Gebelikte Travma ve Yönetimi

Abstract

Gebelikte travma yaşamı tehdit eden bir durum olup obstetrik olmayan ölümlerin önde gelen nedenlerinden biridir. Gebelikte travma önemli bir halk sağlığı sorunudur. Yaklaşık on iki gebeden biri travmaya maruz kalmaktadır. Gebelikte travmanın en sık rapor edildiği dönem üçüncü trimesterdir. Gebelikte hormonal değişiklikler nedeniyle kas-iskelet sistemi özellikleri değişerek yumuşak doku yaralanma riski artmaktadır. Ayrıca gebelikte karın bölgesi penetran ve çoğunlukla künt olmak üzere travmalara maruz kalmaktadır. Bu durum morbidite ve mortalite açısından ciddi sonuçlar doğurur. Gebelikte meydana gelen travmaların olumsuz maternal ve neonatal sonuçları nedeniyle travmaların önlenmesi çok önemlidir. Gebelikte travma vakaları yönetimi zor olduğundan hem anne hem de fetüsün sağlığı için multidisipliner olarak çalışılmalıdır. Sağlık profesyonelleri gebelikte oluşan travmanın yönetimi için hem gebelikte oluşan anatomik ve fizyolojik değişiklikler hem de travmaların etkin şekilde yönetimi konusunda bilgi sahibi olmalıdır.

Yeni Nesil Bir Antiepiletik İlaç: Levetirasetam

“…Çalışmaların giderek artmasıyla 1993 yılında genel popülasyonda fetüslerde görülen anomalilerin %3 olduğu, anti nöbet ilaç kullanan epilepsili gebe kadınların bebeklerinde bu yüzdenin iki kata kadar arttığı gözlenmiştir 46 . Günümüzde yapılan çalışmalarda bu oran değişmemiş, genel popülasyonda %2-3 olarak görülen anomaliler, anti nöbet ilaca maruz kalan fetüslerde %5-6 oranında tespit edilmiştir 47 . Anomali oluşumunun engellenmesi için folik asit takviyesi yapılması önerilmiştir 46 .…”