Fi̇bromi̇yalji̇de Güncel Beslenme Yaklaşimlari

Abstract

Fibromyalji % 2- 8 oranında görülen önemli bir sağlık sorunudur. Halk sağlığı açısından önemli bir konu olduğu gibi yaşam aktivitelerini etkilemesi nedeniyle üretkenlik iş ve güç kaybı meydana getirmektedir. Hastaların, kaliteli uyku, fiziksel-duygusal ve zihinsel işlevlerde düzelme sağlamaya yönelik tedavileri önemli harcamalar oluşturmaktadır. Tedavi süreçleri, hastalık karekteristikleri ile ilgili eğitimin önemli bir etkisi olduğu gözlemlenmiştir. Multidisipline yaklaşımın önemli olduğu görülmektedir. Doğru beslenme stratejileri oluşturmak tedavi planında önemlidir. Bu yazıda güncel beslenme yaklaşımlarının fibromiyalji tedavisindeki yeri değerlendirilmiştir.

Current Dietary Supplements Used Against Pain Attacks in Fibromyalgia Patients: Traditional Review

“…Triptofan; serotonin, melatonin, triptamin gibi pek çok biyolojik aktif bileşiğin ön maddesidir ve triptofanın dönüşümü sonucu oluşan serotonin; beslenme, vücut ağırlığı, bilişsel ve psikolojik bozukluklar dâhil olmak üzere geniş bir yelpaze ile bağlantılıdır. 12 Fibromiyalji hastalarında serotonin/nörepinefrin gibi nörotransmitterler arasında dengesizlik ve serum/beyin omurilik sıvılarında serotonin metabolitlerinin seviyesinin düşük olduğu görülmüştür. 13 Bu nedenle fibromiyalji hastalarında ağrı, depresyon ve kilo artışı, psikolojik, duygudurum ve uyku bozuklularının plazma triptofan değerleri/taşınma oranı ve serotonin geri alımındaki değişikler ile ilişkili olduğu düşünülmektedir.…”

“…13 Bu nedenle fibromiyalji hastalarında ağrı, depresyon ve kilo artışı, psikolojik, duygudurum ve uyku bozuklularının plazma triptofan değerleri/taşınma oranı ve serotonin geri alımındaki değişikler ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. 12 Yeterli ve dengeli beslenme sonucunda, beyin serotonin düzeyindeki azalma ve beraberinde gelen ağrı, iştah ve vücut ağırlığı artışı, duygudurum bozuklukları, depresyon gibi fibromiyaljide sıklıkla görülen semptomlar minimuma indirgenebilir veya engellenebilir. 12 Bunun yanı sıra vitaminlerin ve besin takviyelerinin hastalığın patofizyolojisi ile ilişkisi henüz tartışılmaktadır.…”

“…12 Yeterli ve dengeli beslenme sonucunda, beyin serotonin düzeyindeki azalma ve beraberinde gelen ağrı, iştah ve vücut ağırlığı artışı, duygudurum bozuklukları, depresyon gibi fibromiyaljide sıklıkla görülen semptomlar minimuma indirgenebilir veya engellenebilir. 12 Bunun yanı sıra vitaminlerin ve besin takviyelerinin hastalığın patofizyolojisi ile ilişkisi henüz tartışılmaktadır. Bazı araştırmalar, beslenme ile fibromiyalji semptomları arasında ilişki olmadığını belirtse de bazı araştırmalar ise beslenme ve kronik ağrı semptomları arasında ilişki olduğunu savunmaktadır.…”

“…Bazı araştırmalar, beslenme ile fibromiyalji semptomları arasında ilişki olmadığını belirtse de bazı araştırmalar ise beslenme ve kronik ağrı semptomları arasında ilişki olduğunu savunmaktadır. 12,13 Çeşitli besinler, diyetler ve vitaminler, fibromiyalji hastaları için semptomların hafifletilmesinde umut vadetmektedir. 6,12,13 Aynı zamanda, bitkilerden elde edilen belirli biyoaktif bileşik gruplarının da (uçucu yağlar, monoterpenler, seskiterpenler, alkaloidler) fibromiyalji hastalarında analjezik aktivite ve antioksidan özellikler gösterdiği belirtilmiştir.…”

“…12,13 Çeşitli besinler, diyetler ve vitaminler, fibromiyalji hastaları için semptomların hafifletilmesinde umut vadetmektedir. 6,12,13 Aynı zamanda, bitkilerden elde edilen belirli biyoaktif bileşik gruplarının da (uçucu yağlar, monoterpenler, seskiterpenler, alkaloidler) fibromiyalji hastalarında analjezik aktivite ve antioksidan özellikler gösterdiği belirtilmiştir. 9…”