Background:Recent studies have shown that human beta-defensin-1 (hBD-1) and (human beta-defensin-2 hBD-2), which are antimicrobial peptides produced by the skin, play a role in the pathogenesis of acne vulgaris (AV).Objective:The aim of this study was to determine the role of antimicrobial peptides in the pathogenesis of AV and enlighten the effects of doxycycline and isotretinoin in the expression of these defensins in AV.Materials and Methods:A total of 44 patients (22 patients in each group) with Grade 6 and 8 AV who were indicated doxycycline or isotretinoin for their treatment, and 20 healthy volunteers were included in this study. Pretreatment cutaneous samples were obtained from pustular lesions and uninvolved skin of AV patients and were repeated after the treatment. Only one biopsy was obtained from controls.Results:Cutaneous levels of hBD-1 and hBD-2 were significantly increased in AV patients when compared with healthy controls (P<0.05). Doxycycline therapy achieved a decrease in hBD-1 levels (P<0.05), whereas isotretinoin therapy achieved a reduction in hBD-2 levels when compared with pretreatment levels (P<0.05). Posttreatment hBD-1 and hBD-2 levels were not different between doxycycline and isotretinoin groups (P>0.05).Conclusion:In the light of these results, it was reasonable to assume the role of hBD-1 and hBD-2 in the pathogenesis of AV. Our results showing a significant reduction in hBD-1 staining with doxycycline treatment and in hBD-2 with isotretinoin suggested that some part of their anti-acne effect worked through these mechanisms.

ÖzetHiperhidroz, ekrin ter bezlerinin hiperaktivitesine bagli olarak deri yCizeyine sahnan ter miktannin artmasidir. ¡nsidansi tam olarak bilinmemekle birlikte yaklajik %3'tür. Etkilenen kijileri sosyal acidan oldukça rahatsiz edén bir durumdur, yajam kalitesini etkilemekte ve sosyal anksiyete bozukluklarina yol açmaktadir. Burada hiperhidroz nedenleri, hiperhidrozlu hastalara klinik yaklaf im ve tedavi seçenekieri derlenmi §t¡r. (Türkderm 2011; 45:2-9) Anahtar Kelimeler: Hiperhidroz, ekrin ter bezieri Summary Hyperhidrosis, which affects nearly 3% of the population, is characterized by excessive sweating due to eccrine sweat gland hyperactlvity. It has negative impact on quality of life, and social relations and also nnay lead to social anxiety disorders. Here, we review the causes of hyperhidrosis, clinical evaluation of patients and treatment options. (Turkderm 2011; 45: 2-9)

lk kez 1937 yılında Hulusi Behçet tarafından tanımlanmış olan Behçet hastalığı (BH); deri, göz, kas-iskelet sistemi ve sinir sitemini değişik oranlarda etkileyen ve günümüzde otoinflamatuar hastalıklar içinde de tanımlanan multisistem vaskülitidir.1 BH vasküler tutulumu geniş bir spektrum göstermektedir. Hastalık herhangi bir arter veya veni etkileyebilmekte ve erkeklerde kadınlara oranla dört-beş kat daha sık görülmektedir. Büyük damarları etkileyebilme özelliğinde de olan vasküler hastalık, vaskülit, venöz tromboz, arteriyel tromboz ve arteriyel anevrizma şeklinde izlenTurkiye Klinikleri J Dermatol 2016;26(3) 155 Behçet Hastalığı'na Bağlı Abdominal Aort Anevrizmasının Endovasküler Stent-Greft ile Tedavisi Ö ÖZ ZE ET T İlk kez 1937 yılında Hulusi Behçet tarafından tanımlan Behçet hastalığı (BH) olan, otoimmün multisistemik bir hastalıktır. Hastalık deri, göz, kas-iskelet sistemi ve sinir sisteminin yanı sıra kardiyovasküler sistemi de etkileyebilmektedir. Kardiyovasküler komplikasyonlar hastaların üçte birinden fazlasında görülmekte olup, BH'ye bağlı ölümlerin başlıca nedenleri arasında yer almaktadır. Vasküler tutulum insidansı %7-29 arasında değişiklik göstermekte ve arteriyel oklüzyon, anevrizma ile venöz oklüzyon şeklinde izlenebilmektedir. Arteriyel komplikasyonlar vasküler komplikasyonların %10-15'ini oluşturmaktadır. En sık görülen arteriyel komplikasyon olan anevrizma tedavisinde standart yaklaşım cerrahi onarımdır; fakat sonuçları postoperatif rekürrensler nedeni ile yüz güldürücü değildir. Endovasküler stent-greft, aortik ve arteriyel anevrizma görülen hastalarda son zamanlarda uygulanan alternatif bir tedavi yaklaşımıdır. Bu çalışmada, abdominal aort anevrizması endovasküler stent greft ile başarılı bir şekilde tedavi edilen bir olgu sunulmuştur.A An na ah ht ta ar r K Ke el li im me el le er r: : Behçet sendromu; sistemik vaskülit; kardiyovasküler cerrahi girişimler A AB BS ST TR RA AC CT T Behçet's disease (BD) is a multisystem autoimmune disease which is defined by Hulusi Behçet in 1937. The disease can affect cardiovascular system as well as skin, eye, musculoskeletal system, and the nervous system. Cardiovascular complications are seen in more than a third of patients, and it is among the main causes of death due to BD. The incidence of vascular involvement varies between 7-29% and can be observed as arterial occlusion, aneurysm and venous occlusion. Arterial vascular complications constitute 10-15% of vascular complications. Aneurysm is the most common arterial complication. Surgical repair is the standard approach in treatment of arterial aneurysm; but the results are not promising because of postoperative recurrences. Endovascular stent-graft treatment is an alternative approach applied recently in patients with aortic and arterial aneurysm. This paper describes a patient with endovascular abdominal aortic aneurysm successfully treated with stent grafts. Gülhan AKSOY, Perkütan endovasküler stent-greft yerleştirilmesi son zamanlarda uygulanan alternatif bir tedavi yaklaşımıdır. [10][11][12]...

No abstract