teknik ile yapılmış deri ürünleri; kullanılan teknik, desen, renk, kompozisyon özellikleri ve kullanım alanları açısından incelemek ve tanıtmaktır.
With the digital age, notable transformations have been experienced in all areas of society. Innovations from technological developments have changed user requirements. Architecture aiming to respond to user needs has been one of the main areas where transformations are seen. Technological advancements starting with the Industrial Revolution have brought many problems such as environmental pollution, depletion of natural resources. They have also provided opportunities to users. Consequently, sustainability and green thinking in architecture have gained importance. Integrating technology into this understanding has become possible to design green and smart buildings. Green buildings are environmentally friendly structures that use natural resources efficiently and minimize waste while providing healthy environmental conditions to their users. On the other hand, smart buildings are structures designed with automation systems using technology, saving labour and resource consumption while providing user comfort. In this respect, smart buildings respond to green hospitals’ environmentally friendly and healthy design needs with their technological infrastructure. This study, which examines green and smart hospital buildings in the context of indoor air quality, aims to determine the role of smart building technologies in supporting and controlling healthy indoor air quality in green hospitals.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.
hi@scite.ai
10624 S. Eastern Ave., Ste. A-614
Henderson, NV 89052, USA
Copyright © 2024 scite LLC. All rights reserved.
Made with 💙 for researchers
Part of the Research Solutions Family.