ÖZETGiriş: İlk vankomisine dirençli enterokok (VRE) suşunun 1988 yılında tanımlanmasıyla; diyaliz, transplantasyon, yoğun bakım ünitesi (YBÜ) gibi bölümlerde nozokomiyal enterokok enfeksiyonları ve salgınları bildirilmeye başlanmıştır. Hastalarda kolonizasyona ve enfeksiyona neden olan VRE için risk faktörleri; altta yatan hastalık varlığı, immünsüpresyon, uzun süre hastanede yatış, cerrahi girişimler, geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı, kronik böbrek yetmezliği ve kemoterapidir. Bu çalışmada 2012 yılında idrar ve kan kültürlerinde VRE üremesi olan sekiz hasta irdelenmiştir.
Materyal ve Metod:Uygun koloni morfolojisine sahip gram-pozitif koklar, konvansiyonel yöntemlerle enterokok olarak adlandırılmış, penisilin, ampisilin-sulbaktam, gentamisin, teikoplanin ve linezolid için antibiyotik duyarlılığı "Clinical and Laboratory Standards Institute (CLSI)" önerileri doğrultusunda; Mueller-Hinton agarda (Oxoid, UK) Kirby Bauer disk difüzyon yöntemiyle araştırılmıştır. Vankomisine dirençli bulunan suşlara VİTEK 2 (BioMerieux, Fransa) ile tür düzeyinde identifikasyon yapılmıştır.
Bulgular:Toplam sekiz olguda, kan ve/veya idrar kültürlerinde VRE saptandı. Bu hastaların yedisi erişkin YBÜ'de, biri dahiliye servisinde 4-90 gün süreyle yatmaktaydı. Olguların üçü erkek, beşi kadın ve yaş aralığı 30-84 (ortalama 66 yıl) yıl idi. VRE kökenlerinin biri Enterococcus casseliflavus, diğerleri ise Enterococcus faecium idi. VRE üremesi en erken üçüncü, en geç 39. yatış gününde saptandı. Kökenlerin tamamı penisilin, ampisilin, ampisilin-sulbaktam, siprofloksasin, gentamisin, vankomisin ve teikoplanine dirençli iken; üç kökende linezolide duyarlılık saptandı. VRE olgularının hepsinde altta yatan hastalık, glikopeptid dahil geniş spektrumlu antibiyotik kullanımı ve uzun süre hastanede yatış öyküsü mevcuttu. Dördünde operasyon, birinde steroid kullanımı vardı. Olguların yedisi kaybedildi.Sonuç: VRE enfeksiyonlarının kontrol altında tutulabilmesi için; antibiyotik direnç profilinin takibi, riskli hastalarda VRE saptanması halinde sürveyans çalışmasının yapılması, hastane personelinin eğitimi, sıkı temas izolasyonu ve akılcı antibiyotik kullanı-mının teşviki önemli faktörlerdir. http://www.mjima.org/ GİRİŞ İnsanda, ağız, üretra ve vajinada normal flora üyesi olarak bulunabilen enterokoklar, enfeksiyon oluşturma potansiyeli düşük avirülan bakteriler olarak tanımlan-mıştır [1] . Virülansları düşük olsa da, üçüncü kuşak sefalosporin kullanımının artışına paralel olarak, 1970'li yıllarda enterokoklar, nozokomiyal enfeksiyon etkenleri arasında yer almaya başlamıştır. Enterokokların hastane ortamında kolaylıkla yaşayabilen mikroorganizmalar olmalarının en önemli nedeni, sık kullanılan birçok antibiyotiğe karşı intrensek direnç taşımaları ve kullanımda bulunan tüm antibiyotiklere karşı direnç gelişti-rebilme özelliğine sahip olmalarıdır [2] . İlk VRE suşunun 1988 yılında tanımlanmasıyla; diyaliz, transplantasyon ve yoğun bakım ünitesi (YBÜ) gibi hastane bölümlerin-de nozokomiyal enterokok enfeksiyonları ve salgınları da artan sayıda bildirilm...