Defining the Components of Academic Self-Efficacy in Navajo American Indian High School Students

Abstract

The academic difficulties experienced by a majority of Navajo American Indian students are well documented. Past research has focused on a variety of internal and external factors which possibly explain some of these difficulties. Low levels of academic self-efficacy (ASE) has been identified as one of the factors possibly contributing to lower than expected rates of academic achievement and low post-secondary education retention rates in this population. This investigation sought to further define the component structures of ASE using theoretical structures postulated by Bandura (1977a, 1997), namely: past success, modeling, verbal persuasion, and emotional arousal. Information about grade point averages (GPA) and standardized achievement tests (IOWA Tests of Educational Development) were obtained for a sample of American Indian Students (N = 118) as a measure of past success. Three self-report measures were administered to the participants in the sample: The Career-Related Parental Support Scale-Verbal Encouragement scale (CRPSS-VE); and two measures created specifically for this study, The People I Know (to assess levels of exposure to appropriate academic models) and My feelings about School (to assess levels of emotional arousal centered on school). An additional pair of self-report measures was administered to this sample, the Self-in-School (SIS) and Academic Hardiness Scale (AHS), which sought to assess overall levels of ASE in each of the participants. Reliability and factor analyses were conducted to psychometrically examine the measures created for this study. Both were found to be highly reliable measures which load primarily onto one factor. Regression analyses were created to determine if the measures of the four components would predict totals on the two measures of overall ASE (the SIS and AHS). Results indicated that GPA, IOWA percentile rank scores, the CRPSS-VE and My Feelings about School were significant predictors of SIS totals in the regression models. Only The People I Know and My Feelings about School were significant predictors of AHS totals in the regression analyses. There was some evidence suggesting that the four components of ASE predicted overall reported levels of ASE. Implications of this study as well as possible future studies are outlined. ACKNOWLEDGEMENTS Dissertations are not finished without the loving support from people close to a student, and this project is no exception. Above all, I would like to thank my wife, Shauna, whom I love, appreciate and has believed in me from minute one. I want to acknowledge my kids to date, Tyler, Sarah and Brandon whom I have loved all of their lives and who teach me everyday about the power of reciprocal love. I would like to thank my parents, George and Jane Golightly, for instilling the values of faith and education in me and all of their children. I would also like to thank my in-laws, Gerald and Carol Ford, whose support is worth more than I could ever mention. I would be negligent in not mentioning Steve Smith. The world has never k...

The relationship between teacher candidates' self-efficacy levels and lifelong learning tendencies

“…Bandura Sosyal Bilişsel Kuram'da öz yeterlik kavramını bireyin belli bir görevi başlatıp sonuç alıncaya kadar sürdürebileceğine ilişkin kendine yönelik inancı ve güveni olarak tanımlamıştır (Bandura, 1994;Bandura, 1997;Golightly, 2007). Bandura'ya göre (1994) öz yeterlik kişilerin yaşamlarını yönetme, sorunları çözümleme, bir görevi yerine getirmek için gerekli olan bilişsel, psiko-motor, sosyal davranışları ne düzeyde gerçekleştirebileceklerine ilişkin kişisel algılamaları ve kendilerine ilişkin yargılarıdır.…”

“…This is a sine qua non since inputs of education and teaching system, namely education and teaching programs, teaching materials, technological infrastructure, and physical environment is shaped by the teachers' self-efficacy levels. Teachers' self-efficacy is formed by their perceptions about their professional knowledge and skills such as general knowledge, professional teaching knowledge and field knowledge as well as their ability to carry out duties and responsibilities (Ay, 2007;Şahin, 2010).In Social-cognitive Theory, Bandura defines the concept of self-efficacy as an individual's self-belief and self-confidence in his ability to start a certain task and continue until he reaches a result (Bandura, 1994;Bandura, 1997;Golightly, 2007). According to Bandura (1994), self-efficacy is individuals' own perceptions and self-judgements regarding managing their own lives, solving problems, their ability to perform cognitive, psychomotor, social behaviors required to carry out a task.…”

