“…Hastalıkların erken hatta bazen aşırı teşhisi (Rosenberg, 2002), daha başarılı tedaviler, minimal invaziv (bedende daha az kesi) uygulamalarının gelişmesi ve dolayısıyla hastanede yatış sürelerinin kısalması, yaşam kalitesindeki artış, insan ömrünün uzaması gibi gelişmeler, tıbbi teknolojiler, gen bilimindeki teknolojileri, bilişim teknolojileri ve biyoteknolojideki devrimsel ilerlemeler ile mümkün olmaktadır (Mitchell, Pellegrino, Elshtain, Kilner, ve Rae, 2007;Zahavy, Ordentlich, Yitzhaki, ve Shafferman, 2011). Dijital sağlık teknolojileri, yapay zekanın teşhis ve tedavi aşamalarındaki etkileri (Lupton, 2014;O'Neil, 2019), biyo sensörler ve giyilebilir teknolojiler (Nelson, Verhagen, Vollenbroek-Hutten ve Noordzij, 2019;Nafus, 2016) genetik çalışmalar, immünoterapi, uzaktan tedavi, bakım ve sağlık hizmetleri gibi bir dizi gelişmeler ve yarattığı etkiler günümüzde hem pozitif bilimlerde hem de toplumsal ve etik açılardan sosyal bilimlerde pek çok araştırmaya konu olmaktadır (Bunton ve Petersen, 2005;Demirci, 2019;Kasapoğlu, 2016;Öksüz, 2018). Ayrıca, tıp teknolojilerindeki bu gelişmelerle sağlık endüstrisi oldukça karlı bir sektöre dönüştüğüne tanıklık ediyoruz (Phelps, 2017).…”