Öz Temporomandibular bozukluk (TMB) çiğneme kaslarının, temporomandibular eklemin ve bu eklemin çevresindeki yapıların etkilendiği klinik bir durumdur. Bruksizm, diş sıkma ve taşlamayla stomatognatik yapıların aşırı yüklenmesinin bir sonucu olarak ortaya çıkan, TMB etiyolojisinde yer alan parafoksiyonel bir alışkanlıktır. TMB toplumun yaklaşık %10'unda, bruksizm %8-20'sinde görülür. TMB ve bruksizm etiyolojisinde birçok faktör etkilidir ve bu faktörler arasında etkileşimler vardır. Biyomekanik, nöromüsküler, biyopsikososyal ve nörobiyolojik faktörler hastalığa katkıda bulunur. Psikiyatrik bozuklukların prevalansı TMB ve bruksizm olan bireylerde yüksektir. Birçok psikiyatrik bozukluk, özellikle de depresyon ve anksiyete bozuklukları, TMB ve bruksizme eşlik eder. Bu hastalıkların tedavisinde kullanılan antidepresanlar bruksizme neden olur. Bu, TMB ve bruksizmin tedavisinde önemli zorluklardan biridir. TMB ve bruksizmin tedavisinde ilk adım temel önleme yöntemlerine değinmektir. Amitriptilin kullanımı TMB farmakoterapisinde belirgin olmakla birlikte, bruksizmde buspiron ve klonazepam kullanılan iki önemli ilaçtır. Bu ilaçların küçük örneklerde incelenmesi ve mevcut bilgilerin çoğunlukla vaka raporlarına dayanması gerçeği, ileriki çalışmaların gerekliliğini açıkça göstermektedir. Her iki hastalıkta da bilişsel davranışçı terapi kullanımı bir çözüm olabilir. Tedavi seçeneği ne olursa olsun hem diş hekimleri hem de psikiyatrlar multidisipliner bir çalışma ortamında olmalı ve bu hastalıkları biyopsikososyal model çerçevesinde değerlendirmelidir.