Bilimsel Araştırmalara Yönelik Öğretmen Öz Yeterlilik Ölçeğinin Geliştirilmesi

“…Bu nedenlerden dolayı öncelikle öğretmenlerin bilimsel araştırma yetisine sahip olarak yetiştirilmeleri gerekmektedir (Taşdemir ve Taşdemir, 2011). McMillan ve Schumacher (2010) bilimsel araştırmayı belli bir amaç için sistemli bir şekilde veri toplama ve verilerin analiz edilmesi; Ekiz (2009) olayları inceleme, analiz, değerlendirilme, yorumlama ve rapor süreci olarak; Karasar (2013) bir problemi çözmek için bilim üretmek veya kanıtlanmış bir bilgi elde etmek için izlenen düzenli bir yol; Creswell (2008) İlgili literatürde öz yeterlilik kavramına ilişkin tanımlar incelendiğinde, Çoban ve Sanalan (2002) öz yeterlik teorisinin Bandura'nın sosyal bilişsel teorisine dayalı olarak oluştuğunu ve bu teoriye göre bireyin davranış değişikliklerinin belli başlı görev ya da sorumlulukları yerine getirebileceği konusundaki inancı tarafından belirleneceğini; Golightly (2007) bireyin belli bir alandaki sorumluluğu yerine getirip getiremeyeceğine yönelik hissetiği güveni; Schunk ve Pajares (2002) bireyin geçmişteki mevcut başarısıyle ilişkili olarak üçüncü şahıslar tarafından kendisine yöneltilen olumlu veya olumsuz dönütlerle birlikte içinde bulunduğu psikolojik durumla ilişkili olarak ortaya çıktığını; Bandura (1995)'e göre öz yeterlilik bireyin maruz kaldığı bir olay karşısında nasıl düşündüğünü, neler hissettiğini, nasıl davrandığını ve kendini bu olaya karşı nasıl motive ettiği şeklinde; Zimmerman (1995) bir konu hakkında başarılı olma ve yeterliliğe sahip olma; Senemoğlu (2007) kişinin yapmayı arzuladığı şeylerden ziyade yapabilme konusundaki yetkinliğine olan inancı olarak; Guskey ve Passaro (1994) bireyin kendi yeteneklerine olan inancı ve güveni olarak; Woolfolk-Hoy ve Burke-Spero (2005) bireyin bir işi yapabilmedeki gerçek yeterlik kapasitesinden ziyade, kendi yetkinliğine ilişkin yargıları olarak; Schunk (2011) ve House (2004 akademik yaşantı ve akademik başarı ile ilişkili olduğunu ve özyeterlik inancının her başarılı davranışın önemli bir öğesi olduğunu; Kurbanoğlu (2004) olumlu deneyimlerin özyeterlik inançlarının güçlenmesini sağladığını; Aşkar ve Umay (2001) kişilerin duygularında, düşüncelerinde, güdülerinde ve davranışlarında belirleyici bir etkiye sahip olduğunu ve eğitimde üzerinde durulması gereken önemli bir özellik olduğunu ve son olarak Lane, Hall ve Lane (2004) düşük özyeterlik inancı olan bireylerin zorunlu gerekçeler olmadıkça icraata bulunmalarının zor olduğunu ve bu bireylerin sorumlulukları ertelemeye yatkın olduklarını ifade etmektedir. Öz yeterlilik kavramı ile ilgili literatür incelendiğinde, öz yeterliliğin inanç, güven, telkin, motivasyon, psikolojik hazır bulunuşluk, yeterlilik, yeteneklere olan inanç ve olumlu deneyimler gibi faktörlerden hem etkilendiği hem de bu faktörleri etkileyici bir özelliğe sahip olduğu belirlenmiştir.…”

Exploring academic hardiness in Greek students: Links with achievement and year of study

“…This conceptualization guided the development of the initial version of the Academic Hardiness Scale (AHS) (Benishek & Lopez, 2001) and the revised version of the Academic Hardiness Scale (RAHS) (Benishek et al, 2005). The Academic Hardiness Scale has been used in research with late elementary school children (Kamtsios & Karagiannopoulou, 2011), high school students and undergraduates (Golightly, 2007;Karimi & Venkatesan, 2009;Kinder, 2008).…”

“…However, only few studies have explored the factorial validity of the scale (Golightly, 2007;Kamtsios & Karagiannopoulou, 2011). Golightlys' results from the principal component analysis (PCA) in an undergraduate sample indicated a three factor model and the results of the study made by Kamtsios and Karagiannopoulou (2011) in late elementary school children, partially support the validity and reliability of the scale indicating a clear threefactor structure and acceptable reliability coefficients, although low comparing to the original study by Benishek et al (2005).…”