Coronavirus disease 2019 (COVID-19) pandemic has been continuing to affect the lives of all people globally. It has been shown that restrictions due to changes in lifestyles lead to mental health problems. This study aims to investigate the effect of COVID-19 pandemic on couples’ sexuality. A total of 245 volunteers (148 men and 97 women) were enrolled in the study. Generalized Anxiety Disorder-7, Patient Health Questionnaire, Perceived Stress Scale were administered to screen anxiety and depression symptoms. International Index of Erectile Function (IIEF-15) and Female Sexual Function Index (FSFI) along with self-constructed sexual behavior questionnaire were administered to participants, in order to evaluate sexual functions and behavioral changes during the pandemic. Sexual function scores (IIEF erectile function domain and total FSFI) during pandemic (24.55 ± 5.79 and 24.87 ± 7.88, respectively) were lower compared to the prepandemic period (26.59 ± 4.51 and 26.02 ± 6.22, respectively) ( p = 0.001 and p = 0.027, respectively). During pandemic compared to prepandemic period, the frequency of sexual intercourse decreased in men ( p = 0.001) and women ( p = 0.001) while sexual avoidance and solitary sexual approach behaviors (masturbation or watching sexual content videos, etc.) increased in men ( p = 0.001) and women ( p = 0.022). However, the couples that spent more time together during the pandemic reported better sexual function scores (men; p = 0.001, women; p = 0.006). Although this is the first study evaluating couples from Turkey with a convenience sample, further studies with a greater number may better elucidate the effects of this pandemic on sexuality.

These results suggest that recently AD has become a significant cost for developing countries. This pilot study gives an idea of the cost of AD in developing countries where determining the actual cost can be difficult.

BackgroundBoth the health care workers (HCWs) and children are target groups for pandemic influenza vaccination. The coverage of the target populations is an important determinant for impact of mass vaccination. The objective of this study is to determine the attitudes of HCWs as parents, toward vaccinating their children with pandemic influenza A/H1N1 vaccine.MethodsA cross-sectional questionnaire survey was conducted with health care workers (HCWs) in a public hospital during December 2009 in Istanbul. All persons employed in the hospital with or without a health-care occupation are accepted as HCW. The HCWs who are parents of children 6 months to 18 years of age were included in the study. Pearson's chi-square test and logistic regression analysis was applied for the statistical analyses.ResultsA total of 389 HCWs who were parents of children aged 6 months-18 years participated study. Among all participants 27.0% (n = 105) reported that themselves had been vaccinated against pandemic influenza A/H1N1. Two third (66.1%) of the parents answered that they will not vaccinate their children, 21.1% already vaccinated and 12.9% were still undecided. Concern about side effect was most reported reason among who had been not vaccinated their children and among undecided parents. The second reason for refusing the pandemic vaccine was concerns efficacy of the vaccine. Media was the only source of information about pandemic influenza in nearly one third of HCWs. Agreement with vaccine safety, self receipt of pandemic influenza A/H1N1 vaccine, and trust in Ministry of Health were found to be associated with the positive attitude toward vaccinating their children against pandemic influenza A/H1N1.ConclusionsPersuading parents to accept a new vaccine seems not be easy even if they are HCWs. In order to overcome the barriers among HCWs related to pandemic vaccines, determination of their misinformation, attitudes and behaviors regarding the pandemic influenza vaccination is necessary. Efforts for orienting the HCWs to use evidence based scientific sources, rather than the media for information should be considered by the authorities.

No abstract

Hepatitis C infection, obesity, being elderly, and having long hemodialysis period reduced the hepatitis B vaccination response in hemodialysis patients.

