Objective
Acute aortic thrombosis and floating aortailiac thrombus are infrequent clinical conditions with high morbidity and mortality rates. It was observed that; SARS-CoV-2 coronavirus disease (Covid-19) caused a hyperinflammation and hyperimmune state and these conditions can result in a hypercoagulation and eventually thrombotic events might occur.
Methods
Here we presented two covid-19 positive patients with rare aortic thrombotic events.
Results
Two patients underwent emergent diagnostic tests including computerized tomographic angiography. Total aortic thrombosis just below the renal arising point was evaluated in one patient, and aortic floating thrombus was evaluated in other patient. But despite initial medical therapies, the clinical conditions of the cases worsened and both patients died while on medical therapy before planned surgical intervention applied.
Conclusions
Covid-19 is not only the disease of lungs and inflammatory system also the disease of coagulation and vascular system. Aortic thrombosis is rare and must be kept in mind in Covid-19 patients with peripheral circulation impairment.
Akut alt ekstremite iskemilerinin en sık nedeni ateroembolilerdir. Nadir de olsa aorta-iliyak tıkayıcı hastalık(Leriche Sendromu) daha proksimalden kaynaklanan embolizasyon sonucu akut bilateral alt ekstremite iskemisi ile karşımıza gelebilir. Bu yazımızda jinekolojik onkoloji cerrahisi geçiren postoperatif dönemde akut bilateral alt ekstremite iskemisi gelişen vakamızı sunmayı amaçladık. 50 yaşında bayan hasta endometrium kanseri nedeniyle jinekolojik onkoloji cerrahisi sonrası yirmi dördüncü saatte bilateral alt ekstremite iskemisi nedeniyle danışıldı. Bilgisayarlı tomografik anjiyo sonrası abdominal aort total oklude idi ve acil cerrahi planlandı. Distal embolizasyonu ekarte etmek için bilateral ana femoral arterden proximale ve distale embolektomi uygulandı. İşlem sonrası yeterli akım gelmemesi üzerine batın açıldı. Bifurkasyon öncesi abdominal aort ve her iki ana iliyak çapları normal çaplardan belirgin derecede küçüktü. Hastanemizde Y greft olmadığından dolayı her iki ana iliyak artere greft ile baypas yapıldı. Cerrahi sırasında vasküler yaralanması olan hastalarda postoperatif dönemde sık vasküler muayene geri dönüşü olmayan komplikasyonların önlenmesi açısından gereklidir.
Pulmonary artery dissection is a rare condition that often occurs on the basis of pulmonary arterial hypertension and causes complications such as cardiogenic shock and sudden death. Additionally, this condition can be idiopathic. A 59-year-old male patient with no previous history of disease presented to our clinic with chest pain and shortness of breath. Coronary arteries were normal on coronary angiography in the patient who had a positive troponin test result and ST segment elevation in leads V1, V2, V3 and aVR. Pulmonary embolism was suspected in the patient whose condition worsened. Pulmonary artery dissection was diagnosed via the contrast-enhanced computed tomography and sudden cardiac death occurred. In conclusion, pulmonary artery dissection may cause aVR segment elevation on electrocardiography.
Isparta Şehir Hastanesi, Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği'nde yapılan ilk 106 açık kalp ameliyatının sonuçları değerlendirildi.
Gereç ve YöntemMayıs 2018-haziran 2019 tarihleri arasında açık kalp ameliyatı yapılan toplam 106 hastanın verileri retrospektif olarak değerlendirildi. Demografik verilere bakıldığında 32(30.2%) kadın, 74(69.8%) erkek hasta olup ortalama yaş 64 ± 10 saptandı. Toplam 5 (4.7%) hastaya kapak cerrehisi, 101 (95.3%) hastaya koroner arter baypas greftleme cerrahisi uygulanmış olup bunların 5 (5%) tanesi acil şartlarda operasyona alınmışlardır.
BulgularPostoperatif 5 (4.7%) hastada mortalite gözlenmiştir. Toplam 4 (3.8%) hasta revizyon cerrahisine alınmıştır. İki (1.9%) hasta kanama, 1 (0.9%) hasta ventriküler aritmi nedeni ile erken revizyona, 1 (0.9%) hasta sternal ayrılma nedeni ile 7. gün revizyona alınmıştır. Toplam 4 (3.8%) hastada postoperatif nörolojik komplikasyon gelişmiştir. Hastaların yoğun bakım ünitesi ve hastanede kalış süreleri de euroSCORE risk grupları, glomerrüler filtrasyon değeri düzeyleri, kronik obstriktif akciğer hastalığı ve diabetes mellitus varlığına göre tek tek değerlendirildi. Kronik obstriktif akciğer hastalığı varlığında yoğun bakım ünitesi ve hastanede kalış süreleri anlamlı olarak uzamakta diabetes mellitus varlığında değişmemektedir.
SonuçŞehir hastaneleri portföyü içerisinde yeni kurulan bir açık kalp merkezi olmamıza rağmen uygun mortalite, morbidite oranları ile yoğun bakım ünitesi ve hastanede kalış süreleri literatür ve açılan merkezlerinin ilk verileri incelendiğinde ilk 106 vakamızda başarılı olduğumuzu düşünmekteyiz.
scite is a Brooklyn-based organization that helps researchers better discover and understand research articles through Smart Citations–citations that display the context of the citation and describe whether the article provides supporting or contrasting evidence. scite is used by students and researchers from around the world and is funded in part by the National Science Foundation and the National Institute on Drug Abuse of the National Institutes of Health.