ÖZETAmaç: Bu çalışma, Düzce ilindeki acil tıp hizmeti veren sağlık personelinin ölüme ilişkin kaygı ve depresyon durumları ile kullandıkları başa çıkma yöntemlerini belirlemek amacıyla tanımlayıcı olarak yapılmıştır.
Gereç ve Yöntem:Araştırmanın örneklemini Düzce ili sınırları içinde bulunan, acil tıp hizmeti veren kurumlarda çalışan 141 (78 kadın, 63 erkek) sağlık personeli oluşturmuştur. Araştırmanın verileri "Tanıtım Formu", "Templer'in Ölüm Kaygı Ölçeği" ve "Ölüme İlişkin Depresyon Ölçeği" uygulanarak toplanmıştır. Verilerin istatistiksel analizinde Kruskal-Wallis varyans analizi, Mann-Whitney U-testi ve korelasyon katsayısı kullanılmıştır.
Bulgular:Acil tıp personelinde ölüm kaygısı düşük ve ölüme ilişkin depresyon ise orta düzeydedir. Kadınların ölüm kaygısı puanı ve ölü-me ilişkin depresyon puanı erkeklere göre daha yüksektir. Başa çıkma yöntemi olarak etkin olmayan yöntemleri kullananların ölüm kaygısı ve ölüme ilişkin depresyon düzeylerinin yüksek olduğu görülmüştür. Ölüm kaygısı ile ölüme ilişkin depresyon arasında ve acil tıp hizmetlerinde çalışma süresi ile ölüme ilişkin depresyon arasında pozitif yönde anlamlı ilişki olduğu bulunmuştur.Sonuç: Bu çalışma acil tıp hizmeti veren sağlık personelinin psikolojik danışmanlık hizmetlerine ve ölümle başa çıkmada kullanabilecekleri etkin yöntemlere ilişkin eğitime ihtiyaçları olduğunu ortaya koymuştur.
GirişAcil durum çalışanlarında görülen travmatik stres ve yaygınlığı konusunda, itfaiye çalışanları, [1][2][3] ruh sağlığı uzmanları, [4,5] polisler, [6][7][8] hekimler [9] ve arama-kurtarma çalışanları ile yapılmış olan çok sayıda araştırma [10][11][12][13][14][15] bulunmaktadır.Travmatik olaylara doğrudan maruz kalmasalar da, bu tür olayların ardından yardım çalışmalarında yer alan gruplardan biri olan acil tıp hizmeti veren sağlık personeli, yaptıkları gö-revden kaynaklı olarak ölüme karşı kaygı ve depresyon belirtilerinin ortaya çıkabileceği düşünülmektedir.Yardım çalışmalarında kişisel tehdit olasılığının yüksek olması, travmatik olaya ve bunun etkilerine doğrudan ve sü-rekli tanık olma, yaşamı tehdit eden olaylara maruz kalma, afetzedelerin yaşamlarını kurtarmaya yönelik müdahale-lerde bulunma, ağır yaralı ve cansız bedenleri enkazdan çı-karma çalışmalarında yer alma acil tıp hizmeti veren sağlık personelinde travmatik stres belirtilerini artırmaktadır. [12,16] Bireyin kendisinin ya da başkalarının maruz kaldığı tehdidin ciddiyetine ilişkin algısı, daha sonra ortaya çıkması olası tepkiler için önemli bir belirleyicidir. Birey olayı ne kadar