AIM: To determine the frequency and the affecting factors of the psychiatric symptoms in the caregivers of elderly patients. METHODS: The population of this cross sectional study includes caregivers of 169 elderly patients receiving informal home care services. A sample was not chosen as we tried to reach the en GirișGün geçtikçe artmakta olan yaşlı nüfusta, yaşla birlikte bireyin psikolojik ve fi zyolojik yetilerinin azalması, kronik rahatsızlıkların artması gibi birçok sorun yaşanmaktadır. Bu sorunlar yaşlıyı bağımlı ve bakıma muhtaç hale getirmektedir. Ülkemizde profesyonel olarak evde bakım hizmetlerinden; bu hizmete ihtiyaç duyanların büyük çoğunluğunun yararlanamaması, bakıma muhtaç yaşlıların bakımını aile bireylerinin üstlenmesine neden olmuştur. Bu bakım hizmetini özellikle de kadınlar üstlenmektedirler 1,2 . Yaşlılara kendi yakınları tarafından bakım verilmesi, fi ziksel ve psikolojik olarak yaşlıların kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlamasına rağmen, yapılan çalışmalar

Prenatal Care Services in BursaÖzet Giriş ve amaç: Doğum öncesi bakım (DÖB) anne ve fetüsün sağlığı açısından önemli bir koruyucu sağlık hizmetidir. Araştırmanın amacı Bursa ilinde aile hekimi ve kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarının verdiği doğum öncesi bakımı nicelik ve kalite açısından değerlendirmektir.Gereç ve yöntem: Kesitsel tipte yapılan araştırmanın evrenini Bursa ilinde 4 Şubat 2013 tarihi itibariyle gebe olan 18.817 kadın oluşturmuştur. Örnekleme alınacak gebe sayısı 744 olarak hesaplanmış ve aile hekimlerine kayıtlı gebeler arasından randomizasyonla belirlenmiştir. Veriler araştırmacılar tarafından hazırlanan veri toplama formu ile toplanmıştır. Veri toplama formu kadının sosyodemografik, biyodemografik özellikleri ile doğum öncesi yapılması gereken ölçüm, test, bilgilendirme ve danışmanlık hizmetlerini içeren sorulardan oluşturulmuştur. Veriler ebe/ hemşireler tarafından toplanmıştır. Toplanan veriler SPSS paket programında analiz edilmiştir. Analizlerde tanımlayıcı ölçütler ile merkezi yığılım ve merkezi yaygınlık ölçütleri kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmada 33 hafta ve üzeri gebeler ile doğum yapmış annelerin %96,3'ü aile hekiminden, tamamı ise kadın hastalıkları ve doğum uzmanından doğum öncesi bakım almıştı. Bu gruptaki gebelerin %81,1'i aile hekiminden, %94,3'ü kadın doğum uzmanından ilk doğum öncesi bakımı ilk 14 hafta içinde almıştı. Aile hekiminden DÖB alan 33 hafta üzeri gebeler ve doğum yapmış annelerin %97,0'sinin kan basıncı ölçülmüş, %20,7'sinin kalbi dinlenmiş, %86,4'ünün kan tetkiki yapılmış, %51,5'ine emzirme konusunda eğitim verilmişti. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanından DÖB alan aynı gruptaki gebelerin %90,9'unun kan basıncı ölçülmüş, %30,3'ünün kalbi dinlenmiş, tamamının ultrasonografisi ve %97,1'inin kan tetkiki yapılmış, %40,6'sına emzirme konusunda bilgi verilmişti.Sonuç: Bursa'da gebelere yeterli sayıda ancak düşük kalitede DÖB verilmektedir. Bu bağlamda DÖB veren sağlık personeline düzenli aralıklarla hizmet içi eğitimler verilmeli ve DÖB Yönetim Rehberinin aktif kullanımı sağlanmalıdır.Anahtar kelimeler: Doğum öncesi bakım, sağlık hizmetinin kalitesi, birinci basamak. SummaryIntroduction and Objective: Prenatal care (PNC) is an important preventive health service for health of the mother and the fetus. The aim of this study was to evaluate the quantity and quality of the prenatal care given by family physicians and gynecology experts in Bursa.

No abstract