Çalışma, S/sağır veya işitme engelli çocukların erişimine yönelik Türk İşaret Dilinde fabl çevirile-rinde uygulanan yöntem ve stratejilere odaklanmaktadır. Çocuk yazını bağlamında ele alınabilecek fabl (hayvan masalı) türü özellikle okul öncesi ve ilkokul çağındaki çocuklara hayvanları tanıtma ve sevdirme, özveri, yardımseverlik, iyi insan olma, başkalarına saygı, sevgi duyma gibi konularda onların duyuşşal ve bilişsel gelişimlerini desteklemektedir. Fabl türü aynı zaman-da çocukların dil gelişimlerine katkıda bulunmakta ve kültürlerini de zenginleştirmektedir. Metin türü olarak anlatısal, betimsel ve sanatsal özellikler taşıyan fabllar, kısa ve hayvanlar aracılığıyla öğretici özellikleriyle çocukların keyif aldığı edebi ürünlerdir. Fabllar deyim, atasözü, mecazi kullanımlar vb. açısından oldukça zengindir. Bu bağlamda Türkçe’de yazı ve konuşma dilinde sıkça kullanılan deyimler Türk İşaret Dilinde yer almamaktadır. Bu nedenle S/sağır ve işitme engelli çocuklara fabllarda yer alan atasözü, deyim ve mecazi kullanımları erişebilir kılmak eriş-kinler için yapılan işaret dili çevirisine göre daha zorlu bir edimdir. S/sağır ve işitme engelli çocukların duyan ve konuşan çocuklar gibi söz varlığının zenginleştirilmesi, dil öğreniminin desteklen-mesi ve kültürlenmesi önemlidir. Çocuk alıcılar tarafından zor anlaşılan deyimlerin, atasözlerin aktarılmasında işaret dili çevirmeni çeviri sürecinde ve kararlarında bazı zorluk ve de kısıtlarla karşı karşıya kalabilir. Fablların içeriğine ve anlatımına bağlı olarak dilde sadeleştirme, transfer, öykünme, hikâyeleştirme “grand iconocité” (büyük ikonosite), açımlama, transfer(aktarım) vb. değişik stratejiler ve teknikler kullanabilir. Bu çalışmada Fransız yazar ve şair Jean de la Fontaine tarafından kaleme alınmış Şehir Faresi ve Tarla Faresi, Ağustos Böceği ile Karınca, Aslan ile Fare fabllarının Türkçeden Tük İşaret Diline iki farklı CODA çevirmen tarafından yapılan çeviriler, çevirmenlerin çeviri kararları, stratejileri, yaklaşımları ve işaret dili kullanımları açısından analiz edilerek söz konusu kitlenin erişimine uygunluğu değerlendirilmeye çalışılmıştır.