Özet: Aşırı arazi kullanımı nedeniyle toprakların yapısal olarak bozulması, son yıllarda tarımsal sürdürülebilirliği olumsuz yönde etkilemiştir. Diğer faktörlerin yanı sıra farklı sulama uygulamaları da toprağın fiziksel özelliklerinin bozulmasına ve yüzeyde kabuk tabakası oluşumunun artmasına neden olabilir. Bu nedenle bu araştırmada kabuklanma sorununun görüldüğü bölgede beş yıl boyunca uygulanan farklı sulama yöntemlerinin toprağın fiziksel kalitesine etkisi araştırılmıştır. Buğday yetiştirilen ve 4 farklı sulama sistemine (Doğal yağış (DY), Linear Pivot Sulama (LPS), Yeraltı damlama (YD) ve Yağmurlama sulama (YS)) sahip bir bölgeden 0-20 cm derinlikten bozulmuş ve bozulmamış toprak örnekleri alınmıştır. Toprağın ortalama ağırlık çapı (OAÇ), suya dayanıklı agregatlar (SDA), tarla kapasitesi (TK), solma noktası (SN), yarayışlı su kapasitesi (YSK) ve kırılma değeri (KD) değerleri ölçüldü. SDA DY'de en düşük %7,76 olurken, bu sonuç %150,64 artarak YD'de %19,45'i bulunmuştur. KD DY'de 151,56 kPA olarak bulunurken LPS, YD ve YS alanlarında sırasıyla 154,4, 44,78 ve 154,2 kPA bulunmuştur. Sonuçlar incelendiğinde sulama sistemlerinin toprakların yapısal özelliklerinde, su karakteristiklerinde ve kabuk direncinde değişikliklere neden olduğu ancak plastisite özelliklerini etkilemediği tespit edilmiştir. Bu doğrultuda sonuçların uzun yıllar takip edilmesi ve farklı toprak türlerinde incelenmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır. Ayrıca arazilerin sürdürülebilir kullanımı için sulama sistemlerinin olası etkilerinin de dikkate alınması gerektiği tespit edilmiştir.