İnsan yaşamının temel kaynaklarından biri olarak su; sosyal, ekonomik, hukuksal ve beşeri etkileriyle çok boyutlu düşünmeyi gerektirmektedir. Suyun çok boyutlu özelliğiyle sürdürülebilir olabilmesi için su yönetiminde doğru stratejilerin belirlenmesi, tüm paydaşların işbirliği ve eşgüdümüne yer verecek bir planlama anlayışının gerçekleştirilmesine ihtiyaç olduğu küresel düzeyde vurgulanmaktadır. Suyun sürdürülebilir yönetimini sağlayacak bütüncül planlamaların yapılması, su kalitesinin oluşturulması, değişen su tüketim taleplerinin karşılanması, su kayıplarının önlenmesi, su tasarrufu gibi su yönetimine ilişkin temel konular su kaynaklarının yönetiminde yeni yaklaşımları gündeme taşımaktadır. Bu doğrultuda, su yönetim süreçlerine yön veren düzenlemelerden biri Avrupa Birliği Su Çerçeve Direktifi'dir. Direktif; su kaynaklarından maksimum ekonomik ve sosyal fayda elde edilebilmesi için su kaynaklarının toplandığı havza içindeki su, toprak ve bunlarla ilişkili kaynakların korunması, entegre şekilde yönetilmesinde kurumlar arası iş birliği, katılımcılık ve eşgüdümün sağlanmasını hedefleyen bir anlayışla havza temelli entegre su yönetimi yaklaşımını desteklemektedir. Belirlenen çerçevede bu çalışma, su kaynaklarının sürdürülebilir yönetimini Avrupa Birliği Su Çerçeve Direktifi temel prensipleri bağlamında inceleme amacındadır. Çalışma kapsamında AB Su Çerçeve Direktifi'nin getirdiği havza bazlı entegre su yönetimine yönelik temel prensipleri, kurumsal gereklilikleri, su yönetimi için benimsenen temel amaçlarına yönelik genel bir çerçeve ortaya konmaktadır. Direktif'in AB-Türkiye ilişkileri bağlamında Türkiye'de su yönetimi mevzuatı ve uygulama süreçlerine etkisi, Doğu Karadeniz Havzası üzerinden nitel araştırma yöntemi temelinde doküman analizi yapılarak incelenmektedir.