ÖZAmaç: Gastrointestinal sistem endoskopik araştırmaları günümüzde çoğu büyük tıp merkezinde yaygın olarak kullanılmakta olup; aynı zamanda çocuklarda da güvenle uygulanabilmektedir. Bu çalışma, pediatrik endoskopik biyopsilerin tanısal önemini değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Yöntem: Bu çalışma, Aralık 2016'dan Ocak 2018'e kadar sürede yapılan kesitsel tanımlayıcı çalışmadır. Çalışmaya, gastrointestinal sistem endoskopisi uygulanan tüm çocuklar (1 ila 18 yaş arası) alınmıştır. Biyopsi preparatları 2 patolog tarafından yeniden değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmaya 160 çocuk (56 erkek ve 104 kız) dahil edildi. Endoskopik incelemeye götüren en sık endikasyon karın ağrısı ve kusma idi (%50,7). Prosedürün kendisinden veya verilen sedasyondan sonra hiç komplikasyon tespit edilmedi. Olguların yaklaşık %20'sinde duodenit, %28'inde bulbit, %65'inde gastrit ve %17'sinde özofajit saptandı. Helicobacter pylori enfeksiyonu oranı %35 bulundu. Çölyak hastalığı tanısı konan olgu oranı %7,5 idi. Kolonoskopik incelemede, % 67,8 olguda patolojik bulgu gözlendi. Sonuç: Gastrointestinal endoskopik biyopsi incelemesi, çocuklarda da değerli ve bilgilendirici bir tanı yöntemi haline gelmiştir. Günümüzde işlemin oldukça kolay uygulanabilir hale gelmesi çocukları gereksiz tedavilerden koruma açısından anlamlıdır.Anahtar kelimeler: Çocukluk çağı, gastrointestinal sistem, endoskopi, biopsi ABSTRACT Objective: Gastrointestinal system endoscopic investigations currently are common in most major hospitals and they also can be safely performed in children. This study aims to evaluate the diagnostic importance of pediatric endoscopic biopsies. Method: This is a cross-sectional hospital based study, conducted from December 2016 to January 2018. All children (1 to 18 year-old) who underwent gastrointestinal system endoscopy during the study period were included in this study. Biopsy slides of patients were reevaluated by two pathologists. Results: The present study included 160 children (56 males and 104 females). The most common indication leading to endoscopic examination was abdominal pain and vomiting (50.7%). No complications were detected either from the procedure itself or sedation given. Duodenitis was detected in 20% of cases, bulbit in 28%, gastritis in 65% and esophagitis in 17%. The rate of Helicobacter pylori infection was 35%. The incidence of Celiac diseases was 7.5% in the small bowel biopsies. On colonoscopy, pathological findings were observed in 67.8% of cases. Conclusion: Gastrointestinal endoscopic biopsy examination has also become a valuable and informative diagnostic method in children. Nowadays, making the process very easy to implement is meaningful in terms of protecting children from unnecessary treatments.