Temporomandibular Joint Arthrocentesis: Outcomes Under Intravenous Sedation Versus General Anesthesia

Mehra, Pushkar; Arya, Varun

doi:10.1016/j.joms.2014.11.018

Cited by 25 publications

(19 citation statements)

References 27 publications

Supporting

Mentioning

Contrasting

Unclassified

Order By: Relevance

“…In this study, venipuncture, minimally invasive in comparison to arthrocentesis, was performed to evaluate biomarkers. While venipuncture involves insertion of a needle to collect blood from a vein, arthrocentesis involves intravenous or general anesthesia to be performed along with monitoring of respiratory drive throughout the procedure (Mehra and Arya 2015). Both methods may share similar complications in swelling, hematoma, and possible nerve damage (Galena 1992;Vaira et al 2018); however, arthrocentesis is impractical in everyday practice.…”

Section: Discussionmentioning

confidence: 99%

Minimally Invasive Approach for Diagnosing TMJ Osteoarthritis

et al. 2019

View full text Add to dashboard Cite

This study’s objectives were to test correlations among groups of biomarkers that are associated with condylar morphology and to apply artificial intelligence to test shape analysis features in a neural network (NN) to stage condylar morphology in temporomandibular joint osteoarthritis (TMJOA). Seventeen TMJOA patients (39.9 ± 11.7 y) experiencing signs and symptoms of the disease for less than 10 y and 17 age- and sex-matched control subjects (39.4 ± 15.2 y) completed a questionnaire, had a temporomandibular joint clinical exam, had blood and saliva samples drawn, and had high-resolution cone beam computed tomography scans taken. Serum and salivary levels of 17 inflammatory biomarkers were quantified using protein microarrays. A NN was trained with 259 other condyles to detect and classify the stage of TMJOA and then compared to repeated clinical experts’ classifications. Levels of the salivary biomarkers MMP-3, VE-cadherin, 6Ckine, and PAI-1 were correlated to each other in TMJOA patients and were significantly correlated with condylar morphological variability on the posterior surface of the condyle. In serum, VE-cadherin and VEGF were correlated with one another and with significant morphological variability on the anterior surface of the condyle, while MMP-3 and CXCL16 presented statistically significant associations with variability on the anterior surface, lateral pole, and superior-posterior surface of the condyle. The range of mouth opening variables were the clinical markers with the most significant associations with morphological variability at the medial and lateral condylar poles. The repeated clinician consensus classification had 97.8% agreement on degree of degeneration within 1 group difference. Predictive analytics of the NN’s staging of TMJOA compared to the repeated clinicians’ consensus revealed 73.5% and 91.2% accuracy. This study demonstrated significant correlations among variations in protein expression levels, clinical symptoms, and condylar surface morphology. The results suggest that 3-dimensional variability in TMJOA condylar morphology can be comprehensively phenotyped by the NN.

show abstract

Section: Discussionmentioning

confidence: 99%

Minimally Invasive Approach for Diagnosing TMJ Osteoarthritis

et al. 2019

View full text Add to dashboard Cite

show abstract

“…Toplumun bir parçası olan mental ve bazı fiziksel engelli hasta grubunda, dental tedaviler sırasında sıklıkla kooperasyon güçlüğü yaşanması, genel anestezi uygulaması ihtiyacı doğurmaktadır 2 . Ayrıca günümüzde, psikolojik problemleri hastalar, işlemin lokal şartlarda yapılamayacak kadar büyük olması, orofasiyal travma veya çene fraktürleri 3,4,5 , lokal anestezik alerjisi, kontrolsüz epilepsi gibi özellikli hastalar 5 ve mental retarde ve nonkoopere hastaların geniş dental tedavileri 7,8 genel anestezi altında yapılmaktadır. Ayrıca genel anestezinin, diş hekimlerine işlem kolaylığı sağlayarak, tedavideki başarıyı artırdığı; değişik hasta gruplarında hasta memnuniyetini ve yaşam kalitesini iyileştirdiği gösterilmiştir 8,9 .…”

Section: Gġrġġunclassified

Farkli İçeceklerde Bekleti̇len Ormoser Ve Di̇metakri̇lat-Esasli Kompozi̇t Rezi̇nleri̇n Renk Stabi̇li̇teleri̇ni̇n Karşilaştirilmasi

Karataş¹

2017

Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi

View full text Add to dashboard Cite

Diş hekimliğinde genel anestezi uygulamaları, özellikle mental ve fiziksel engelli hasta grubunda kooperasyon güçlüğü yaşanması nedeniyle giderek yaygınlaşmaktadır. Bu çalışmanın amacı, diş hekimlerinin klinik uygulamalarında genel anesteziye bakış açıları ve yaklaşımlarını belirlemektir. Gereç ve Yöntem: Araştırma tanımlayıcı nitelikli bir anket çalışması olarak planlandı. Anket formu, Kayseri ilindeki çeşitli kamu kurumları ve özel sektörde çalışan diş hekimleri, araştırma görevlileri ve diş hekimliği son sınıf öğrencilerine olmak üzere, toplam 120 diş hekimine ulaştırıldı. Anketi yanıtlamayı kabul eden 69 katılımcı çalışmaya dahil edildi. Veriler sayı ve yüzde olarak ifade edildi. Bulgular: Dental tedavilerde genel anestezinin gerekli görülme oranı, diş hekiminin işini kolaylaştıran işlem ve konforlu bir uygulama olarak görülme oranları sırasıyla %98.6, %68.1, %55.1 idi. Genel anestezi endikasyonları; %37'si uyumsuz çocuk hasta, %18.2'si mental retardasyon, %14.5'i dental fobi, %12.7'si bulantı refleksi, %10.9'u uyumsuz erişkin hasta ve %6.7' si işlem büyüklüğü olarak belirlendi. Alerjik hastalar genel anestezi altında mı daha güvenle tedavi edilirler? sorusuna %62.3'ü hayır; epilepsi hastalarının tedavisini genel anestezi altında yapmayı tercih ederim önermesine %52.2'si hayır; dejeneratif kas hastalığı olan hastalarda genel anesteziden kaçınırım önermesine %68.1'i evet yanıtını verdi. Sonuç: Çalışma sonuçlarımıza göre; Kayseri ili ve çevresindeki diş hekimlerinin çoğu dental tedavilerde genel anestezi uygulamaları, risk ve komplikasyonları konusunda belirli düzeyde bilgi birikimi ve farkındalığa sahiptirler.

show abstract

“…Toplumun bir parçası olan mental ve bazı fiziksel engelli hasta grubunda, dental tedaviler sırasında sıklıkla kooperasyon güçlüğü yaşanması, genel anestezi uygulaması ihtiyacı doğurmaktadır 2 . Ayrıca günümüz-de, psikolojik problemleri hastalar, işlemin lokal şart-larda yapılamayacak kadar büyük olması, orofasiyal travma veya çene fraktürleri 3,4,5 , lokal anestezik alerjisi, kontrolsüz epilepsi gibi özellikli hastalar 5 ve mental retarde ve nonkoopere hastaların geniş dental tedavileri 7,8 genel anestezi altında yapılmaktadır. Ayrıca genel anestezinin, diş hekimlerine işlem kolaylığı sağla-yarak, tedavideki başarıyı artırdığı; değişik hasta gruplarında hasta memnuniyetini ve yaşam kalitesini iyileştirdiği gösterilmiştir 8,9 .…”

Section: Gġrġġunclassified

“…Genel anestezi endikasyonları %37'si (n=26) uyumsuz çocuk hasta, %18.2'si (n=13) mental retardasyon, %14.5'i (n=10) dental fobi, %12.7'si (n=9) bulantı refleksi, %10.9'u (n=8) uyumsuz erişkin hasta ve %6. 7 …”

Section: Bulgularunclassified